Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Kasım '10

 
Kategori
Felsefe
 

Ben ne yaparsam yapayım, o susar mantığı...

Ben ne yaparsam yapayım, o susar mantığı...
 

Her insan kendine yakışan davranışta bulunur...


‘’ Baca eğri de olsa dumanı doğru çıkar ‘’ 

Asil insanlar hangi ortamda, hangi durumla karşılaşırsa karşılaşsınlar asaletlerinden taviz vermezler. Son derece güzel ahlak sahibi bu kimseler, etraflarında herkes tarafında saygınlık duyulacak, örnek alınacak kimseler oldukları için hemen çevrelerinde fark edilirler. 

Ancak bazı cahil insanlar, kendinden daha güzel ahlaka, terbiyeye sahip insanlar için nasıl olsa ben ne söylersem söyleyeyim, o ahlakını bozmayacak, cevap vermeyecek düşüncesiyle karşı tarafın iyi niyetini suiistimal etmeye çalışırlar.. 

Temelde yatan sebepler kıskançlık, menfaatçik ve vicdansızlıktan başka bir şey değildir.  

Kendini yetersiz ve değersiz gören insanlar, kendinden daha güzel bir terbiyeye sahip insanla karşılaştıklarında, onları küçültmeye çalışarak kendi değerlerinin yükseleceğini zannederler. 

Ben ne yaparsa yapayım, nasıl olsa bana saygısızca cevap vermez... 

Nasıl olsa alttan alır, bana uymaz... 

Nasıl olsa bu insandan bana zarar gelmez, düşüncesiyle karşı tarafın iyi niyetlerinden istifade etmeye çalışırlar

Fakat ne şaşırtıcıdır ki aynı insanlar, çarpık bakış açısının devamında kendilerine kötü davranan, zalim, kendini bir şey olarak gören insanlar karşısında haysiyetlerini ayaklar altına alıp eğilip bükülürler. 

Her yerde, her kültürde kolaylıkla görülebilen bu duruma en güzel örnek aile, iş yaşamı ve diğer sosyal ortamlardır. (İnternet paylaşım siteleri de dahil ) 

Kısaca; 

Bazı insanlar basit çıkarları uğruna iki çeşit ahlaki davranış gösterirler. 

Birincisi; Kişi karşısındaki insanı ne kadar iyi niyetli görürse, o kadar suistimal etmeye çalışır. Çünkü her ne kötülük yaparsa, her ne terbiyesizlik yaparsa yapsın bilir ki karşısındaki asil insan vicdanının sesini dinleyerek aynı üslupla cevap vermeyecek, alttan alacak, asaletinden hiçbir şekilde ödün vermeyecektir. 

İkincisi; Aynı kişi bunun tam tersi olarak mefeatleri doğrultusunda; nadan, sinirli, şımarık, sözünü sakınmayan, büyük gönüllü bir insanla karşılaştığında bilerek ya da bilmeyerek bu kişilere karşı son derece dikkatli olup, saygıda mümkün olduğunca kusur etmemeye çalışacaktır. 

Yukarıdaki örnek, sadece basit insanlara özgü olan bir davranış biçimidir. 

Asil insanlar hangi durumla karşılaşırsa karşılaşsınlar, vicdanlarının sesi dinleyerek, sadece ve sadece Allah rızası için kötülüklerden sakınırlar. Karşısındaki insan güzel ahlak göstersin veya göstermesin, güzel ahlakı Allah için yaşadıklarından bundan asla taviz vermezler. 

Birine iyi davranırken, bir başkasına kötü ahlak göstermezler. 

Çıkarlarıyla ne kadar çatışırsa çatışsın, vicdanları asla böyle bir samimiyetsizlik yapmasına izin vermezler. 

Karşısındaki insanın yaptığı saygısız davranış karşısında da aynı üslupla cevap vermeyi kendilerine yakıştıramayacaklarından susmayı tercih ederler. 

Dürüst ve iyi insanlar hangi ortamda bulunurlarsa bulunsunlar, altın gibidirler, değerlerinden hiçbir şey kaybetmezler. 

Sözün özü; 

Altın çamura düşmekle, kıymetini yitirmez. 

Her insan, kendine yakışan davranışta bulunur. (Öğretmenim_) 

Sevgi ve ışıkla. 

 
Toplam blog
: 287
: 13046
Kayıt tarihi
: 22.11.08
 
 

Öğretmenlik yapıyorum ve anneyim. Çocukları çok seviyorum. Yüreği sevgi dolu olan insanlara, sela..