Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Mart '16

 
Kategori
Blog
 

Beşiktaş & Seyr-i Derya & Bir kahvaltı buluşma yazısı & Andon Usta'nın Saatleri

Beşiktaş & Seyr-i Derya & Bir kahvaltı buluşma yazısı & Andon Usta'nın Saatleri
 

Yolun açık okurun bol olsun ANDON USTA'NIN SAATLERİ...


Geçenlerde, Milliyet Blog camiasının önde gelen yazar ve şairlerinden(!) ve de en en centilmen yazarımız olan Ahmet Balcı beyefendi Facebook’da bir gönderi paylaştı. Paylaştığı gönderiyi  bana atfen yazmıştı ve bir toplantı düzenlemem için istekte bulunmuştu. Derhal yorum yazıp “Emrin olur sayın Balcı, yeter ki sen iste” demiştim. Anlayacağınız sevgili Balcı bizleri pek özlemiş ama bizler de aynı özlem duyguları içindeymişiz de sanki Balcı’nın bu teklifini bekler dururmuşuz. Birkaç arkadaşımla irtibata geçtiğimde hepsinde olumlu yaklaşımlarla karşılaştım.

Malumunuz kendisi nüktedan kişiliği ile tanınır ve Facebook’da hatırı sayılır bir kitle ile yazışması ile de ünlüdür. Yıllar önce yüzyüze tanışma fırsatı bulduğum sevgili Balcı’nın biz hanımlar arasında hep özel bir yeri olmuştur. Buna sebep iyi bir aile babası olması en önemli unsurdur.  İyi de bir Facebook kullanıcısı olan Balcı’nın, zaman zaman değişen  sanal hanım isimlerine hitaben yazdığı bizi güldüren şiirlerine yapılan yorumlar, uzayıp gider. Bu gönderilerde eşinden, çocuklarından, torunlarından da çokça bahsettiği için onları tanıyor gibiyiz. Beyefendilikte babasını sollayıp geçen Selami oğlumuzu yıllar önce Tekirdağ’da Sema Öztürk’le birlikte tanıma şansımız olmuştu.  

Balcı bazı toplantılarıma icabet etmiş bazılarına da kesin geleceğim dediği halde gelmemiştir. Bu yüzden kime sorsam “Amaaan o gelirim der gelmez” söylemini duyarım hep. Evet arkadaşlar 19 Mart 2016 Cumartesi günü saat 10.00’da Beşiktaş’ta “Seyr-i Derya” da toplanıyoruz. Geçtiğimiz günlerde Feyzan Aksan arkadaşımızın “Andon Usta’nın Saatleri” adlı kitabı da okurlarla buluşmak üzere kitapçı raflarında ve internette satışa sunulmuştu. Hemen Feyzan’ı arayıp o gün kimseye randevu vermemesini ve yanında bolca kitap getirmesini söyledim. Böylece alacağımız kitapları da imzalamış olacak. Arkadaşımızın kitabına çokça göz değmesini temenni ediyorum.

Ayşen’im (Ay Şen) kilometreler katedip  gelecek, onca saat  otobüs yolculuğuna katlanarak. Ne kadar söylediysem ikna edemedim uçak daha zor geldi ona. Çok özlemiştim o kadar uzun zaman oldu ki görüşmeyeli. Neşe’min (Neşe İleri) İstanbul’a tayin olup hem de burnumun dibine gelmesinden ziyadesiyle memnunum. Üsküdar’dan beş dakkada Beşiktaş yapıp sinema günlerine başladık bile… Neşe’m de pek memnun oldu epeydir bir toplantıda birlikte olamamıştık. Şükran’cım (Şükran Okyay) da şükür ki İstanbul’da,  geçen yıl Dikili’ye yerleştiğinden gelemeyebilirdi. Nilgün’cüm (NilgünAkad) maalesef katılamıyor Kuzey ülkelerine turistik gezi amacıyla gidecekleri için. Çok kıskandım onları ama Yunanistan’a birlikte gitme kararıyla rahatladım.

Beenmaya  Özlem’imin (Özlem Baki) o gün çalışma ihtimali var çalışmazsa mutlaka gelecek. Annesi Hatice’m ve erkek kardeşi Özhan zaten toplantılarımızın gediklilerinden. Hemen hemen her toplantıya koşarak gelen  Meral’cim (Meral Yağcıoğlu) ve babası Kuloğlu Ömer bey de aramızda olacaklar. Dilek’imin (Dilek Çınar) o gün toplantısı var ama daha sonra katılacak inşallah.

