Bir Bilene Sordum-4

Değerli okuyucular !...

Geçenlerde bir TV kanalında Tasavvuf ile ilgili konular konuşuluyordu. Ben de biraz bu konuyla ilgileniyorum ilim üzerine ve takdir edersiniz ki öğrenmenin de bir sınırı yok, olmamalı da.

Aklımdan geçen bazı soruları, o ortamdaki kişilere sormayı çok  isterdim, ama böyle bir imkanım yoktu. Faydası olabilir düşüncesiyle, sorularımı sizlerle de (düşünen beyinlerle) paylaşmak istedim.

1- 'Sağ elin verdiğinden sol elin haberi olmasın.' Hadis-i Şerifi'nin ne anlama geldiği malum. Aynı zamanda iki el arasında bir kıskançlığa neden olabilir düşüncesiyle gizli kalması daha uygun diye düşünülmüş olabilir mi?

2-Salsala-i Ceres yankı yapan, ürperten ses anlamına geliyor. İçselliğin sesine mi bu yaklaşım, yoksa kudrete mi dayalı?

3-Salsala-i Ceres, vahye mi benzer? İlk zamanlarda vahiy de çan sesi gibi insan beyninde açığa çıkıyordu.

4-  Baktığımız bir fotoğrafın, resmin sadece göründüğü gibi olmadığı, frekanslara/seslere dönüşebileceği, canlı genlerdeki manyetik alanla etkileşim gösterdiği v bunun bir çığır açabileceği söyleniyor. Bunu biraz açabilir misiniz, ne anlam taşıyor, ne gibi şeylere olanak sağlayacak?

5- Hz. Musa, gerçekten Hızır (AS) ile görüşüyor muydu, yoksa beyninde canlandırdığı Hızır ile mi görüşüyordu? Eğer bilincinde O'nunla görüşme imkânı varsa, O'nu hayalde büyüterek gerçekmiş gibi kabul de edebilir? Bu Hz. Musa’nın asasını yere atması, asanın yılana dönüşmesi v Ay'ın ikiye bölünmesi olaylarında da yaşanan şey mi?

6- Astral seyahat denen şey, neye işaret ediyor? Ben buradan kalkıyorum, Amerika'ya gidiyorum, oradaki şartları görüyorum gibi bir düşünce gerçekten, kişinin oraya gitmesi anlamına gelir mi? Yoksa orayı gözlemlemesi, hissetmesiyle mi alakalı? Bedenen yapılan Tayyi Mekandan sonra ruhsal seyahat de olacaktır, bununla bağlantısı var mıdır?

7- Miraç yükseliş değildir; miraç şuursal bir  yükseliştir, inzaldir aslında. O inzal sırasında Arş tabiri kullanılıyor. Madde ile mana arasındaki sınır, eski anlatımlara göre söylüyorum. Aslında muhayyel olan bir şey, ifade etmek için Arş diye geçiyor Kur'an'da değil mi?  Arş2ta, ilk çıkışta, bizim var saydığımız veyahut da kabul ettiğimiz Kuantum Beyin mi var? Kuantum Beyin varsa bunun özelliği nedir? Yoksa direkt Esma' nın, bilgi paketinin, data formunun açığa çıkışıyla var olan bir bilgi kompozisyonu mu ? Yani arada aracı kat var da, ben bu aracı katmanı Ruh-u Azam ve Müheymin ruhlar şeklinde, ana ruhlar şeklinde düşünerek, Kuantum Potansiyel ve Kuantum Potansiyeli alabilecek bir beyin yapısının varlığına  inanıyorum, ne diyorsunuz?

8-  Seyirci ile var olan bir TV sohbet ortamında, katılan konuşmacıların sohbet konularıyla bağlantılı soruların sorması daha verimli olacaktır, diye düşünüyorum.

Birden akla gelen bir şey belki o sohbetin ahengini de bozabilir.  Ve de konuşmacının nereye baktığı da önemli. Konuşmacı ile dinleyen arasında bir ilişki olduğuna  işarettir. Beyin bunu artık bilmeli, içsellikle düşünebilmeliyiz. Yoksa içgüdüsel bir şekilde soru sormak hevesiyle yapılan yaklaşımlar  bazen kapanmaya sebep oluyor.  Bu uyumu yakalayabilmenin, sohbet ortamında bir değeri var ve bir önem taşıdığını düşünüyorum. Ne dersiniz?

9- Yaşadığı süre zarfında hakkında pozitif şeyler söylenmeyen bir insan için, öte yaşama geçtiğinde arkasından iyi şeyler sarf edilmesi pek tabii 'riya' olur. En iyi yapılacak şey, o insanı anmamak mıdır?

Ahmed F. Yüksel

 facebook.com/ahmedfevzi.yuksel
instagram.com/sufafy
twitter.com/sufafy