Beyaz Çağ

bir yaprak gibi savrulur
gözlerindeki yeşil,
denizlerden derin sezgiler....

sislerin ardından
gelen mahzun öyküler
mavi düşlerle
ince görüşlere takılır....

avuçlarda saklanan
bir yudum gül kokusu
duyguların eşliğinde
hüzünlerle dans eder....

dağların görkeminde
okyanusların gizeminde
perde perde yükselen
kendi yürek atışların vardır..

ruhunda hislenen
yağmurlarla
fırtınalar kopar
ve..sen....sessizce dinlersin...

derin uçurumlardan
görkemli kanatlarla
bilinç diyarlarına
âhenkli yolculukların başlar....

sıyrılır eski çizgilerden
resimleşmiş akisler
berraklaşır hür gökler....

evrensel uyumun
yankıları taşır
gizemli değişimlerle
çiçeklenen ışığın
saf rengini,
.... heybetli beyaz çağlara...

Oya Demirel