Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Şubat '08

 
Kategori
Güncel
 

Ben Solcuların Zengin ve ?' sini severim (CHP)

Ben Solcuların Zengin ve ?' sini severim (CHP)
 

dizidiziler.net'ten alınmıştır.


Fransız İhtilalinden önce yeni vergiler toplamak üzere toplanan mecliste kral yandaşları, zengin, soylu! kesim meclisin sağ tarafına toplanmış; yoksul, ezilen ve ödedikleri ağır vergilerle ülkenin esas yükünü çeken halk temsilcileri de meclisin sol tarafına oturmuş olduğundan Zengin soylu temsilcilerine “Sağcı”, yoksul insanların temsilcilerine de “Solcu” denmiştir. Yıllardır toplanamayan meclisin amacı fakir halka yeni vergiler koymak olunca ve bir de meclisteki soylular köylü temsilcilerini aşağılamaya başlayınca işte o zaman kıyamet kopmuş. Meclisteki kavga dışarıya taşmış, halk baskı ve zulmün kalesi haline gelen “Bastil” hapishanesini basarak krala muhalif insanları serbest bırakınca zemini zaten oluşmuş Fransız İhtilali kopmuştur. Solculuk ve Sağcılık kavramları bu şekilde ortaya çıkmıştır.(Doğrusunu bilen varsa haber versin)

Şimdi dünyanın neresinde olursa olsun bizim bildiğimiz solculuk ve sol partilerin felsefeleri, ezilen yoksul insanları burjuva ve aristokratlara karşı onları korumak ve onlara insanca yaşama alanı oluşturmaktır. Temel hak ve özgürlüklere sahip çıkmaktır.Fakat bir de bizdeki sol hareketlerin oy aldığı yerlere ve izledikleri politikalara bakın. Türkiyedeki sol partilerin halkla uzaktan yakından ilgisi yok. Yaşadığım şehirde tüm parti teşkilatları “Meydan” denen yerde faaliyet gösterirken CHP, zengin muhiti olarak bilinen “Bulvar”’a tabelasını asmış. Yani zenginler arasına. Son seçimlerde aldığı oyların hepsini Beşiktaş, Kadıköy, Bakırköy gibi İstanbul’un genelde elit tabakasının yaşadığı yerlerden yada sahil kesimlerimden aldı. Yani varoşlarda Sol’un esas oy alması gereken yerde AKP oy alıyor. Sanki “Sağ” olmuş “Sol”, ”Sol” olmuş “Sağ”.

Atv’de “Hatırla Sevgili” diye bir dizi seyrediyoruz. Sol kesimi temsil eden ailelerin hepsi zengin ve çocukları okumuş çocuklar. Tahsillerini hep ecnebi okullarında yapmışlar. İstanbul’un Adalarında, sayfiye yerlerinde yaşıyorlar ve şişli de bilmem ne işle uğraşıyorlar. Ve daha da vahimi, Anadolu halkının çok değer verdiği değerlerinden eser yok, tam tersi değerlerine karşı bir saldırı var. Mesela ben bu çocukların camiye gittiklerini hiç görmedim ve hepsi de gayr-i meşru yollardan çocuk sahibi oluyor. Necdet, Ahmet son olarak da Defne. Ve çok medeni bir şekilde koruma altına alınıyorlar. İyi bir işmiş gibi şefkatle yaklaşılıyor sanki nikahsız yaşamak, evlilik dışı çocuk sahibi olmak bir meziyetmiş gibi topluma aykırı mesajlar veriliyor. Anadolu halkının bu tür gayr-i meşru ilişki yaşayan insanlara bakışını biliyoruz. Linç eder. İster ki, çocuk anasının babasının rızasını alsın ve nikahla evlenerek çocuk sahibi olsun. Torunun ancak bu şekilde kucağına alıp sever. Şimdi siz solcuların bu şekilde olduğunu izlemini verirseniz ve gerçekte de öyle iseniz halk size zırnık oy vermez .

Şu an güncel bir konu olan “Türban” yasasında da CHP’nin gerek izlediği bu politika, gerek dizilerde verdiği mesajla halka ve değerlerine ters düşüyor. Yani halk nezdinde “solculuk” sanki dinsizlik ve ahlaksızlıkmış gibi bir imaj çiziliyor. İşte sol partilerin ve sol hareketin bence en büyük açmazlarından bir tanesi izlemiş olduğu bu yanlış politikadır. Yani halktan kopuk, halkın değerlerine düşman ve halka tepeden bakan zenginlerin, elit kesimin partisi. İçinde varoşlarda yaşayan çocukların olmadığı içi boş bir parti.

Varoşlara kömürü dağıtması gereken de “Türban” sorununu çözmesi gereken de bence AKP değil CHP olmalıydı. Çünkü sol partiler “sosyal devlet” ilkesini, özgürlükleri savunur. Yasakçılığı ve baskıcılığı, halk düşmanlığını değil.

 
Toplam blog
: 49
: 1026
Kayıt tarihi
: 04.11.07
 
 

On beş yıllık eğitimciyim. Halen bir devlet kurumunda öğretmenlik yapıyorum. Dünyanın en zor ama en ..