Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Haziran '09

 
Kategori
Blog
 

Benden bu kadar.!.

Benden bu kadar.!.
 

Evet, arkadaşlar! Artık ben yokumBenden bu kadar diyorum… Kısmet buraya kadarmış… Her başlangıcın bir sonu mutlaka olacaktır…

Hasbelkader bundan 7 ay evvelinde Milliyet Blog (MB) ailesine katıldım. Yanlış okumadınız, “aile” dedim. Çünkü dışarıdan bakıldığında hakikaten de bir ailedir burası. Tanımlı bir anne-baba figürü olmasa da katılımda bulunan bütün bireyler aile ferdidir. İster bilinçli isterse bilinçsiz olsun…

Evet, o vakitlerde bu aileye katıldığımda yabancılık çekmiştim. Yerimi yadırgamıştım. Çekincelerim vardı. Tereddütlerle dolu yazın hafızama yeni tereddütler eklemiştim. Zaman zaman içim sıkılmıştı. Zira hiç bilmediğim bir mecraya girmiştim…

Bu tıpkı neye benziyor biliyor musunuz? Ailenizin işi nedeniyle kent değiştiriyorsunuz, okulunuzdan ayrılıyorsunuz ve gittiğiniz kentte yeni bir okula kaydoluyorsunuz. İşte o anda yaşanılan yabancılık duygusu ne ise, buraya ilk üye olduğumda yaşadığım da aynıdır.

Elbette kısa zamanda güzel arkadaşlar ve dostlar edindim. Dostlar dediysem lafım yanlış yere çekilmesin. Elbette ki sırdaş anlamında dostluktan bahsetmiyorum. O kadar sığ düşünmem. Yazı dostluğudur kastettiğim. Yazdıklarınızla anlaşmak, birbirinizi anlayabilmektir söylemek istediğim dostluk…

Neyse kısa zamanda ortama ayak uydurdum… Sağa sola sataşmaya bile başladım :) (Sataşmadan kastım, samimi arkadaşlar arasında yapılan atışmaların benzeridir). Tabi kimseyi rencide etmemek, kimseyi kırmamak için azami dikkat gösterdim.

İşte insanları kırmamak için gösterilen bu azami dikkat kimilerince yanlış yere çekilmiş olabilir. Yağcılık, urgancılık, yalakalık, yandaşlık, sulanma gibi benim kimse için kullanmaya terbiyemin müsaade etmeyeceği sıfatlar anlaşılmış da olabilir. Ziyanı yok. O anlayış kıtlığındaki insanlara diyebileceğim fazlaca bir şey yoktur. Otursunlar kendi hallerine yansınlar…

Neyse sadede geleyim… Tarafıma kısa bir süre önce güvenilir üyelik verildi. Uygulamanın eskiden beri var olduğundan bile haberim yoktu. Bir şekilde öğrenmiş oldum. Meğerse eskiden beridir de o tartışmalar hep oluyormuş. Ben yeni sanmıştım. Hatta bunu eleştiren bir arkadaşın yazısındaki “sahtekâr” sıfatını kendime yediremediğim için bu konuda yazı da yazdım.

Ancak görüyorum ki iş çığırından çıkmaya başlamış. Özellikle hasetlerinden çatlama raddesine gelen cenahtaki kimi kendini bilmezler tarafından iş artık hakaret boyutlarına tırmandırılmış. Yukarıdaki paragrafta da belirttiğim gibi dalkavukluktan tutun da yalakalığa kadar her türlü hakaret rahatça edilebilir olmuş.

Bu aşamada ben artık yokum diyorum… Kimse kusura bakmasın, bu kadar düzeysizliğe tahammül edemem. Eleştirmek, tartışmak, paylaşmamak, katılmamak, itiraz etmek ya da etmemek… Bunlar doğaldır. İşi hakaret boyutuna vardırırsanız olmaz. O zaman olayın yönü değişir. Bir yerlere gömülen baltalar çıkarılıyorsa ve hakaretin bini bir para ise ben yokum.

Kimse kusura bakmasın. O kadar düşmedim Allah’a şükür. Gerekirse susmasını bilirim, gerekirse sonuna dek konuşurum. Ama hakaret etmem. Edenin de yanına kar komazdım ama neyleyim insanlığıma versinler…

İki gün önce üye olup sağa sola sataşmayı ben de bilirdim ama duygusallığıma versinler… Onun yazısını oku ona methiyeler düz, benimkini oku bana methiyeler düz. Yok ya… Yemezler koçum… Senin gibi on tanesini cebimden çıkartırım da kusura bakma oralara kadar inemeyeceğim…

Dolayısıyla bu minvaldeki son yazımdır. Bundan sonra bu minvaldeki hiç yazıyı okumayacağım ve yorum yazmayacağım. Ben kendi halimde takılmaya devam ederim. İster SPOR yazarım, ister başka bir şey. Beğenmeyen de okumaz, zorla okutan yok.

Kısacası benden bu anlamsız ve giderek çirkinleşen tartışmaya paso. Ben yokum. Boşuna laf sokmaya, hakaret etmeye kalkmayın, kendinizi ifşa etmekten ve seviyenizi göstermekten başka bir işe yaramaz.

Editörlere de bir çift lafım olacak. Geçen sefer yazımdaki “çemkirmek” kelimesini yazımdan çıkarttırmıştınız… Pardon ama adam/kadın düpedüz hakaret ediyor. Ha kişi ismi verince hakaret sayılıyor da, lafı ortaya edince sayılmıyorsa bilemem…

22 Haziran 2009 Pazartesi

 
Toplam blog
: 656
: 1708
Kayıt tarihi
: 08.12.08
 
 

Allah kimisine “Yürü ya kulum” demiş. Ben onu “Yürü, yaz kulum” anladım. Yürü anca gidersin manas..