Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ekim '09

 
Kategori
Deneme
 

Benim İngiltere notları

Bir gezi münasebetiyle yurtdışına 14 Nisan 2006 tarihinde Londra’ya gitmiştim. Gezi dolayısıyla bazı notlar aldım. Bunların kenarda, köşede, raflarda kalmasına gönlüm razı olmadı. Bu geziden üç yıl sonra da yani geçen yine Nisan ayında Letonya-Riga’ya gitmiş ve bu notları sizlerle paylaşmıştım. Bu kez Londra notlarımı yine MB okurlarıyla paylaşmak istiyorum. Söke Londra (london) hattı üzerinde tam 34 günüm geçti. Güzel Anadolu’yu adım adım gezen bir insanım. Mesleğim gereği şirin Anadolu'muzun birçok kentlerini gezmiştim. Kısmette İngiltere/ Londra’da varmış. Söke nere, Londra nere? Nerden nereye? Dünya ne denli küçüktür değil mi? Şimdi Londra’da gezip gördüklerimi, duyduklarımı, orada yaşadıklarımı birkaç yazı çerçevesinde sizinle de paylaşmak istiyorum. Gezim sırasında aldığım bazı notları kısa kısa fazla detaylarına girmeden siz değerli okuyucularıma sunmaya çaba göstereceğim. Londra’ya gitmeyen veya bu konuda bilgi almak isteyenler için belki yararlı olur diye düşünüyorum. Ben, bir yere gideceğim zaman alacağım notlar konusunda belli bir hazırlık içinde gitmeye çalışıyorum. Gideceğim yerin şehirlerini, ilçe veya köylerini, tarihi yerlerini, yapılan binaların mimari yapısını, müzelerini, her şeyden önce insanlarını, çevresini, şehir ve özellikle parklarını, varsa yeşil alanlarını gezer, dolaşır notlarımı alırım. İşte bu gezide de bunları düşünerek yola çıktım. Yol arkadaşım hayat arkadaşımdı. Yine bunların yanı sıra ulaşımı, yol ve trafik durumu, dağları, yamaçları, denizleri, psikolojik ve sosyolojik durumunu incelemeye çalışırım. Ayrıca eğitime bakarım, insanların neler okuduklarını, nelerden hoşlandıklarını öğrenmeye çalışırım. Buradan yola çıkarak notlarımı yazmaya çalıştım. Elbette ki gideceğim şehirde tanıdık dostlarım varsa onları önce arar bilgi edinirim. Şimdi lafı uzatmadan, sözü eğip bükmeden İngiltere’nin başkenti olan Londra’da gezip gördüklerimi, yaşadıklarımı sizlere sunuyorum. Dünyanın önemli ülkelerinden biri İngiltere’dir. Başkenti Londra’dır. LONDON olarak geçiyor. Bu gezimi orada bulunan oğlum Mustafa Güler’in ve yakın dostu, arkadaşı Sayın İş adamı Mehmet Meriç Bey'in davetleri üzerine LONDON’a ( Londra ), gitmek kısmet oldu. Öncelikle burada Sayın İş adamı Mehmet Meriç Bey’e ve oğlum Mustafa Güler’e teşekkürlerimi, şükranlarımı sunmadan geçemeyeceğim. Mehmet Meriç gerçek bir dost, vefalı bir arkadaştır. Aynı zamanda Londra’da Türkiye’yi onurlu bir şekilde temsil eden çevresi geniş, İş ve ticaret potansiyeli farklı, yüksek değerli bir iş ve ticaret adamıdır. Yaklaşık 45 yıldan bu yana İngiltere'ye gidip yerleaşmiş , orada önce işçi , şimdi de patron olarak alnın akıyla çalışıyor. Sahibi olduğu restoranların sayısı 10’nun üzerindedir. Yanında yüzden fazla işçi çalışıyor. Her işçisin evinde dört kişi kabul ederseniz; bunların sayısı 400 kişiyi buluyor. Demek ki bu değerli iş adamının yanında, İngiltere gibi uzak bir diyarda, 400 Türk vatandaşı ekmek yiyor. Böylesine çalışkan ve üretken iş adamlarımızı tebrik etmek gerektir. ******** ********* ******* Pasaport işlemlerini ve bizden istenen belgeleri çantamıza koyduktan sonra 14 Nisan 2006 Cuma günü saat 10.30 da İzmir Adnan Menderes Hava Limanı’nda Türk Kıbrıs Hava Yolları uçağı ile havalandık. İlk olarak uçağa bindiğimiz için fazlasıyla heyecanlıydık. Yolculuğumuz çok rahat geçti. Önce ufak tepeler, evler, bahçeler, göller, denizler ve karlı dağlardan sonra bembeyaz bulutları aşarak masmavi göklere doğru havalandık. Uçağımızda iki pilot ve dört hostes vardı. Hostesler güleç yüzlü ve tertemiz giyimli idiler. Önce Türkçe, daha sonra İngilizce ile birer konuşma yaptılar, kemerleri bağlamamızı söylediler. Örnek vererek gerekli açıklamada bulundular, hem Türkçe ve hem de İngilizce... Yarım saat sonra İkramlar başladı. Hizmetleri yerinde, yemekleri güzeldi. Çay, kahve, meşrubat hatta İsteyene fazla olmamak koşulu ile içki de ikram ettiler. Ben içki filan içmedim. Uçakta 150 yolcu vardı, bunların çoğu Yavruvatan Kıbrıs’tan gelenlerdi.Bana Kıbrıs'ta yayınlanan gazetelerden birkaçını verdiler. Ben de onlaraTürkiye'den aldığım gazeteleri ( Milliyet.Hürriyet ve Sabah) ve yeni yayımlanan "Çanakkale İçinde Aynalı Çarşı " ( İnceleme- Araştırma 2. Baskı 2005) kitabından birkaçını imzalı olarak armağan ettim.. Kıbrıslı soydaşlarımız Çanakkale'nin adını duyunca çok memnun oldular ve teşekkür ettiler. Eşimle birlikte uçaktayız, hem de çok yükseklerdeğiz.. Bir iki gazeteği gözden geçirdikten sonra, ekteki bilmeceleri çözmeğe başladım. Uçaktakilerle doğrusunu söylemek gerekirse pek konuşamadım. Aslında yüksek sesle de konuşmakta doğru değildir.Yolcuların çoğu yol boyunca uyudular.. 4, 5 saat sonra İngiltere- London Hava limanında indik. London Hava Limanı ana, baba günü., Çocuklarımız bizleri bekliyorlardı...Çok şükür sağlıkla evimize vardık... İlkokul ve ortaokulda öğrenci iken coğrafya kitaplarımızda İngiltere'nin adını ve onunla ilgili bilgileri kitaplarımızdan ve dünya fiziki haritasında İngiltere'nin yerini, zenginlik kaynaklarını, ürünlerini , iklim şartları , Türkiye olan ilişkilerini o zaman öğrenmiştik. Ancak 45 yıl sonra İngiltere' ye ayak basmıştık....Zaman bütün hızıyla akıp gidiyor, nelere gebedir bilinmez.

 
Toplam blog
: 2227
: 832
Kayıt tarihi
: 27.06.09
 
 

1946 Mardin ili, Kızıltepe ilçesi'nin Esenli köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Kızıltepe'de bit..