Benim çözümlerim-2

“Bir saatlik tefekkür bir yıllık ibadete bedeldir”

(İslam âlimlerince duyurulmuştur)

***

Benim bir başka öncelikli çözüm önerim:

İnsanların düşünmesinin sağlanması…

Düşünmeden hareket eden insanların doğru yapmaları tamamen şansa kalmıştır.

Bilim düşünmeyi şart koşuyor.

İslam dini düşünmeyi emrediyor.

Atasözlerimizde de var:

“Düşünmeden yenilen aş ya baş ağrıtır ya diş” diye…

İnsanlarımız düşünecek ve düşünerek iş yapacak!

Burada entelektüellere büyük iş düşüyor:

Bu beyler- bayanlar düşünmekle ilgili görüşleri çevrelerine üşenmeden yayacaklar!

Aydın kesimi yapıyor onlara sözüm yok!

Benim sıkıntısını duyduklarım bilen ama yapmayanlar!

İnsanın varlığının delili düşünebilmesindedir.

Moder felsefenin kurucusu Descartes “düşünüyorum öyleyse varım” demiştir.

Bu bağlamda:

Ülkemizin yaşayacağı gerçek sorunu ele alalım:

Bu sorun bölünme sorunudur!

Üzgünüm ki çevre ülkelerde görülen ayrışma bizim ülkeye de uğrayacaktır!

Çünkü o ülkelerdeki ayrışma hareketleri tamamen ABD ve Siyon kaynaklı ayaklanmalardır.

Bu kaynaklar dünyayı yönetmek sevdasındadırlar…

Kolay yönetmek için de ilk aşamada yani 2025 yıllarına kadar dünyada ülke sayısını 750 ye çıkarmayı planlamışlar.

Bu münasebetle durmadan ayrışma hareketleri yaşanıyor yakın ve uzak çevremizde…

Bizde de Kürt ayrılıkçılığı bu çevrelerin kışkırtmasıdır tamamen!

İşte konu bu noktadan hareketle insanlarımıza anlatılmalı ve onların bu konuyu düşünmeleri sağlanmalı…

Ayrılıkçı Kürtlerin kimlikleri ve bağımlı oldukları kaynak üzerinde durulmalı…

Kürt ayrılıkçılığının kaynağı Anadolu Kürtleri değil bir kere…

Öyle olsaydı şimdiye değin olan olmuş olurdu bin kere!

…

Günümüzde bu konu üzerinde olan bitene bakarsak:

KCK diye bir örgüt türettiler birçok insanı içeriye attılar.

Şimdi de onları salıvermeye başlıyorlar.

Onları içeri atanların güçlü tepki göstermelerini de sağlıyorlar.

Kürt nüfusu AKP’nin arkasına katmak istiyorlar böylece…

Ağızlarına da bir kaşık bal sürüyorlar…

İşte özerk Kürt bölgesi, Kürtçe eğitim serbestliği falan, filan…

Seçimlerde Kürt halkı bu iyiliklerin altında mı kalacak canım!

O da götürüp oyunu AKP’ye verecek pek tabii…

Plan bu!

…

Sorun, düşünme özürlü şu topluma “tavşana kaç tazıya tut” oyununu anlatabilmekte…

Ben koparılan bu gürültü patırtıdan sadece Tayyip Erdoğan kazançlı çıkacak diyorum.

Onu karalayarak güçlendiriyorlar aslında…

Yalnız bu karalamalar onun da aklını çelmiş durumda, Cumhurbaşkanlığı talebinden vazgeçmiş görünüyor son günlerde…

Bu ise ondan alacağını daha tam olarak alamayan dış güçlerin gerçekte istediği durum…

Onun AKP’nin başında kalmasını istiyor o çevre...

Bunun nedeni Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı seçilirse AKP daha önceki örnekleri gibi gerileyecek ve iktidarı kaybedecek.

ANAP ve DYP buna en iyi örnek...

O malum çevreler de alacaklarını almak için başka baharı bekleyecekler.

Bu ise işlerine gelmiyor.

Çünkü 2025 yılında 750 küçük devlet yaratma planları aksayacak o zaman…

Onlar Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde bağımsız Kürdistan’ı kuracaklar…

Çünkü o bu iş için en uygun yönetici!

Kirlendirilerek güçlendirilen insandan daha iyi yardımcı olacak birisi bulunamaz kendilerine…

İktidardan düştüğü anda başına gelecek felaketler onu gece gündüz rahatsız ediyordur.

Bu zaafı 100 yıllık plan tasarlayıcılarının çok işine yarıyor.

Onu bunun için bırakmak istemiyorlar!

Valla ömrümüz varsa görürüz, Tayyip Bey epey "gün görecek" bu yüzden!

Allah sonunu hayır etsin!

...

Bu sözlerim Tayyip Bey’in kulağına gitse…

Ne diyor bu hazret diye bir düşünse…

Ne iyi olur aslında…

Son sözüm; Tayyip Erdoğan'a en yakın olup dobra, dobra konuşabilen ve mevki makam beklemeden doğru işler yapmayı şiar edinmiş entelektüel kişiler bu konuya eğilsinler. 

Hem onu hem ülkeyi gelecek belalardan korusunlar diyorum.

"Sıpa çalınmadan kapıyı sürgüleyelim" efendim:)

Saygı ve sevgilerimle…