Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Sabiha Rana Melekler Yüreğinizden Öpsün

http://blog.milliyet.com.tr/sabiharana

11 Ekim '07

 
Kategori
Cinsel Sağlık
 

Bende Sevişmek İstiyorum!

Bende Sevişmek İstiyorum!
 

Erkeksiz Kadınlar!

"Kadın Cinselliği" dosyasını hazırlayan çok değerli uzmanlarımız "aileler yalnız heteroseksüel çocuklarına değil, lezbiyen kızlarına da sahip çıkmalı" diye öğütlemiş aileleri.. Benim kör kütük cahilliğimle şaşırıp anlayamadığım şu noktaydı. '' Ülkemizdeki en bilinçli ailelerde bile, eğer kızım isterse lezbiyenlikten vazgeçer" fikrinin çok yaygın olduğunu açıklamışlar ve eşcinselliğin hastalık olmadığının da altını çizmiş olmaları.. Demek ki ülkemde ne çok yaşanmaya başlamış ki cinsel tercihlere bağlı beraberlikler aileler de bilinçli bir şekilde eğitmeye başlamışlar kendilerini..

Toplantıdaki uzmanların ağzından aynen aktarıyorum izninizle.

'' Prof. Dr. Yüksel, ailelerin ergenlikte heteroseksüel çocukları dışında, lezbiyen kızlarına da sahip çıkması gerektiğini söylüyor. KAOS GL'den Ersoy da, kadınlara "erkek gibi" olmayı dayatan sistemin, lezbiyenlere de "kadınlığı" öğütlediğini belirtiyor. ''

Kadın eşcinselliği daha kabul görüyormuş!

Ülkem insanının bunları konuşuyor olması elbette sevindirici .. Öte yandan madalyonun tersinde her ne kadar içimizi parçalasa da açıklanan anket sonuçlarını aktarıyorum efendim.. Türkiye'nin yüzde 86'sının eşcinselliği "akıldışı ve kabul edilemez" bulmasına rağmen; kadın eşcinselliğinin, erkeklere oranla daha kabul edilebilir olduğu sonucuna varılmış. Bazı değerli uzmanlarımız bu sonuca karşı çıkıp kendi fikirlerini dile getirmişler tabi ki insanımızın hayırına..

Ülkemizdeki kız çocuklarımızın ergenlik dönemlerinde kendi cinsellikleriyle ilk tanışırken, beğenilip beğenilmeme gibi kaygılarını erkeklere oranla daha fazla yaşadığı için, bunu da açıklama gereği duymuşlar.. Toplumumuzda kendi cinsine ilgi duyduğunu fark eden kız çocuklarımız erkek çocuklarımıza oranla daha yoğun bir psikolojik baskı duyuyorlarmış kendi üzerlerinde..

İnanınız bu konuları öğrenmek, duymak, araştırmak, yazmak bir anne olarak beni nasıl sorumlu ve baskı altında tuttuğunu ve bunu anlatmanın zorluğunu da yine anneler hissedebilir..
Aile içinde eşcinsel olduğunu keşfeden çocukların "illegal kimlikle" yaşamaya çalıştığını belirten uzmanlar, çocuklarının eşcinsel olduğunu fark eden ailelerin de tepki gösterdiğini ya da "düzelmesi normal olması için" onları doktora götürmeyi uygun görüyorlarmış.. Yapılması en doğru davranışta bu olmalı zaten..

Bakar mısınız sevgili dostlar, lezbiyenlik "porno nesnesi" olarak düşündüğümüz sürece hoş görüldüğü, kadın bedenine bir obje olarak bakan zihniyetin, iki kadın bedeninin yaşadığı cinselliği de bu yönüyle beğendiğini vurgulamışlar..( Aman dikkat! Sabiş sana diyorum.Yorumsuz! )

Hormon alınca lezbiyenlik biter mi-y-miş?

