Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Eylül '11

 
Kategori
Etkinlikler / Festivaller
 

Bienal ve İstanbul Modern'li bir gün..

Bienal ve İstanbul Modern'li bir gün..
 

bienal bileti


Bienal heralde en çok İstanbul Modern’e yaradı. Dünyanın her tarafından gelen mavi veya rasta saçlı, fotoğraf makineli, parmak arası terlikli bienal gezicileri, İstanbul Modern’e uğramadan bienal alanından ayrılmıyor.

Ben de öyle yaptım! İstanbul Modern’in Perşembe günleri ücretsiz olduğunu hesaba katarak tabi..

İlk durak..Hayal ve Hakikat – Türkiye’nin modern ve çağdaş kadın sanatçıları sergisi..hem de 74 kadın! Sergi ismini, ilk Türk kadın romancı Fatma Aliye'nin Ahmet Mithat'la yazdığı "hayal ve hakikat" romanından alıyor.

(Kitapsa hayalleri kadından...hakikatleri erkekten alıyor.. )

Kadınlara yüklenmiş tüm misyon ve anlamları, kadın kimliğini kuşatan toplumsal sorunlar ve kişisel hikayelerle, toplumsal ve kültürel tarih çatısı altında inceliyor.

Nasıl? Cinsellik, aile, erkek hegemonyası, kadınların fiziki ve sosyal sınırlarıyla…

 “Kadın olarak” bir an’ınıza çağrışım ve gönderme yaparak gezeceğiniz bir sergi..

Favorilerim; Kezban Arca Batıbeki’nin kafes projesi, Aydan Murtezaoğlu, Gül Ilgaz, Nur Koçak  eserleri..

2. Durak..

Tabiki İstanbul Modern Restaurant, double espresso ve İstanbul manzarası

Bienal..

bilinen bilgi: esin kaynağı ve çıkış noktası Felix Gonzales Torres ve eserleri..  “İsimsiz” başlığı altında 5 temadan oluşuyor.. Soyutlama,ross,pasaport, tarih ve ateşli silahla ölüm..)

Bu sene bienal ekibi..”bu ne şimdi” diye bakıp sadece “güzeldi, mutlaka git, gez” diye bahsetmemizi engelleyecek 2 süper uygulama yapmış.

  1. 5 tl’ye satılan bienal kitapçığı.. tüm karma ve solo sergilerle ilgili ihtiyaç duyulan tüm bilgiler mevcut… (Ayrıca 20 TL’ye dünyada düzenlenen tüm bilgilere ulaşabileceğiniz 1 kitap daha var) ..IKSV tasarım mağazası’nda
  2. Rehberlik hizmeti.. Rehberlik hizmeti almasanız bile, içeride hizmeti almış gruplara takılabilirsiniz. Benden duymuş olmayın demeyeceğim.. Çünkü hizmeti alanlar ve almayanlar arasında sessiz bir sözleşme var; “yeter ki herkes neye,niye baktığını anlasın”

İşte bu 2 sebepten dolayı..Bienal dediğin 2 günde gezilir yerine..Bienal dediğin 3 saatte en iyi şekilde böyle gezilir diyoruz..

Çok bahsedilen, bienalde çalışan öğrencilerin okuduğu kitaplar..doğru..her köşede,bir öğrenci ve elinde bir kitap..serginin parçası gibi düzenli yerleştirilmişler sanki.. Bu konudan o kadar bahsediliyor ki.. hepsi kendine böyle bir misyon yüklemiş ..gizli gizli karikatür dergisi okuyanlar var..

3 ve 4. Duraklar..antrepo 5 ve 3

Antrepo 5’te..alt katta soyutlama, üst katta ross ve pasaport karma ve solo sergileri..ben üst kattan gezmeye başlıyorum..

Pasaportta; özgürlük ve esaret arasındaki çizginin ne kadar ince olduğu,

Ross’ta; kimliklerini saklayarak, kendi olma yolunda engellenen eşcinsellerin azapları ve aşırılıklarının üzerlerindeki baskıdan kaynaklandığı,..(Ross..Felix Gonzales-Torres'in ondan 5 yıl önce aids yüzünden ölen sevgilisinin adı)

Soyutlama’da; geometrik şekillerin her şeye hakim olması, güzel ve doğru olarak öğretilenleri hem temsil ediyor hem de sınırlıyor olması,

Tarih’te; yaşanan ve öğretilen tarih arasındaki uçurum ve uyutulan modern zaman insanları,

Ateşli silahla ölüm’de; (beni en çok etkileyen bölümdü) insan öldürmede insanın ustalaşması, normal karşılaması ve aslında hayatta hep bir kendinde öldürme hakkı gören güçlüyle, zayıflığı kabul ettirilmiş kurban rollerinin olması..

bienal gezimden yaptığım çıkarımlar oldu...

Bence bienal bu yüzden isimsiz.. herkese kendi hikayesini yazma hakkı veriyor..

Daha çok vaktiniz var.. 13 kasım’da bitiyor..

 
Toplam blog
: 33
: 735
Kayıt tarihi
: 06.06.07
 
 

Seyahat etmek, gezmek, fotoğraf çekmek, okumak ve yazmak en sevdiklerim..O yüzden bu blogu kurdum..