Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ocak '16

 
Kategori
Futbol
 

Beşiktaş Değerlendirmesi

Beşiktaş Değerlendirmesi
 

Görsel www.bjk.com.tr adresinden alınmıştır.


Galatasaray ve Fenerbahçe’nin ardından ligin ilk yarısı için yaptığım değerlendirmeler ve ikinci yarısı için öngörülere lider Beşiktaş ile devam ediyorum.

Sezon başında Bilic’in yerine Şenol Güneş ile anlaşıldı. Şenol Güneş’in takımlarının golcü özelliği taşımaları Beşiktaş’ın da bu yıl bol atacağının habercisiydi. Nitekim de öyle oldu.

Bu arada Andreas Beck, Luiz Rhodolfo, Dusko Tosic gibi isimlerin yanında Ricardo Quaresma ve Mario Gomez gibi yıldız isimler transfer edildiler.

Beşiktaş sezon başında pek çok sorununu yavaş yavaş çözdü. Örneğin Mario Gomez'in formsuz ve Cenk Tosun’un da çok formda olmasına rağmen, zamanla Mario Gomez'e daha çok süre veren ve bir süre sonra ilk on birde onunla başlayan Şenol Güneş, Mario Gomez'i oynatarak kazanma yoluna gitti ve de bunu başardı. Aynı esnada ise Fenerbahçe Teknik Direktörü Vitor Pereira, tam tersini Van Persie’ye yaparak onu kaybetme aşamasına geldi.

Şenol Güneş, gördüğü her anlamsız sarı kart sonrası oyun dışına alarak Quaresma’yı da disipline etme yolunda büyük adım attı.

Fakat ilk yarıda siyah- beyazlıları en çok zorlayan konu Veli ve Tolgay’ın sakatlıklarının sürmesi oldu. Bu nedenle orta alanda devamlı sıkıntı yaşadılar ve kolay goller yediler. Şenol Güneş, öncelikle hücumu ve golü düşündüğü için ortada Atiba’nın yanında genellikle Oğuzhan’a şans verdi. Oğuzhan bu sezon attığı goller ve yaptığı asistlerle işini fazlasıyla yaptı. O anlamda bir şey diyemem. Ancak Necip tercihi kullanılmadığı için defansif anlamda çok sıkıntı yaşandı. Atiba, pek çok kez defansı tek başına toparlamak zorunda kaldığı için ileri çıkamadı. Takım, set halinde ileri çıkmakta zorlandığı gibi yukarıda da belirttiğim gibi geride de çok basit goller yedi. Beşiktaş’ı zirveye taşıyan ise kanatlardan yaptığı hızlı bindirmeler sonrasında bulduğu goller oldu.

Siyah- beyazlıların ilk yarıdaki en önemli sorunlarından biri de geçen yıldan beri devam eden kaleci sorunuydu. Tolga Zengin, iyi bir kaleci olmasına rağmen hala psikolojik olarak kendisini toparlayamamasından dolayı ciddi hatalar yapmaya devam etti. Kara Kartal’ın Lizbon’da öne geçmesine rağmen bariz kaleci hatalarıyla yediği gollerle elenmesi işin tuzu biberi oldu.

Böylece iki maç kale genç Günay’a teslim edildi. Oysa Günay geçen sene son dönemde devamlı oynayarak bir nebze de olsa tecrübe kazanmıştı. Çok iyi bir insan olmasına rağmen Tolga Zengin’in kulüp ve taraftarlar ile bünyesinin uyuşmadığı geçen sezondan belli olmuştu. Buna rağmen hatalar da yapsa yeteneği tartışılmaz Cenk Gönen’in hem de ezeli rakip Galatasaray’a gönderilmesi çok ciddi bir hataydı. Aslında kaleci transferi sezon başında olmalıydı. Transfer yapılamadığı gerçeği karşısında ise yola Cenk Gönen ve Günay ile devam edilmeliydi.

Beşiktaş’ı zorlayan son konu ise yoğun maç trafiği oldu. Kısa da olsa devre arası, siyah- beyazlılara biraz dinlenmek için zaman kazandırdı.

Bütün bunlara rağmen ligin ilk yarısını değerlendirdiğimizde en pozitif futbolu oynayan, en çok gol atan, futbol adına doğruları en çok yerine getirenin Beşiktaş olduğunu tartışmasız söyleyebiliriz. Zaten bunun karşılığını da bir puan farkla da olsa ilk yarıyı lider olarak bitirerek aldılar.

Beşiktaş’ın ikinci yarı için mutlak suretle iyi bir kaleci alması gerekiyor. Devre arasında bu çok kolay değil. Fakat Beşiktaşlı yöneticilerin ne yapıp edip bu transferi gerçekleştirmeleri şart. Çünkü bir bakıma şampiyonluk buradan geçiyor. Kalecinin güven vermediği bir takımda hiçbir futbolcu rahat olamaz.

Veli ve Tolgay’ın iyileşmeleri Beşiktaş için sanki iki yeni transfer gibi bir anlam taşıyor. Veli, kupada biraz oynadı. Tolgay’ın maç durumunu bilemiyoruz. Gerçekten de bu iki futbolcunun takıma dönmeleri çok önemli. Fakat Veli ve Tolgay’ın aylardır oynamadıklarını da unutmamak gerekiyor. O nedenle bu futbolcuların maç performanslarının nasıl olacağı ciddi bir soru. Bu sebeple Şenol Güneş’in 1461 Trabzon kupa maçına Veli ile başlamasını, ya da bir süre şans vermesini beklerdim. Fakat O, pek çok ismi rotasyona tabi tutmasına rağmen Veli’ye formayı vermedi. Oysa Veli’nin bir an önce maç eksiğini kapatması gerekiyor. Aynı şeyler Tolgay için de geçerli.

Bu arada fazla rotasyondan dolayı 1461 Trabzon maçı sonucunun ilerisi için baz alınmaması gerektiğini düşünüyorum. Ancak gereken dersler de çıkartılmalı.

İlk yarının sonlarına doğru düşüş yaşayan Gökhan Töre ve Olcay’a ise devre arasının çok iyi geleceğine inanıyorum.

Her ne kadar hala ligin en iyi kadrosunun Fenerbahçe’de olduğunu düşünsem de, iyi bir kaleci transferi ve Tolgay’la Veli’nin iyi bir şekilde sahalara dönmeleri halinde Beşiktaş’ın şampiyonluğa daha yakın olduğunu düşünüyorum. Çünkü siyah- beyazlılar takım oyununu daha iyi oynuyorlar, kanatları iyi kullanıyorlar ve Mario Gomez’i iyi besliyorlar. Mario Gomez ve Cenk Tosun gibi iki formda golcüye sahip olmak da Kara Kartal’ın en büyük silahlarından biri. Diğer yandan Gökhan Töre, Olcay Şahan, Quaresma, Sosa ve Kerim gibi her an skoru değiştirebilecek yıldızlara sahipler. Ayrıca Beşiktaş ikinci yarının ortalarında büyük ihtimalle yeni stadına kavuşacak. İşte bu nedenlerle ve yukarıda belirttiğim eksiklikleri kapattıkları takdirde siyah- beyazlıların sezonu şampiyon olarak tamamlamaları benim için sürpriz olmayacaktır.

tolgaersari@hotmail.com

https://twitter.com/tolgaersari

https://www.facebook.com/tolgaersari

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 1042
: 299
Kayıt tarihi
: 02.03.08
 
 

Yazmak benim için bir tutku, bir yaşam kaynağı. Sadece basit bir hobi olarak açıklanamaz yani. Be..