Beni sonsuza kadar sevecek misin?

Tüm ilişkilerde hepimiz bağlılık ve bağımlılık zırvalarına çok inanırız.. 

Bazen hiç bir anlamı olmadığı ve karşıdan gelecek farklı bir yanıt olamayacağı halde şu soruları sorar ve şu yanıtı alırız: “Aşkım! İlerde 100 kilo olsam da beni sever misin?” “Tabii! Bir tanem!…” “Aşkım!! Kaza geçirsem ve sakat kalsam yine benim yanımda olur musun?” “Tabii! Bir tanem!…” “Aşkım!! İleride yaşlanınca da beni beğenecek, aynı heyecanı duyacak mısın?” “Tabii! Bir tanem!…” “Aşkım!! Beni sonsuza kadar sevecek misin?” “Tabii! Bir tanem!…” “Aşkım!! Ölsem ve yok olsam da, beni sever misin? “ “Tabii! Bir tanem!… Sonsuza dek sadece seni seveceğim…” Böylesi durumlarda eğer herşeye “evet” derseniz işiniz kolay.. Fakat, biraz etraflıca düşünmeye başlarsanız ve partnerinizin “yok olma” ihtimaline karşın, “sonsuza dek” sevilme isteği, size “yok artık!” dedirtebilir. Ve bunu açık açık duymak, partnerinizi birazcık kızdırabilir… Aslında; her iki tarafta da bir anormallik yok.. Kim ki, kime bir gün çıkıp gelse ve sizi “dünyanın merkezine” koymadığını söylese, bu pek hoş olmazdı .. Ama “yok olsam da, beni yine sever misin?” gibi soruya “sonsuza kadar” yanıtına bir insan nasıl inanır ve nasıl böyle bir beklentiye girer?? Bu birazcık baskı olmuyor mu? Ya da hiç olmayacak bir şeye körü körüne inanmak, beklemek!.. İnsan olarak, isteklerimiz hiç bitmez!! Bütün ilgiyi sonuna kadar isteriz.. Vazgeçilmez ve alternatifsiz olmak isteriz.. Sırf bu amaç için her şeyimizi bu arzunun peşindeki kutuya ekleriz.. İşte bu bağlılık ve beklenti tehlikelidir, üstelik hayal kırıklığının en keskin davetçisidir.. Rahat bırakın insanları canım!! Siz yok olduysanız, ardınızda kalanlar kimi istiyorsa sevsin.. Sizde nasılsa, o yok olunca bir başkasını sevmeyecek misiniz?!!!!… Selda Eruzun 

blog.washa.com.tr/