Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ocak '09

 
Kategori
Bilim
 

Bilim savaşımcısı Muazzez İlmiye Çığ

Bilim savaşımcısı Muazzez İlmiye Çığ
 

Bengü Baştuğ, Muazzez İlmiye ÇIĞ, Esin Avşar


" Biliyorsun neden öğretmiyorsun" - " Boş vakit geçirdin niye yaradı "
Sümer Atasözleri

Bahçeşehir Üniversitesi’nin Beşiktaş Yerleşkesi’ndeki Fazıl Say Salonu’nda Sümerog yazar ve Atatürk’ün kızı Muazzez İlmiye Çığ’ın 95.yaş kutlaması, bir dizi etkinlikle gerçekleştirildi.

Bilim kadını Muazzez İlmiye Çığ’ı kitaplarını imzalarken gördüm. Koca çınarı yansıtan yüzü, İstanbul kadar görkemli. Sesi ve kuşamı da bir o kadar tarihsel ve sevimli! Türkiye Yazarlar Sendikası ve Troya Folklor Araştırma Derneği’nin düzenlediği etkinlik, yoğun ilgi gördü ve kimi tanınmış bilim ve sanat insanları birer kısa konuşma yaptı. Slayt ve dans gösterileri de büyük alkış topladı.

***

Gülsen Tuncer; otantik giyimi, zeki, kıvrak ve esprili Gilgameşsel sunuşuyla başlattığı izlenceyi başarıyla sürdürdü. Renk ahenk giysilerin uyumundaki oyuncular, yoğun alkışlar arasında kısa ve özgün dans gösterilerini sundular.

Büyük aydınlanma savaşımcısı ve Sümer Kraliçesi Çığ; açılış konuşmasını yapmak için Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Enver Ercan ve Troya Folklor Araştırma Derneği Başkanı A. İhsan Gülek ile beraber sahnede yerlerini aldılar. Kısa konuşmaları sonrasında salona coşku dalgası yayıldı!

Fotoğraf sanatçısı İsa Çelik’in sunumundan görüntüler izlendi. Arkelog Alpay Pasinli; Çığ’ın Arkeoloji Müzesi’ndeki laik, Atatürkçü ve ulusalcı müzecilikle ilgili anılarını aktardı. Sümerbank ve Etibank’a vurgu yaptı. Ardından Prof. Dr.Taner Tarhan; Cumhuriyet çınarı ve Cumhuriyet aşığı ile ilgili izleyicilerle anılarını paylaştı. Çığ’ın özgeçmişini aktararak O’nun güzel Türkçemizin yerleşmesi uğrundaki çabalarından söz etti. Sahneye çağrılan Esin Avşar, piyano eşliğinde Nazım Hikmet’in “yeşillere allara /nice nice yıllara...” şiirini seslendirdi.

Bülent Gülmedim; yazımızın başındaki Sümer atasözlerine vurgu yaparak Çığ’ın aydınlatmacı yönüne değindi. Kemal Çığ ve Mustafa Kemal ile birleştirmeye giderek düşlediği gençliği belirtti ve ‘Çınaraltı ‘ adlı şiirini seslendirdi. Hukukçu Kadınlar Birliği adına Av. Nazan Moroğlu; Çığ’ın adliyedeki anılarını, teknolojik kıvraklığını ve başarılı yaşamını anlattı. Gülek’in çaldığı davul sesinin ritminde Şırnaklı Nuh Kenti çocuklarının yerel dansları ilgiyle izlendi. Ulaşan kutlama telgrafları okundu.

Yazar Ahmet Ümit ve mimar şair Cengiz Bektaş; duyuş ve düşünüşlerini dile getirdiler. Çukurova Kitap Fuarı Ödülü alma-verme gerçekleşti. Cumhuriyet yazarı Erdal Atabek; konuşmasına aşkla girerek Çığ’ın bilimsel ve etiksel yanıyla korkusuzluğuna değinide bulundu. O’nun dürüstlüğünü belirterek önünde saygıyla eğildi! Uğur Mumcu’yu anma tümceleriyle sürdürdüğü akıcı, kısa ve öz konuşması ilgiyle izlendi.

Opera sanatçısı Zafer Erdaş; eylem adamı Atatürk’ün müziğe olan yakınlığını önemseyerek o tok sesiyle Aşık Veysel’in ‘Güzelliğin on par etmez’ ile ‘Drama Köprüsü’nü yorumladı. Yad. Doç. Dr. Firdevs Gümüşoğlu; coşkusunu gizlemeksizin Sümer Tanrıçasından ve onun makalelerinden söz etti.

Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı; ilginç bir hesaplamada bulunarak Çığ’ı tam 100 yaşına çıkarıp Sümerlerle kucaklaştırdı! ‘İlmiye’ sözcüğünü irdeleyip ‘kültür’e ilişkin tanımlamada bulundu. Ardından Çığ’ın günlük yaşamından kesitler ortaya koyan Engin Ayça 'nın ‘Dalya’ya beş kala ’ adlı belgeseli gösterildi.

Sahneye çağrılan Muazzez İlmiye Çığ; ‘ilmiye tatlısı’nın tanımını vererek kardeşlik ve barış diledi. Temacı Hayrettin Karaca; Çığ temalı maniler okudu. Kardeşliğini ve gizli aşklarını açıkladı. O’nunla fuarlarda tanıştıklarını belirtip ondan elektrik aldığını söyleyerek gülüşmeler arasında ona altın da taktı! Temelde var olanın vatan, cumhuriyet ve Atatürk sevgisi olduğu noktalandı. Bağlama eşliğinde Ruhi Su korosundan ‘esen yel’ ve ‘keten göynek’ adlı kısa yapıtlar izlendi.

Çığ ile Karaca yine kez sahnede oldu. Ortak düşünce ve duygularını ortaya koydular. Çığ, geceyi düzenleyenlere ve emeği geçenlere teşekkür ederek mavi boncuk taktı. İzlence alkışlarla sonlandı!

Dışarıda kaldırımları adımlarken gözlerim çevrede çığ aradı. Dileğim; evrende güzelliklerin ve çığların çoğalmasıdır.

***

Not: Cumhuriyet gazetesinin 06.02.2009 tarihli Cumhuriyet Bilim Teknik ekinin 14. sayfasında yayımlandı.

Muhsin DURUCAN

 
Toplam blog
: 782
: 1295
Kayıt tarihi
: 18.08.08
 
 

Kırşehir Erkek İlköğretmen Okulu'nu, İzmir Buca Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümünü, İstanbul Çapa M..