Bıktırdılar artık….

Bıktırdılar Artık….

AB nin görevli, görevsiz; yetkili, yetkisiz ukalalarının içişlerimize karışmasından bıktık…

Bir öğretmenin çocuğa müdahalesi bile bu kadar değil. Bir de millete faydalı bir şey önerseler bari. Dediler uyum yasaları çıkarın. Baş üstüne, hemen çıkardık. Peki, kime yaradı?

Devletini seven, bayrağına saygılı, vergisini veren normalvatandaşa yaradı mı? Hayır!

Bölücü başına yaradı, teröriste, takiyeciye, kökten dinciye, ruma, hırsıza, katile, kapkaççıya yaradı.

Bunların durumunu iyileştirmezseniz sizi almayız dediler.

Ama, okullarınız balık istifi, öğretmenlerinizin ücreti çok düşük, hastane kuyrukları çağ dışı, trafikte her yıl inanılmaz sayıda ölüm veyaralı oluyor. Bunları düzeltin yoksa sizi almayız demediler. Eğitim konusunda tek istekleri “ruhban okulu açılsın”. Bir istekleri de “soykırımcı” olduğunu kabul et. Yoksa sizi almayız…

Zaten almaya niyetleri yok ki.

Hadi onlar kendi çıkarları için böyle davranıyorlar; Ya bizim hükümetler ne yapıyor? AB ye girmek sıradan bir iş değil.

Devletin rejiminde köklü bir değişim olacak. Peki, halka soran oldu mu hiç “istiyor musunuz” diye? Ne gezer.

Bildiğim kadarı ile ilk başvuru 1959 da demokrat partiden geldi. 1963 de Ankara anlaşması yapıldı. Ondan sonra her hükümet bir defa AB ye girdi. Hatta son zamanda havai fişek gösterileri ile kutlandı bile. Bizden başka herkes girdi, biz dışarıdayız. Üstelik nerede ise iç çamaşırımıza kadar karışıyorlar.

Biz ne zaman uyanacağız? Bölücüler ellerinde apo resimleriile gösteri yapıyorlar. “sakın dokunmayın demokrasi var” diyorlar, bir yandanda duvarlardan Atatürk resimlerini indirelim istiyorlar. Geçen günde bir raportörleri gelmiş, ordumuzun bütçesini inceleyecekmiş. Ey büyük adamlar, kendini halkın başı sananlar. Bunları halka bir anlatın, sonrada bir referandum yapın bakalım bu halk AB ye girmek isteyecek mi? Hadi bir deneyin.

Maalesef hala birileri Türkiye ye güzelliklerin, çağdaşlığın, adamlığın ancak dışarıdan gelebileceğini sanıyorlar. Bunların bir zamanki aşkları da Amerikan mandacıları, İngiliz muhripleri cemiyeti idi. Atatürk’e ve devrimlerine hiç inanmadılar. Ama geçen yüzyıldan bu güne kadar tek yaşayabilen ideoloji o oldu ve Türkiye Cumhuriyeti yaşadıkça yaşayacak.

İki çift lafımda kendini beğenmiş Avrupalıya: Türklerin düzenli devleti varken siz kabile hayatı yaşıyordunuz. Akıl vermeyi bırakın artık.