Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ekim '10

 
Kategori
Siyaset
 

Bilen var mı?

Bilen var mı?
 

Kim, ne derse desin, dedikoduyu seven bir milletiz. Kahvede, kapı aralığında, pencere önünde, evde, işde, okulda, her yerde dedikodu yaparız, kaynatırız. Birİ çıkıp da, bu dedikoduyu aşikar ederse, ona kızar, demediğimizi bırakmayız. Medyada yapılan eleştirilere de, dedikodu gözü ile bakarız, atmasyon deriz. Toplumumuzda, eskiden beri, gazetelerde yazılan yazılara, itibar edilmez. Dedikodulara daha çok itibar edilir. Cumhuriyetin ilk yıllarında, tekkeler, tarikatlar, yasak edilince, softalar, gizli gizli evlerde toplanır, ibadet ederlerdi. Alevilik de, yasaklılar arasındaydı. Alevi cemaati, bir evde toplandığı zaman, Sünniler, bu toplantıyı, mum söndü olarak nitelendirirlerdi. Oysa, mum söndücü lük ile suçladıkları, kapı komşuları, arkadaşları, alışveriş yaptıkları kimselerdi. Aleviler, bu gün, evlerde gizli toplantılar yapmıyorlar. Bu günlerde gizli toplantılar yapan başkaları. Bunlar, ibadet için değil, strateji belirlemek için toplanıyorlar. Nasıl giyinecekler, nerede, ne yapacaklar, alışverişi hangi marketten yapacaklar, hangi mollanın dükkanına gidecekler, buralarda kararlaştırılıyor. Bunlar, neyi söndürüyorlar derseniz, ocak söndürüyorlar derim. Alışverişi, falancadan yapın, feşmekana gitmeyin demek, hiçbir dine sığmaz. Hatta, dinsizliğe de sığmaz. Ama, olan oluyor. Dikkat edilirse, varoşlara yakın bölgelerde, adı, sanı duyulmadık, marketler açılıyor. Çalışanlar tesettürlü, türbanlı. İster etnik olsun, ister din olsun, ister mezhep olsun, ister siyasi olsun, giderek ayrışıyoruz. Şimdilik çatlaklar oluşuyor. Önüne geçilmez ise, yakında cart diye gidecek.

Arda Turan, milli takıma çağrıldı, biraz sakatlığı vardı, ama oynayabileceğini düşünüyordu. Antrenmanda ağrıları arttı. Kadrodan çıkarıldı. Vay efendim, nasıl olur? Sakat futbolcuyu kim milli takıma alır? Niye alır? 200.000€ için mi acaba, gibisinden dedikodular üretildi. Biri çıkıp da, yetkilisine veya Arda nın kendisine sormadı. 200.000€, Arda Turanın, bahşiş olarak verdiği bir paradır. 1000 TL, 5OOOTL, maaş alan, biri için çok para olabilir. Futbolcularımız eşek yükü ile para kazanıyorlar. 200.000€ nedir ki? Ayrıca, bana göre, bunun 5 mislini de versek, biz o maçtan galip ayrılamazdık.

Dedikoduculuğumuzun yanında, çok yemin eden bir toplumumuz var. İster doğru olsun, ister yalan, ister dedikodu. İnandırıcılığımızı pekiştirmek için hep yemin ederiz. Allah, Peygamber üstüne, anamız, çocuğumuz üstüne, ekmek, Kuran üstüne, sıkılmadan, arlanmadan, yemin ederiz. Sözümüzü tutmasak da, söylediklerimiz külliyen yalan olsa da, korkmadan yemin ederiz. Bu güne kadar hiç çarpılan olmadı. Hat da, “yalandan kim ölmüş ki” diye bir de söz uydurduk. İnandırıcılık uğruna, namusumuzu ve şerefimizi de, sıkça sermaye ederiz. “İspat etmeyen şerefsizdir, ” yalan söylüyorsam namussuzum. Şeref, namus, onur, gurur, bunlar sermaye olunca, kimde var, kimde yok, bilinmez oldu. Ne demiş atalarımız. Para ile imanın, kimde olduğu bilinmez. Bilen varsa söylesin.

 
Toplam blog
: 820
: 326
Kayıt tarihi
: 02.10.08
 
 

Nerede, nasıl, ne zaman, umursamıyorum. Bir şekilde dünyadayım, yaşıyorum. Hayatı seviyorum. Tanr..