Merve’mle (Merve Ballı) de her zaman gelmeye çalışır sevgili ablası Serap’la birlikte, bu kez gelme ihtimali hem var hem yok, inşallah gelirler herkes gibi onları da özledim… Gülay’cım (Leblebi Tozu) da aynı ihtimaller doğrultusunda, gelirse çok sevineceğim…

Alev’imi (Alev Meisel) de aradım, çünkü artık eşi Robert’in işi sebebiyle İzmir’den Tekirdağ Çerkezköy’e yerleştiklerinden gelme ihtimali fazlaydı. Telefonu kapalı olduğundan merak edip Robert’i aradığımda Berlin’e rutin kontrolleri için gittiğini öğrendim. Ümitle aradığım telefon konuşmamı hüsranla sonuçlandırdım. Havalar düzelsin belki biz gideriz oralara, bir bahar toplantısı yaparız. Hatta komşu ilçede olan Ali Gülcü de gelebilir kimbilir…

Yine toplantılarımızın gediklilerinden adaşım Sema Curuk’la görüşüp geleceğini öğrendim. Sonra eski İzmirli Esma Kahraman’ı aradığımda daha ben toplantı haberini vermeden “görüşelim” dediğinde “hadi gel o zaman Cumartesi günü” deyince büyük bir istekle “tamam” cevabını aldım. Sonrasında Ezgi Umut’la görüştüm. Bu telefon görüşmelerindeki  sıcacık samimi konuşmalardan da ne kadar mutlu olduğumu  hissettim. Emel’cim de geleceğini söyledi.

Çok eski arkadaşlarımdan Kevser Şekercioğlu Akın da (ikiz kızlarının küçük olmasından dolayı) şartlarını zorlayacağını söyledi. Arkasından hocam Ömer Sebahattin Çetin’le görüştüm. Son zamanlarda pek bir yoğun olmasına rağmen geleceğini söyledi, inşallah gelebilir çünkü biliyorum Türkiye yetmiyor başka ülkelere gidiyor işleri yüzünden, o yüzden büyük sürpriz olur benim için.

Telefonla arayıp ulaşamadığım Hızır Kabil, Ruksan İldan, Esen Özdur da umarım yazımı okuyup gelmeye çalışırlar. (Hızır bey aradı geliyor)

Son olarak da belki o tarihte İstanbul taraflarındadır düşüncesiyle yine adaşım Sema Öztürk’ü aradım. İzmir’deydi, gelme ihtimali olmasa da sohbet etme şansı bulduk. O’na Ankara toplantısına gelme sözü verdim. Bu arada keşke Nedim Üstün hocam da İstanbul'da olabilseydi diye içimden geçirdim... 

Mekan Beşiktaş’taki motor iskelesinin solunda olan kafe restoranlardan birisi olan Seyr-i Derya. Hep Üsküdar’da toplanırdık bu kez değişiklik olsun dedim. O sıradaki tüm mekanları gezdim, çeşitli sebeplerden burada karar kıldım. Son yıllarda moda olan elektrik akımı sırf insanlarda olmuyor, ben de bu mekandan elektrik aldım diyeyim. Mekanın dış görünümünün ve kahvaltı menüsünün  fotosunu çekip koydum. Kahvaltı anlamında da değişik tarzda ve fiyatlarda menüler mevcut. Açık büfe menülerinden hiçbirimizin hoşnut olmayacağını tahmin ediyorum. Şefin tabağı normal kahvaltı menüsü 29 TL. bu menüye dahil olan 2 bardak çayı 4 bardağa çıkardım. Bu menünün dışında 22-25-26 TL.ye de Kuzey esintisi, İzmir’in Efesi, Eggs Benedicat, Bordo’da yeni bir sabah, New York’ta sabah gibi isimlerle menüler mevcut. Yumurta ve omlet çeşitleri de bir hayli zengin. Havanın dışarıda oturmaya müsait olması halinde dışarıda, yoksa içeride oturabileceğiz... Mekan müdürü Erdoğan beyle görüşmemde güzel bir hizmet alacağımız inancına kapıldığımdan tercihim burası oldu.

Biz eski yazanlar olarak yıllardır görüşmelerimiz sonucunda kemikleşmiş bir grubumuz oluştu. Artık yazandan öte çoğumuz dost olduk, iyi günümüzde kötü günümüzde arayıp yokladık birbirimizi. Yeni arkadaşlarımız veya eski olup da yüzyüze görüşmelere katılmayan arkadaşlarımız lütfen böyle toplantıları fırsat bilip gelin, iyi ki gelmişim diyeceğinize inancım sonsuz.

Özlediğim arkadaşlarımla, dostlarımla görüşeceğim için heyecanla Cumartesi gününün gelmesini bekleyeceğim. Feyzan arkadaşımızın kitabının imza günü niteliğinde olması da bu heyecanımı arttırıyor.

Kitabın satışa sunulduğu bu günlerde iyi bir satış grafiğine küçük de olsa katkımız olması için katılımın fazla olması temennimle ve sevgimle…

13 Mart 2016 İstanbul

Sema Şener

 

Gelecek olanlar :

Ahmet Balcı

Ay Şen

Dilek Çınar

Esma Kahraman

Ezgi Umut

Feyzan Aksan

Hatice Kaya

Hızır Kabil

Kuloğlu Ömer

Meral Yağcıoğlu

Ömer Sebahattin Çetin

Neşe İleri

Özhan Baki

Sema Curuk

Sema Şener

Şükran Okyay

 

Belki gelebilecekler :

Gülay (Leblebi tozu)

Kevser Şekercioğlu Akın

Özlem Baki

Merve Ballı

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 203
: 2037
Kayıt tarihi
: 23.10.06
 
 

İnsanların yapmaktan mutlu oldukları hobileri vardır. Benim de en severek yaptığım, hayatımda yen..