Beş ilde, on parmak balık yeme organizasyonu!

“Balıkta bol miktarda fosfor bulunur. Fosfor erkeğin cinsel gücünü arttırır, Çin nüfusunun bir milyarı aşmasının nedenlerinden biri de Çinlilerin balığa düşkün olmalarıdır. Fosfor, öte yandan, kadın cildini de güzelleştirir. Fosforla beslenen kadın aşk elektriği yayar. Bilimsel incelemelere göre, kadının bedeninde erkeği çeken büyüleyen bir aşk ışığı yayılır. Pervane ateşin yöresinde nasıl dönerse erkek de bu ışığın cazibesine kapılır. Fen, kadın bedeninden yayılan aşk elektriğini ve ışığını inceleyip özel feir fotoğraf camına geçirmiş ve ona (N) ya da Charpantier ışığı adını vermiştir. Fosforla beslenen kadınlar daha çok aşk elektriği yayarlar. Balıkta bulunan D vitamini ayrıca kadına döl bereketi sağlar ve onun doğum gücünü arttırır.

Balık Gözün Cilasıdır:

Balık etinde bulunan A vitamini gözlere kuvvet verir. Çok balık yiyenler yaşlılıklarında bile görme rahatsızlığı çekmezler.”

Tabi bunları ben söylemiyorum bu yazı Tan Su Ürünleri San. Web sayfasından alıntıdır. Kendilerine bu açıklayıcı bilgiler için teşekkür ederiz.

Benim buradaki amacım; alıntı-daki incelikler (!) değil elbet. Esasen Milliyet Blog yazarı arkadaşlarımızın dikkatini; Ülkemiz balıkçılığına çekmektir. Yani üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde üretilen balık miktarı ve deniz ürünleri çeşitleri nelerdir ve bunların avcılığı nasıl yapılır vs.

Birbirimizle bu konu üzerinde fikir alışverişi yaparken mangal veya tavada çıtır çıtır beyaz soğanla birlikte balıkta yiyebiliriz. Bu vesile ile kuralcılığı bir tarafa bırakıp balık yemek, balık ile alakalı konuları konuşup Türkiye gündemine birlikteliğimiz esnasında oluşan fikirlerimizi oturtalım. Bu aynı zamanda bizim konuya olan duyarlılığımızı gösterecektir. Üstümüze balık sinmesini mesele etmeyecek (!) gerçek balık severleri ve balık yemenin tadını merak edenleri böyle anlamlı bir organizasyonda buluşmayı teklif ediyorum. Kolonya ve kolonyalı mendillerinizi getirmeyi unutmayın.

Bu organizasyonlarda (siyaset ve futbol fanatizmi dâhil) toplum değerlerine ters düşen her konuyu tartışmayı yasaklıyorum!  Bu organizasyonlar sadece ülkemizin unutulmuş geleneksel değerlerini ortaya çıkarmak ve on parmak balık yemek maksadı ile yapılacaktır! Bu toplantıda konumuz balık ve balıkla alakalı anıların, hikâyelerin (Temel ve Dursun dâhil) gündeme yansıması olacaktır.

Öncelikle şimdilik seçtiğim ve bir aksilik olmazsa bu organizasyonların demir başı olacağım pilot bölgeler:

(Detaylar daha sonra duyurulacaktır.)

İSTANBUL:  ŞUBAT

İZMİR:          MART

ANTALYA:    NİSAN

ADANA:       NİSAN

ANKARA:      MAYIS

Her türlü öneriye açığım.

Ankara hariç Tüm organizasyonları denizde tekne ile yapma taraftarıyım (Çok ilginç olacaktır, balık'ta tutarız)  Ankara’da ise Ankaralı arkadaşlarımızın yardımı ile bir göl kenarı bulabiliriz sanırım.

Yakın illerden veya kendi programına uygun gelen arkadaşımız bu organizasyona davetlidir.

İstisnai durumları özelden haberleşiriz.

Değerli fikirlerinizi ve katkılarınızı bekliyorum.

M.Talip Girgin