Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mayıs '16

 
Kategori
Deneme
 

Bin düşünüp, bir karar verin

Bin düşünüp, bir karar verin
 

Doğrudur, bu dünyada birçok seçimler yapmak elimizdedir.

Belki kendi hür ve özgür iradenizle karar verebileceğiniz, ne zamanınız, ne de imkânınız olamayabilir.

Unutmayın ki, bu dünyada yapacağınız işlerde, verebileceğiniz bütün kararlar için, kıyamet gününde, Allah’ın huzurunda, aynı şeylerden hesaba çekileceksiniz.

O günde, götürdüklerinizle ya sevinip, mutlu olacaksınız ya da pişmanlık duyarak mahcup olacaksınız.

Bir şeyler yapmaya karar verirken, “bin düşünüp bir karar verin” ve uygulayın.

Kendinizi “ölmeden hesaba çekiniz,” sorgulayınız.

Yaptığınız ve yapacağınız seçimlere dikkat ediniz, tercihlerinizi iyi yapınız.

***

Hiç içsel bir sorgulamaya girdiniz mi?

"Acaba ban hayatın neresindeyim?

“Rolümüz nedir?”

“Amacımız nedir?” diye.

***

Yaşantımızda var olan, yer olan iki şey var.

Biri canlılar( insan, hayvan, kuşlar, bitkiler),

Diğeri eşyalar (canlılar dışında ki her şey).

Normalde, eşyaları kullanırız, insanları severiz.

Oysa yapılan, tam tersi olmaktadır.

Ne yazık ki, insanlar kullanılıyor, eşyalar seviliyor!

***

Önceleri, erkekler kızlara lâf ataralardı, onlar için kavgalar ederdi.

Şimdilerde, artık kızlar erkeklere lâf atıyorlar ve onlar için kavga ediyorlar.

Acaba, siz hiç erkekler için kavga eden kızları gördünüz mü?

Hem de saç baş yolarcasına!..

***

Bir gülden daha zarif, daha asaletli, daha muhteşem ve daha... başka bir şey var mı?

"Bırak dalında kalsın, dalında daha güzel ve heybetli oluyor"dedim.

Dedi ki, "evet, ama bazen gülleri koklamak da gerek, eline alıp sevmekte gerekir" deyince; sustum ve alıp kokladım, taaaaa ciğerlerime kokusu gidinceye, sininceye kadar...

***

Yaşlılarımız derdi ki, "İnsanlar, korktukları belli olmasın diye ya da korkularını bastırmak için, şarkı veya türkü söylerler."

Şimdiler de bakıyorum, her yer de müzikler çalınıyor.

Acaba insanlar korkuyor mu, korkularını bastırmak mı istiyorlar.

Sebep ne olursa olsun, başta kendim olmak üzere, insanların şu her yerde çalınan müziklerden rahatsız olmayan yok gibidir.

"Müzik ruhun gıdasıdır"derler, ama artık müzik değil ruhun gıdası, ruhun zehri olmuş durumdadır.

Nereye gitseniz, hep ne olduğu bilinmeyen acayip müzikler çalınıyor.

Evde, asansörde, bankada, resmi kurumda, markette, manavda, giyimcide, parkta, sahilde, metroda, otobüste, minibüste, hâsılı aklınıza gelen her yer de...

Öyle zamanlar oluyor ki, bazı esnafların önünden geçmek istemiyorum.

Yolumu değiştirdiğim zamanlar da olmuyor değil yani.

Şimdi sorsam, "acaba bu insanlar çok mu korkuyorlar, korkularını bastırmak mı istiyorlar acaba?”

Gerçekten “müzik ruhun gıdası” mıdır?

O zaman, insanlar neden ruhsuzlar?

***

İnsan, bu dünyada;

Söyledikleri,

Yaptıkları,

Yaşadıkları,

Etkilendikleri ve etkiledikleri,

Şükrettikleri ve hamd ettikleri,

....kadar insandır.

***

Bazı insanlar gittikleri yeri, bazı insanlar da geldikleri yeri memnun ederler ya da dört başı mahmur!

 

Kerim BAYDAK

kbaydak61-artan@hotmail.com

 
Toplam blog
: 1022
: 214
Kayıt tarihi
: 06.11.12
 
 

Kerim BAYDAK 01.01.1961  ADIYAMAN  doğumlu.. 2003 yılında Anadolu Üniversitesi  İşletme Fakultesi..