Ben Kızılderiliyim

Kökenlerimin ne olduğunu bilmiyorum, doğrusu hiç te merak etmiyorum. Laz, Kürt, Ermeni, Yahudi, ne fark eder ki? Etnik köken, benim için sadece ve sadece kültürel kimlikten öteye gitmiyor. Tüm kültürlere saygı duyuyorum, her kültürün insanlık tarihine önemli katkılarda bulunduğunu düşünüyor ve tüm kültürlerin yaşaması, yaşatılması gerektiğine inanıyorum. Dünyada sadece 10 kişi bile konuşuyor olsa, o dilin varlığını sürdürmesini istiyorum.

Her kültüre saygım var ama beni en fazla Kızılderili kültürü etkiliyor. Doğadan kopmayan, insanları doğanın bir parçası olarak gören, her canlıya saygı gösteren bir kültür. "Bildiğimiz tek şey, dünyanın insana ait olduğu değil, insanın dünyaya ait olduğudur." "Ağaçlar canlı olduğu için ruhları vardır; ruhları olduğu için benimle aynıdır." "Başka canlılara olan saygımızı gösterdiğimizde, bize saygıyla karşılık verirler." "Sadece ihtiyacın olanı al ve toprağı bulduğun gibi bırak." "Toprağa dokunmak, doğayla uyum içinde olmaktır." "Doğadan uzaklaştıkça kalbiniz sertleşir." "İnsanın sorumluluğu vardır, gücü değil." "Yanlış bir davranışta orada bulunan ve onu engellemek için el kaldırmayan biri, davranışı yapanlar kadar suçludur." "Bilgelik arayın, bilgi değil. Bilgi geçmişindir, bilgelik ise geleceğin." "En büyük kuvvet kibarlıktır." "Her hayvan sizin bildiğinizden fazlasını bilir." "Toprak yaratıldığında üzerinde sınır çizgileri yoktu; onu bölmek insanlara düşmez."

Yaşamı önemseyen, insanı diğer canlılardan üstün görmeyen, her canlıyı kardeşi olarak değerlendiren ve saygı duymayı bilen, savaşmayı değil, barışı savunan bir kültür yok edilmeye çalışılıyor. Önce katlettiler, şiddeti öğrettiler. Kendilerini savundukları için "Vahşi" dediler. Kalanları da alkolle, uyuşturucuyla yok etmeye çalıştılar. Asimilasyona uğrattılar. Sadece altın ve toprak elde etmek için değil, insani değerleri savunan bir kültüre tahammülleri olmadığı için bu soykırımı yaptılar. Onları küçümsemek için de "Kızılderililer" dediler.

Yine de başarılı olamadılar, olamayacaklar da. İnsanın ve yaşamın özünü yakalamış bir kültür, sonsuza dek yaşayacaktır. Doğadan uzaklaştıkta sezgilerinden, duygularından uzaklaşan insanoğlu, ya dünyayla birlikte yok olup gidecek, ya da özünü hatırlayacak.

"Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak."