Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Kasım '20

 
Kategori
Alışveriş - Moda
 

Ben ve Hayatım çıktı!

 Ben ve Hayatım çıktı!

Etem Sevik’in yazdığı Ben ve Hayatım anı – biyografi kitabı, Platanus Publishing Yayınevi’ndençıktı!

Rakipsiz Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ve Milliyet Günce Yazarı Etem Sevik’in, Anı- Biyografi türündeki kitabının tanıtım yazısı ise şöyle;

Taşra’da, gözümü açtım. Benim için Taşra’da dünyayı tanımaya başladı demek, doğru kurulmuş bir cümle olacaktır…

Aslında İstanbul Fatih'te 14 Mayıs 1977 Yılı’nda ve çok güneşli bir bahar gününde dünyaya gelmişim. Fakat o zamanlar ufacık, havası, yeşili ve suyu çok bir bol, bozulmuş yabancı insan elinin hiç değmediği, gün içinde hayal ve hülyalar eşliğinde tatlı bir eğlence olarak, diyeceğim TRT’nin keyifli yayınlarından tanıdığımız ve anladığım kadarıyla her yaştan insanın içine zevkli bir sevinç, hoş bir seda, sevinçli bir mutluluk veren sohbet ve şarkı programlarının yapıldığı özel radyo yayınları (saatleri) ile yine hale biçiminde şirin geniş beyaz yakalı benim kadar küçük mavi anaokulu önlüğüm, genellikle mavi, sarı, kırmızı, yeşil renklerde olurdu. Beş yaşıma göre sadece anaokuluna gidip, gelirken yanımda ve hep sağ elimde taşıdığım göze değen uzunca, geniş, büyük boyutlu ve içindeki beslenme kap kacağı ve lezzetli kabarık yiyeceklerinde etkisiyle ağır çeken, sık olarak ve bilmeden, dikkatsizlik eseri her kırdığımda, kırıldığında ya da çatladığında yerine parlak renkte hem de gıcır gıcır güzel bir yenisini şapkadan şip şak tavşan çıkarır gibi koyuveren beş çocuğundan en büyüğü oğlu Aguş'unun tek erkek çocuğu Etem'ine, çok büyük sevgi ve sadakat beslediği hatta üzerine titrediği, kimselere toz kondurmayan Babaannem Remziye hanım olurdu. Ve benim gizemli, benim hiç bilinmez güzellikte kabul ettiğim çizgi masallardan fırlayıp, çıkmışa benzeyen, hiç susmayan, yorulmayan, kendiliğinden, kendi kendine ve başkalarına çok anlatacak çocuk şeyleri için bıcır bıcır hiç durmadan konuşan çocuk ağzım, çoğu zaman sevinç ve mutluluktan on karış olurdu. Ürkek veya hep bir çok heyecanlı titrek kalbim ise, çoğu zaman dünyalar kadar yüksek ruh haliyle büyülenmiş bir halde yaz-kış mevsimi hiç farketmeksizin günün büyük bölümünde etraftaki evlerin, yapıların uyumlu renkleri ve ahengi ile adeta baş döndüren sonsuz boşlukta kuru mavi açık gökyüzüne seyre dalar, gökyüzünün tavanına öbek öbek kurulmuş, ela gözlerime yumak yumak değen mavi, siyah, kızıl renklerden ve Tanrı’nın bir büyük mucizesi olarak, aralarına doğadaki tüm renklerin tonlarından serpiştirilmiş, adeta pamuktan yatak (yöremiz halkı, döşek, yüklük kavramlarını kullanırdı.) babamın memleketi Pınarhisar'da gözümü açtım.”

 

 
Toplam blog
: 643
: 67
Kayıt tarihi
: 20.02.17
 
 

Eğitim Durumu Halkla İlişkiler Yüksek Lisansı İsletme Fakültesi Sosyoloji Bölümü Gazeteci ..