Lezbiyenlikle ilgili çok yanlış inanış ve görüşler olduğunu da açıklayan uzmanlarımız aynen şunları bir bir sıralamışlar buyurunuz:

* Kimse beni sevmez.

* Benim duygusal ilişkim olamaz, yalnızım.

* Benim hiç ilişkim olmadı. O halde değişebilirim.

* Evlenirsem geçer.

* Küçükken tecavüze uğradım o yüzden oldu.

* Utanılacak bir durumdayım.

* Hormon alırsam geçer.

* Erkeklerden korktuğum için böyle oldu.

Bu tür kişilerin, sorunlarını aşabilmeleri için, öncelikle kendisinin ne olduğunu bilecek ve kimliğini öyle kabul etmesi gerektiğini belirtmişler..

Erkeksiz yaşayan kadın ancak cadıdır.

Bana öyle kötü kötü bakmayın lütfen hanımlar, yukarıdakini ben yazdım. Evet. Ama. Ben söylemedim!

Ülkemin toplumunda ki sonuç: Erkek egemen toplumumuzda yalnızca heteroseksüel kadınları arka plana itmediğini ve lezbiyenlerin de bu dışlanmadan payını aldığını açıklamışlar.. Sevgili anneler değerli uzmanlarımız ülkemizin ve insanımızın ruh ve beden sağlığı açısından ellerinden geldiğince araştırıp öğrenip gerçek sonuçlarla bizleri aydınlatıyorlar. Dikkatimi çeken o kadar çok yanlışlarımızın olduğu ki tabi bizler bunların hiç birinin farkında değiliz..

Biz anneler babalar hep demez miyiz ? Kız çocuklarımıza küçüklükten itibaren "sen kızsın şunu yapma" ve ya tam tersi '' sen erkeksin şunu yapma'' diye diye çocuklarımızı böyle büyüttüğümüzü? İşte uzmanlarımızda bunları bize hatırlatıyorlar..Özellikle biz kadınların mevta olana (ölene) kadar, baskı altında yaşandığımızı dile getirmeyi de unutmamışlar.. Allah bu uzmanlarımızdan razı olsun..

Sevgili hanımlar, son satırlara da dikkat buyurmamız geleceğimizin kadınlarına, bugünümüzün kız çocuklarına iyi anne, iyi abla, iyi kız kardeş olabilmemiz için çok gerekli..
"Tüm insanlığa ait olan güzel konuşma becerisi, cesaret, beceriklilik, '' tuttuğunu koparma, '' adam gibi adam olma''' denilerek erkeklere mal edildiği için, kadınlara da önce erkek gibi olması tavsiye ediliyor" diyen uzmanlarımız:Bir süre sonra bir kadının lezbiyen olduğu anlaşıldığında ise, kadınlığını geri al, kız gibi davran da deniliyormuş."

"Erkeği" tercih etmeyen kadınların "cadı", "ucube", "aykırı" olarak tanımlandığını açıklayan uzmanlar "erkek kadın cinselliğine müdahale edemezse, o kadın sapık oluyor" demişler..

Doğallığımda verdiğim tepkileri burada vermem hiç doğru olmayacağı için, tarafsız ve yorumsuz paylaşımımdır.. Okuma nezaketi gösterdiğiniz için, teşekkür ederim..

'' Melekler yüreğinizden öpsün ''

Sabiha Rana

Yedi düvel gönüllere beyaz düşler paylaşımıdır.

( CETAD) Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneğinin artık ne iş yaptığını biliyoruz değil mi sevgili kadınlar?
İyi ki varlar.

Fotoğraf: http://galeri.milliyet.com.tr/

 
Toplam blog
: 1989
: 4996
Kayıt tarihi
: 26.10.06
 
 

Gazeteci - Yazar (NLP Uzmanı - İlişki ve Yaşam Koçu) Yaşarken dünyayı dolaşmayı, topraktan güneşe..