Bi susun, Allahaşkına susun!

Canımız burnumuzda.

Sinir içindeyiz kendimizle kavga edecek duruma gelmişiz.

Üzgünüz, her bir şehit haberinde sarsılıyoruz.

Ve geçici hükümet ne yapmak istiyor diye düşünüyoruz.

AKP+CHP koalisyonunu aklımıza bile getirmek istemezken maalesef öyle bir durum oldu ki mecburen olacak, belki biraz Türkiye durulur diye teselli olmaya çalışırken bir bakıyoruz CHP içinden öyle çatlak sesler çıkıyor ki güvenimizi yitiriyoruz.

Alay eder gibiler bunca halkla ve CHP ye gönül verenlerle.

CHP Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Bekaroğlu ve Sezgin Tanrıkulu, attıkları tweetlerde PKK ile çatışmanın çözüm olmayacağını ileri sürüyorlar.

Bırakın genel başkan yardımcıları olmalarını en yakınımdaki insan dahi böyle bir konuşma yapsa karşılığını alır benden.

Yahu siz ne biçim insanlarsınız ya?

Güvenlik politikalarının sorunu çözmeyeceğini belirten Bekaroğlu, “Bence başa dönmeliyiz, 'Ne oldu, bu insanlar ne istemişti' diye sormalıyız. Savaş çare değil, oturup konuşmalıyız ” derken

Tanrıkulu, "Son üç yıldır silahların sustuğu, ölümlerin azaldığı ortam her odak, kişi ya da kurumun siyasi çıkarlarından çok daha değerlidir.

Kandil operasyonlarını "bomba ile barışı koruyamazsınız, en büyük kaybedenler savaşmayı ve çatışmayı göze alanlardır" diyor.

Yine kendimi zorlayarak terbiyeli ve siyasi etik ile yanıtlamaya çalışacağım.

İlk önce Bekaroğlu’nu yanıtlayayım.

Neyin başına dönmeliyiz?

Yani sizlerin CHP ideolojisini, tüzüğünü delik değişik ederek AKP den farksız politikalarınıza mı?

Ne oldu, insanlar ne istemişti diye sormalı, oturup konuşmalıyızdiyorsunuz ya! Konuşacak ne kaldı ki?

Terör örgütü yeterince konuşmuyor mu?

APO’ya özgürlük, Doğu ve Güneydoğu topraklarımızın tamamı ve Kürdistan’ı kurmak…

Ayol sağır sultan bunu duymuş biliyor da sizin gibi bir partinin en üst konumunda olan kişi nasıl bilmiyor?

Tanrıkulu’na gelelim.

Son üç yılda silahların sustuğunu, ölümlerin azaldığını söylüyor ama hiç bir ölüm, saldırı olmadı diyemiyor.

Evet, eski başbakan siyasi çıkarları için büyük bir hata yaptı orası doğru.

Bu olmamalıydı.

Peki, o bu hatayı yaparken sizler neredeydiniz?

Nerede miydiniz hatırlatayım Kanada’da Kürt meselesinin uluslararası bir konu olduğunu söyleyerek Türkiye’yi şikâyet etmekle meşguldünüz.

Ha bir de APO denen bebek katilinin isteklerini allayıp pullayıp öneri olarak TBMM. Sine yasa teklifleri sunmakla meşguldünüz.

Şunu kabul edin ki siz bir CHP li değilsiniz ve asla olamazsınız.

CHP ye gelişiniz bence talihsiz bir olaydır zira siz belli bir misyon ile gelmişsiniz bunu da her fırsatta belli ediyorsunuz.

“Kandil operasyonlarını "bomba ile barışı koruyamazsınız, en büyük kaybedenler savaşmayı ve çatışmayı göze alanlardır” sözünüze gelince;

Atatürk yedi düvelle savaştı ve kazandı hem de o zamanlar teknoloji böylesine ilerlememişken ve de yoksul kalmış bir ülkenin tüm kötü koşullarına rağmen.

Atatürk, İnönü ve silah arkadaşları çatışmayı göze almasalardı bugün Türkiye Cumhuriyeti olamazdı.

PKK denilen cani oluşum 40 yıldır terör yapıyor.

Adam kaçırmak onlarda, askerimizi, polisimizi “ki bunların içinde Kürt kökenli vatandaşlarımız da var” arkalarından vurmak, canlı bombalarla sivil, asker çoluk çocuk demeden katlediyorlar.

Daha birkaç gün önce uyuyan iki polisi uykularında katlettiler.

Amaçları için kendi halkından bebeleri, kadınları, erlerini bile katlettiler.

Bölgeyi işgal etmişler yol kesmek, haraç almak ne istersen yapıyorlar.

Türkiye içinde ayrı bir hükümranlık sürdürüyorlar.

Sonra, nedir bu devlet mallarına, özel mallara zarar vermeleri.

Otobüsleri yakmak, ortalığı talan etmek, yangın yerine döndürmek nedir?

Biraz sıkılma, biraz vicdan yahu…

Şimdi ben bu yazıyı yazarken yine acı bir haber geldi.

Muş’un İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Arslan Kulaksız ve eşi evlerine dönerken PKK tarafından saldırıya uğruyorlar eşinin hafif yaralandığı binbaşının ise ağır yara aldığı her ikisinin de hastaneye kaldırıldığı televizyon kanalları ve internet haberlerinde söylendi.

Allah kahretsin! Kalleş caniler…

Bu kaçıncı ya?

Sizler de halen ne istediklerini sormalı, savaş çare değil deyip durun.
İnsan biraz sıkılır yahu…

Sizler böyle yaptığınız için bu milletin CHP ye güvenci, sevgisi günden güne eksiliyor.

Sizin amacınız CHP ‘yi yok etmek ama başaramayacaksınız.

                                                             ***

Bu arada Halk TV’ye bağlanan gazeteci Hüsnü Mübarek Kandil’de hiç kimsenin kalmadığını PKK’nın Ayn el Arap’ta ve daha başka yerlerde olduğunu TSK nın neden orayı bombalamış olduğunu sordu ve yine kendisi yanıtladı.

Suruç katliamında istihbarat zafiyeti olduğunu geçen yazımda da yazmıştım. Göz göre göre 31 gencimiz öldürüldü.

Bu konuda bombacının polis tarafından önce gözaltına alınması ve bırakılması da herkesin aklına şüphe dolduruyor.

Kimler tezgâhladı bu katliamı, bilerek sustu, bunların da ivedi aydınlatılması gerek.

Almanya’nın eleştirisi, Amerika’nın  “Çözüm sürecine bağlı kalınmalı” sözleri kendi çıkarlarının bir ifadesidir.

Haçlıların birleşip Türkiye’yi parçalamalarına izin vermemeliyiz. Onlar kendiişlerine baksınlar.

Türkiye büyük bir ülkedir kendi problemini kendisi çözer.

Yeter ki Erdoğan sözlerinde samimi olsun.

Samimi değil de kendi çıkarları için bir takım dümenler çeviriyorsa ki kamuda böyle bir izlenim var, bu millet akan kanın hesabını mutlaka gün gelir sandıkta sorar…