Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Temmuz '07

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Benimkisi de bir öneri

Benimkisi de bir öneri
 

Bu gün Prof. Dr. Zafer ÜSKÜL’ün Anayasanın içeriğinde, Atatürk milliyetçiliği ve Atatürk İlke ve inkılâplarından söz edilmesine gerek olmadığına dair önerisini izledik.

Hatta ben buna “Henüz maçın ilk saniyeleri” başlıklı bir da yazı yazdım.

Ancak bu gün akşama kadar bu konu kafamı çok karıştırdı.

Şu saatlere kadar düşündüm. Sanki benim üstüme, memleketin geleceğini düşünmek “vazife” imiş gibi.

Boşa koydum, dolmadı…

Doluya koydum, bu kez de almadı…

Ülkenin nereye götürülmek istendiği konusunda zaten “azıcık” olan aklımla düşünürken, ben kendimi bilirim ya, bir kaba sığdıramadım olayı…

Sonra dedim ki “Yav arkadaş, bu millete ‘Atatürk’ gerçeğini anlatmak gerekir. O zaman buna bir çözüm yolu bulmak gerekmez mi?” dedim kendi kendime…

Peki, bu “Atatürk” gerçeğini ve “İlke ve inkılâplarını” anlatmanın en kolay bir yolu olmalı. Acaba o yol neresi ve nereden geçer?

Haydiiii…

Düşünürken bulmayayım mı?...

Vallah Arşimet’in hamamda sevindiği gibi bir sevindim bir sevindim ki, o sevinç içinde ve sıcağın da etkisiyle, her ne kadar da “Suyu idareli kullanın” diye öğüt verseler de, soluğu soğuk su duşunun altında aldım ve başladım Atatürk’ü anlamak için “Onuncu yıl” marşını ezberden duş altında söylemeye…

Şimdi hazırlıklı durun…

Banyonuzu kullanılır hale getirin…

Eğer sevinçten birkaç kişi daha evinizde “Duş”a girmeye kalkarsa, çok çabuk siz depara kalkın ve önceden “Duş”a girin.

Ya da…

İlk duşlarda su, boru içinde sıcak olduğundan sizin için “Şok” etkisi yapmayabilir ama benim önerimi okuyunca nasıl olsa “Şok” olacağınızdan suyun altında “Ayılma” vaziyette olacaksınız, o zaman hiç acele de etmeyin…

Hazırlanın önerim geliyor…

Diyorum kiiiii…

Atatürk’ün kabrinin bulunduğu yer, yani “Anıtkabir” alanı, malumunuz olduğu veçhile (Bu cümle Bülent Ersoy’dan dolayı yabancınız değildir diye kullandım) çok büyük bir alan. Atatürk’e karşı olanlar, onu anlamayanlar için bizzat kabrinin bulunduğu bu bölgede “eğitim” verelim. Ancak, buraya gelen insanların ibadet ve konaklama ihtiyaçlarını karşılamak için bir cami ile 1000 yataklı dört yıldızlı bir de otel yapalım, şöyle Dubai kuleleri gibi gökyüzüne doğru yükselsin. Cami, dört minareli olsun ve her yerden de görünsün…

Ne dersiniz, benimkisi de bir öneri…

Olursa…

27 TEMMUZ 2007

 
Toplam blog
: 1104
: 918
Kayıt tarihi
: 28.01.07
 
 

Emekliyim ama “Tekaüt” değilim. 1961 yılından beri değişik “Anadolu” gazetelerinde yazdım. 1984-8..