Beyin Ne İşe Yarar Beyim?

Düşünmeyen beyin ne işe yarar ki? Evet, kolun işlevleri vardır, kalbin işlevleri vardır, vücudun hemen her organının, uzvunun bir görevi vardır. İçilen suyun neye dönüşeceği bellidir. Yiyeceklerin ne işe yaracağı bellidir. Beyin ne işe yarar?

Bu konuda uzunca bir zaman bilim çaresiz kalmıştır, kalp beyinin yerine konmuştur, kalbin düşündüğü iddiaları dahi olmuş ve bu uzunca bir müddet kendisine taraftar bulmuştur. Ancak mikro teknolojiler geliştikçe beyindeki değişimler ve yapılan bilimsel çalışmalar düşünen beyin, mutlu beyin, boş beyin, dolu beyin, bilim adamı beyni ve bunlardan da önemlisi fare beyinlerinin yapısı çok iyi bir şekilde anlaşılmaya başlanmıştır!

Anlaşılmaya başlanan çok fazla şey de olabilir ki; bu sırların tamamının bizimle sıradan insanlarla paylaşılması hemen derhal beklenmesin.

Kimse milyarlarca dolar para harcayarak ulaştığı araştırmaların sonucunu harfiyen bizlerle neden paylaşsın diye aklıma deli sorular gelirken, bilimin ticaretin emrinde olduğu ve açıklanması gerekli bilgilerle, açıklaması gerekli olmayan bilgilerin bazılarına dair verileri neden patronlarıyla beraber bizimle paylaşsınlar?

Beyin ve bilim düşünce her şeyi evet bu böyle olmuştur diye kabul edebilir. Bu kabullerin fazla olduğu dinlerin toplumun önemli bir kesimini etkisine aldığı topluluk ve halklarda düşünmenin kötü bir şey olduğunu düşünen toplumların dünyaya verecekleri tek bir gelişme olmaması, halklarını ebedi köleliğe mahkûm eden yöneticileriyle birlikte, kölelikten çıkar sağlayan dünya elitlerinin ekmeğine yağ sürdüğü dahası ortaklaşa hareket ettikleri bile düşünülebilir. Toplumsal idealizmlerin tamamen yok olduğu, idealistlerin hain ve satışa hazır, tetikte bekleyen kimselerin dünyayı bu derece yolundan saptırdığı bir başka zaman dilimi de günümüze kadar yaşanmamış da olabilir.

 Dikkatle bakan ve düşünen hemen herkes bunu her ülkede bizzat kendi toplumu için dahi gerçeklerin nasıl çarpıtıldığını düşünerek anlayabilir. Bu son derece zor bir süreçtir ki, toplumun hemen her kesimi tarafından reddedilmeyi hatta yok edilme, çeşitli sıfatlarla yaftalanma, yok sayılma riskiyle karşı karşıya kalabilir de.

Normalde hemen her duyduğuna inanacak olan beyin ne işe yarar? Gördüğü her şeyi kendisine anlatıldığı kadarıyla kabul eden, sormayan sorgulamayan şüphe duymayan bir beyin aslında beyin midir diye düşünüldüğünden olsa gerek insanoğlu emirlerine daha da çok itaat edecek yapay insan modelleri üretmiştir. Gelişmeler göstermiştir ki, kendi kendini yenileyebilen robotik teknoloji dahi düşünmeyi düşündüğü zaman insan kontrolünden çıkan devasa bir kaos yaratmıştır. Kendini düşünerek yenileyen makine insan kontrolünden bu derece çıkıp kendi yolunu çizebilirken insanlığın yine de insanda karar alması, insanların beyinlerinin bir noktada sabitlenmesi işlemini robotlardan daha başarılı olması şaşılacak bir şey değildir.

Konu dışına çıkılmakla birlikte düşünmeyen beyin gerçekte yapay beyinden bile uysal ve emirlere itaat eden bir beyin olmasıyla, futbol, arabesk, siyasi yalanlar, dini ucubelere inanan, hemen her gün insan icadı başka bağımlılıklara kanan ve takılan beyinlerden anlaşıldığına göre bizler insanoğlu olarak robotlar kadar dahi irade sahibi olamamamız dikkate değer bir sonuçtur. Öyle ya belli bir algoritma ile ortaya çıkan robota seçimlerde yalan söyleyemezsiniz. O ki bir makinedir, derhal matematiksel bağıntıları kullanır, yalanı ortaya çıkarır. Yani robotu yalana inandırmak mümkün değildir. Ki günümüzde yapay beyinle soyut düşünen robotlar üzerinde yapılan çalışmaların diğer bilgilerle yani matematiksel doğrulama imkânı olmayan konularda da kandırma ihtimali yokken, insan beyni ne işe yarar ve bu şekilsiz yapıyı daha doğru düzgün kullanmayı öğrenmemiz gerekmez mi?