Beyaz sarayda siyah devrim

Dün yapılan seçimlerin neticeleri itibariyle Barack Hüseyin Obama Amerika Birleşik Devletleri’nin kırk dördüncü başkanı oldu.

Değişim sloganıyla iktidara gelen Barack Obama’nın iktidarı sırasında Amerika Birleşik Devletleri ve dünya politikaları açısından ne gibi değişiklikler meydana getireceğini de zaman gösterecek.

Ülkemiz açısından düşünüldüğünde Amerika Birleşik Devletleri’nin politikaları birçok konuda bizimle kesişmekte.

Bu konulardan iki tanesi kritikliği açısından çok büyük ehemmiyet teşkil etmekte.

Hatta bu iki mevzuu Türk-Amerikan siyasi münasebetlerini krize de sokabilecek niteliktedir.

Söz konusu iki mevzuu;

1)Ermeni Soykırımı Tasarısı

2)Kıbrıs’ta ki Türk Askeri Varlığı.

Barack Obama’nın adaylığı sırasında bu iki mevzuu hakkında sarf ettiği ifadeler kriz kuşkusunu ziyadesiyle hareketlendirmekte, ülkemiz açısından.

Fakat bu mevzuların ülkemizin elinde var olan kozlarını doğru ve akılcı kullanması durumunda etkisini kaybedeceğini düşünüyorum.

Bu iki konu hakkında ülkemizin avantajlarını izah etmek açısından söz konusu mevzuları inceleyelim.

1)Ermeni Soykırımı Tasarısı:

Ülkemizin Amerika Birleşik Devletleri ile münasebetlerinde başını azami surette ağrıtan konulardan birisidir, bu husus.

Oy potansiyeli olan Ermeni Lobisi’nin ağırlığını kullanarak ülkemiz aleyhinde kararlar çıkması hususunda Temsilciler Meclisi’ne yaptığı baskıyı hepimiz bilmekteyiz.

Fakat şunu da unutmamak gerekir ki Türkiye’nin son zamanlarda siyaseten Ermenistan ile iyi münasebetler kurması bu iddiaların Türk Dış Politikası’nı rahatsız edecek derecede Temsilciler Meclisi’nde gündeme gelmesini engelleyecektir.

Ayrıca bu iyi münasebetlere Kafkas İttifakı Projesi kapsamında belki de müttefik sayılabilecek Türkiye ve Ermenistan’ın yeşeren bu ittifakını saymak mümkün.

Bütün bunlardan dolayı Ermenistan Devleti’nin Kafkas İttifakı Projesi kapsamında Türkiye ile gelişen iyi münasebetlerini tehlikeye atacak söz konusu lobinin soykırım faaliyetlerine müsamaha göstermeyeceği kanaatindeyim.

2)Kıbrıs’ta ki Türk Askeri Varlığı:

Yeni seçilen Başkan Barack Hüseyin Obama’nın Kıbrıs’ta ki bakışı da ülkemizi yakından alakadar etmektedir.

Bu alakadarlığın sebebini Kıbrıs’ta var olan Türk Askeri Varlığı’nı çiçeği burnunda başkan Obama’nın işgalci olarak nitelendirmesidir.

Ülkemizin ilk bakışta başını ağrıtacak gibi görünen Obama’nın takındığı bu pozisyon diplomatik yetkililerimiz tarafından iyi karşılanabilirse söz konusu ağrının tesiri teskin edilebilir.

Hepimizin malumu olduğu üzere Türkiye Cumhuriyeti bu sene itibariyle iki yıllığına Birleşmiş Milletler geçici üyeliğine seçilmiştir.

Barack Obama’nın dünya ile diyalog yaparak siyasi kararlar alacağını ifade etmesini dikkate aldığımızda burada ülkemizin ehemmiyeti ön plana çıkacaktır.

Türkiye, Obama’nın Kıbrıs hususunda kendi aleyhinde ki söylemlerini söz konusu üyeliğini hatırlatıcı bir şekilde kullanarak dengeleyebilme gücüne sahip olacaktır.

Bu iki hususu dikkate aldığımızda Obama’lı yıllar Amerika Birleşik Devletleri’nin ülkemiz ile siyaseten iyi münasebetler kurma yolunda adımlar atacağını bize göstermekte.