Berlin aslanı

Hafta içi E.ARICA'nın elinden zor kurtulan Lincoln maça kaptan olarak çıktı.
Tartışmasız Galatasaray'a geldiğinden bu yana en güzel oyununu oynadı.
Oyun içindeki mücadelesi, adam eksiltmeleri, müthiş hareketleri, pasları görülmeye değerdi.

Uzunca bir sakatlık döneminin ardından sahalara dönen Barış'ta Lincoln'den sonra en çok koşan mücadele eden, sahanın içinde basmadık yer bırakmayan bir görüntüdeydi. Ayhanın yokluğunda, Mehmet Topal'la birlikte orta sahayı çok güzel toparladılar.

Arda, Kewell ve Baros fazla etkili olamasalarda, vasatın üzerinde bir mücadele ortaya koydular, Sabri sakatlanıp çıkana kadar elinden gelenin en iyisini ortaya koymaya çalıştı.

Hakan Balta hatasız oynadı, Meira-Servet ikilisi hep bildiğimiz gibi, vasat.
Ancak bu defa Servet takımı yakmadı, bilakis kaleye girmekte olan topu son anda çıkararak, hem takımı, hem de Berlin Panteri 2 De Sanctis'i kurtardı.

Gerçektende De Sanctis, Galatasaraya geldiğinden beri bu kadar kurtarışı bir maçta yapmamıştı.

Birbirinden önemli pozisyonlarda kalesini çok iyi kapattı. Bir tek hata yaptı, onuda Servet kapattı.

Skibbe her zamanki gibi oyuna çıkardığı kadro, sistem ve oyuncu değişikliklerinde, oyunu okumada, vasatın altındaydı. Ancak kazanan fazla eleştirilmez diyelim. Gruptan çıkmayı garantiledik.

Birinci veya ikinci çıkacağımız, Galatasarayımızın pas geçeceği son hafta maçlarından sonra belli olacak.

Bu oyun, bundan sonraki turlar için yeter mi? Orası hala soru işareti. Sakatlar iyileşip döner, oyuncular birbirlerine iyice uyum sağlar, Skibbe yanlışlarından dönerse neden olmasın. Ancak bu akşamın son 10 dakikası insanı şüpheye düşürüyor. Her zaman bu kadar şanslı olmayız ve her zaman böyle hakem
bulamayız. Başka bir hakem olsa aleyhimize üç penaltı verip, iki kırmızı kart gösterirdi.

Gecenin en önemli olayı'da stadı dolduran 45 bin Galatasaray taraftarıydı.
Türkiyedeki maçlarında bile bu kalabalığı toplayamayan Galatasaray adeta kendi evindeydi.

Bu seyircilerin çoğunluğunun yaş ortalamalarına bakınca 2000 yılında Destanlar yazan Galatasarayın o yıllarda kazandığı 8-12 yaş grubu taraflarının olduğu tartışılmaz bir gerçektir.

Bu sene aynı başarıyı Şükrü Saraçoğlu stadında tekrarlamak dileğiyle, yolun açık olsun Galatasaray.