Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Şubat '11

 
Kategori
Spor
 

Beşiktaş'ın su terazisi

İnşaatçıların kullandığı su terazisini bilirsiniz; hani ortasında fosforlu bir sıvı ve bu sıvının içinde bir hava boşluğu bulunan ölçme aletini. Hani bu terazi ile bir zeminin veya duvarın düz olduğunu anlamak için sıvı içindeki hava boşluğunun ortadaki iki çizgi arasında durması gerekir ya işte bu su terazisini Beşiktaş kadrosu üzerine koyduğumuzda o düzlüğü ve dengeyi gösteren hava boşluğu iki çizgi arasında değil en sol köşede duracaktır!

Beşiktaş’ın Simao, Guti, Quaresma ve Almeidalı kadrosu bana Galatasaray’ın Kewell, Lincoln, Arda ve Baroslu on birini anımsatıyor. Nitekim sarı kırmızılıların bu dörtlüyü barındıran takımı 2000’li yılların Galatasaray’ı ile mukayese ediliyor, sarı kırmızılıların attığı gol sayısının 100’ü geçip geçmeyeceği tartışılıyordu. Bugün de Beşiktaş için kullanılan tabir “Los Gálacticos” ve daha düne kadar yapılan tartışma takımın 17’de 17 yapıp yapamayacağı üzerineydi.

Bern Schuster’in pozitif futbolunu ve felsefesini hatta cesaretini takdir etmek gerek. Zira her ne kadar puan kayıplarından sonra rakiplerinin sadece savunma yapmasından veya pasif oynamasından şikâyet etmesini eleştirdiğimiz Alman teknik adam sahada elinden geldiğince aktif bir oyun sergilemeye çalışıyor. Fakat tecrübeler gösteriyor ki bu şekildeki hassas kadrolar göze hoş gelen bir futbol ortaya koymalarına karşın uzun vadede başarılı olamıyor ve bunun da birinci nedeni kadrodaki denge sorunu; bir başka deyişle takımın gücünün mevkiler arasında homojen bir şekilde dağılmamış olması.

Eğer Spor Toto Süper Lig bundan beş-altı sene önceki durumunda olsa Beşiktaş’ın kadrosundaki güç dengesizliği çok büyük bir sorun olmayabilirdi. Fakat önceleri Gaziantepspor ve Gençlerbirliği ile başlayan sonra Manisaspor ve Sivasspor ile gelişip Bursaspor’un şampiyonluğu ile evrimini tamamlayan Anadolu devrimi sayesinde bugün ligdeki kaliteli ve dişli takım sayısı arttı ve bu durum, büyük takımların dahi savunma tedbirlerini ikinci plana atmasını bir lüks haline getirdi.

Neticede Beşiktaş, ligde her takıma gol atma şansı en yüksek olan takım fakat siyah beyazlılar bu oyun anlayışıyla başta mahşerin dört atlısının formsuz olduğu maçlar olmak üzere özellikle iyi savunma yapabilen ve iyi kontra atağa çıkan takımlar karşısında ister istemez zorlanacaktır. Her fırsatta modern ve aktif futboldan dem vuran Schuster’in mevcut sistem üzerinde herhangi bir değişikliğe gideceğini düşünmüyorum ancak Beşiktaş’ın sahip olduğu yapısal riski en aza indirmek için bazı maçlarda Simao, Quaresma veya Almeida’yı kulübede bekleterek su terazisindeki hava boşluğunu en azından iki çizgi arasına yaklaştırması gerekir ve eminim gerektiğinde yapılacak bu hamle sonrasında siyah beyazlı camia, kazanılan puanlara yıldızları sahada görmekten daha çok sevinecektir.

 
Toplam blog
: 788
: 1417
Kayıt tarihi
: 11.11.07
 
 

Çoğu çocuk gibi ben de futbolcu olmak istedim, olmadı. Bu oyundan kopmamak adına üniversite yılla..