Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Mustafa Çifci Aşk Yazarı

http://blog.milliyet.com.tr/mustafacifci

23 Eylül '13

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Beni aldatma

İkimize ait bir dünya kurduk. Tüm sırlarımızı paylaşıyoruz. Her söylediğimiz birbirimizde kalıyor. Eski sırdaş sandığım dostlarım aklıma geliyor, onlarla bir sırrı paylaşırken, “Bak bunu sadece sana söylüyorum, aramızda kalmalı, tamam mı?”, diye tembih ediyor ve söz alıyorduk birbirimizden. Aradan uzun zaman geçince ya da birbirimize kırılıp küstüğümüzde, verdiğimiz sırrın başka dillerde şekil değiştirerek, anlamına anlamlar eklenerek dolaştığını duyuyorduk. Sanki verdiğimiz sözün sadece iyi günlerde korunması gerekiyormuş gibi. Geriye dönüp baktığımda arkadaş seçiminde çok büyük hatalar yaptığımı ve bu hatalarımı pahalıya ödediğimi anlıyorum. Kimi zaman da şımarık ve duygusuz insanlara aşık olduğumu, kimilerinin elinde bir oyuncak gibi oynatıldığımı, geleceğim deyip gelmeyip, saatlerce gece yarılarına kadar sokaklarda bekletildiğimi, ağlatıldığımı, sonbaharın kuru yaprakları gibi amaçsız ve eylemsiz bir şekilde dolaştığımı anımsayınca, başkaları tarafından kullanılmış olmanın, zayıf olmanın acısını içimde yaşıyorum. Ve ben bütün acılarımı sadece sende unutuyorum. Çünkü sen yalan söylemiyorsun. Neşeli olduğunda arayıp, kahkaha dolu gülüşünle neşelendiriyorsun beni. Hüzünlü olduğunda yine beni arıyor, bir şeyler söylememi istiyorsun.  

           

Bu gece yine aklımdasın sevgili. Şu an ne yaptığını bilmiyorum ama ben sana yazdığım şiiri okuyorum, fotoğrafın ise her zaman ki gibi masamın üstünde. Hep seni düşünüyorum. Beni, bu sevginin sonsuzluğuna inandır dostum.  Olmanı istediğim gibi değil, nasıl istiyorsan öyle ol. Ben seninle dört mevsimi bir arada yaşıyor gibiyim. Sen gelince, aklıma türküler geliyor, dudağımda türküm oluyorsun sen. Seni bu kadar çok severken, sakın aldatma beni.  Şüphelerin, o kahredici ağır ağır uzaklaşmaların, her gün biraz daha az aranmaların yoksul acısını tattırma bana. Eğer gideceksen bir gün, gitmen gerekecekse, bunu senden duymak isterim. Leke sürmeden, sevdamızın anıtına, dostça olursa ayrılığımız, katlanırım yokluğuna. Alışmaya çalışırım sensizliğe. Ama o bekleyişlerin kucağına atma beni. Artık seni buldum ya dostum kaybetmek istemiyorum. Çünkü sen bende eksik kalan, yaşamak isteyip de yaşayamadığım, ya çok fazlasını bulup bıktığım ya da çok eksik bulduğum birçok ilişkilerimi tamamlayan oldun. Senin yaşadığın bu şehrin bütün sokaklarını seninle gezmek istiyorum. Kalabalık insan selinin ortasından geçip yalnız, çok az kişinin bulunduğu yollarda yürüyelim, olur mu? Mevsim sonbahar olsa da, ben senin yanında ilkbaharın şiirini yazmak istiyorum.

           

Ve sen, dört mevsimlik aşkımsın benim. Seninle hep baharları yaşamak istiyorum ben. Hep seninle böyle dost kalmak istiyorum. Beni bırakma olur mu? Silip atma, unutma beni. Çünkü yüreğim senin...

Ben senin uğruna yüreğimi koydum ortaya. Sahte sevgileri, kaçamak öpüşmelerin ucuz zevkini, sarılıp koklaşmaların gelip geçici heveslerini, laf olsun diye söylenen “Seni seviyorum”,ları ve tüm beyaz yalanları rüzgâra savuruyorum.

Şimdi nereye baksam seni görüyorum.

Her yanım ayna sanki...

Sana öyle ısınmışım ki...

Sanki nefesim gibi...

 Yazar: Mustafa Çifci- www.mustafacifci.com

Kaynak: Bu eser Mustafa Çifci’nin “Aşkta Haram Olmaz” adlı kitabından alınmıştır. Her hakkı saklıdır. Yazarın yazılı izni alınmadan kopya edilmesi, çoğaltılması, dağıtılması, özet olarak belli bir bölümün başka yerlerde yayınlanması 5846 sayılı fikir ve sanat eserleri yasası hükümlerince yasaktır

 
Toplam blog
: 297
: 523
Kayıt tarihi
: 16.04.13
 
 

Yazılarında insanı derinden etkileyen yoğun bir duygusallık, hüzün, karamsarlık ve yalnızlık vard..