Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ekim '06

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Ben mi dediniz?

Ben mi dediniz?
 

Bazen;
Yıldızları süpürürsün, farkında olmadan
Güneş kucağındadır, bilemezsin
Bir çocuk gözlerine bakar, arkan dönüktür
Ciğerinde kuruludur orkestra, duymazsın
Koca bir sevdadır yaşamakta olduğun, anlamazsın
Uçar gider, koşsan da tutamazsın...
W. Shakespeare

Ne güzel dizeler değilmi? İnsan farkındalık yaşadığında, bazen çok geç olabilir....
Nedir farkındalık? Yağan yağmurun süzülüşündeki zerafet. Kaçışan kuşların kanatlarındaki damlalar.Yaşam kaygısı ile,sabahın ilk ışıklarında iş yerine koşuşturan insanlar.Masa başında bunalan, olumsuz bir söylemden rahatsız olup hüzünlenenler.

'' Ben '' dediğimiz olgu ''ben ''diye düşündüğünüz nedir? Önce ne olduğunu kendimize soralım...''Ben bugün alışveriş yaptım'' Ben şu işi yapmak zorunda olmasaydım..'' Ben yarın gelirim'' Kimdir? ''ben ''diye diliniz ve kimliğinizdeki olgu. Bazılarınız, ben demek zoruma gidiyor bu bir ego değilmi? diyorlar ...

Şu sözlerle size ne olduğunu anlatmak yeterli sanırım; ''Bencillik,insanın istediği gibi yaşaması değil,başkalarını kendi istediği şekilde yaşamaya zorlamasıdır..''
Oscar Wilde

''Ben bunu yapmak zorundayım.''.. Diye cümle kurduğunuzda, size bunu kim söylüyor? neden yapmak zorundasınız? Yapabileceğiniz başka birşey olmuş olsaydı yaparmıydınız? Farkındalık ve dikkati kendini ben merkezinize toplayın.
Kendinizi test edin.
Ben kimim?
Düşünün..........
Gerçekte ne istiyorum?
İstediğimin bana pozitif dönüşümü nedir?
Bu istediğimin,diğer canlılara bir zararı varmı?
Düşünün.....
Başlamaya Karar verin.
Uygulayın..

Siz içinizdeki ''ben'' kavramı ''öz bütünlüğü'' bulabilmeniz için vermiş olduğumu kendinize uyarlayabilirmisiniz ? Farkındalık ve dikkat için, kendinizden ne kadar söz edebilirsiniz? Farkındalık ve Dikkat size neler kazandırıyor? yada tam tersi, Farkında olmadığınızda Dikkatiniz dağıldığında neler yitiriyorsunuz?
Farkındalık zor gibi gözüksede, ne kadar da basit bir kavram bilseniz ...

Bence bu kavramı en anlaşılır, en sade açıklayan kişi Krişnamurti.

''Bir gün Krişnamurti , birkaç arkadaşıyla birlikte arabayla seyahat ederken, arkadaşları, farkındalık üzerine derin felsefi bir tartışmaya dalarlar. Bir ara araba sarsılır, ama sohbet kesilmeden devam eder. Bir süre sonra arkadaşları, Krişnamurti ye bu konuda ne düşündüğünü sorarlar.Krişnamurti , "Farkındalık üzerine konuşuyordunuz, değil mi, biraz önce bir keçiyi ezdik, farkında mısınız?" diye cevap verir.
Bizler yaşamımızda kaç keçi eziyoruz acaba?.

Bireysel gelişimin tanımı, farkındalığın artmasıdır zaten. Gelişkin insan yaşamı farkındalıkla yaşar, gelişkin olmayan insan ise robotik bir yaşam sürer.Yaşamının, robotik olduğunun bile farkında olmadan.

Farkındalık, kendini ve çevrende olup biten her şeyi gözlemleyerek, an'da yaşamaktan başka bir şey değil aslında. Birçoğumuz böyle yaşadığımızı, sanıyor olabiliriz ama sadece sanıyoruz, yaşamıyoruz. An'da yaşamak adına ya içinde yaşadığımız ortamdan soyutluyoruz kendimizi, ya da geçmişle gelecek arasında gidip geliyoruz, tek gerçeğin sadece an olduğunu bilemeden. Ya pişmanlıklar ve suçluluk duygularıyla dolanıp duruyoruz geçmişte, ya da sorunlar ve umutlarla dolanıyoruz gelecekte.
Hayata,yağan yağmurun güzelliğini ve ardından gelebilecek gökkuşağını düşleyecek şekilde bakarsanız ,mutlu ve farkındalıklı olursunuz.Yok eğer, yağmurun getirdiği çamura sinirlenirseniz, gülmeyi unutmuş, ıslanmanın hazzını alamamışsınız demektir...

resim:www.ich-geh-zur-u.de/

 
Toplam blog
: 113
: 5180
Kayıt tarihi
: 11.09.06
 
 

Kişisel gelişimde, düşüncelerin kullanımını sanat gibi gördüğümden, 1986yılından itibaren çok sevdiğ..