Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Şubat '07

 
Kategori
Haber
 

Bir bina çökmüş

Bir bina çökmüş
 

Aslında çöken bina değil, insanlıktır çöken.

Kaldırabilene aşk olsun…

Nasıl oldu da bu durumlara düştük.

Gözümüzü kör eden neydi?

İnsanlığımızı yitirecek dek…

O binanın içinde uyuyan insanlar varmış, düşünebiliyor musunuz?

Bakıyorum beyaz cama binanın çöküşünü kimse görmemiş, yine eller havada, güzel yurdum insanları göbek atmakla meşgul…

Ah pardon kimse görmemiş ama güvenlik kamerası an be an kaydetmiş binanın çöküşünü…

Binanın sallandığını görenler ellerine taş alıp binanın camlarına fırlatmışlar uyuyanları uyandırmak için. Binanın duvarlarının çatırdadığını duyan biri de bütün zilleri çalmış, uyansınlar canlarını kurtarsınlar diye…

Ne derin uykudaymışlar ki, uyanamayıp çöküntünün altında kalanlardan ikisi ölmüş, yirmi sekizi yaralanmış.

Olaydan sonra emniyet güçleri çevrede geniş güvenlik önlemleri almış, olay yerine çok sayıda itfaiye, sivil savunma, özel kurtarma ve sağlık ekibi sevk edilmiş

Olay yerine gelen İstanbul Valisi Muammer Güler, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın da incelemelerde bulunmuş.

"Galiba bu bizim şanssızlığımız. Olayı duyunca dünyam başıma yıkıldı ve apar topar buraya geldim" diyen Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, kentsel dönüşüm için yasaların çıkmasının yeterli olmadığını, buna vatandaşların da katılıp gerekli desteği vermesi gerektiğini ifade etmiş.

Binanın iskânı ve ruhsatı olduğunu belirten Aydın, belediye kayıtlarında binaya ilişkin olumsuz bir kayıt bulunmadığını, dış görüntüsünün de iyi olduğunu anlattı. Binanın çökme nedeninin araştırıldığını belirten Aydın, bilinen bir hasar da olmadığını kaydetmiş.

Zeytinburnu’nda yıkılan kaçıncı bina bu? Metro inşaatı yaparken yıkılır, müteahhitler temel kazarken yıkılır. Bu şanssızlık mıdır, sayın başkan?

Asıl suçlu bu vatandaşlar. Etkili ve yetkili merciiler göz yumuyor diye yaparsınız sağlam olmayan binaları, kalırsınız böyle altında. Hiç akıllanamamışsınız, depremde yıkılan onca binanın müteahhitleri zaman aşımından kurtuldu. Bunları yaşamamış gibi hala güvenli olmayan binalarda nasıl oturursunuz?

İstanbul’un her yeri şantiye, kontrol yok, plan yok, sorumlusu yok. Ne biçim iştir bu? Yiten giden insanlarımızı gördükçe yetkililerin yürekleri de mi sızlamaz? Uzatılan mikrofonlara konuşmakla sorumluluk bitiyor mu?

Biz bunları hep yaşıyoruz ama galiba ders almıyoruz.

Sonunda Cem Yılmaz’ın reklâmı doğru çıkıyor. “Her işin başı eğitim” diyordu.

Eğitim için de bir şey yapmıyoruz.

Hep beraber yıkılan binalara bakıyoruz.

Hiçbir şey yapmıyoruz.

Sadece bakıyoruz…

İnsanlar uykuda ölüm yanı başında.

Ölümle koyun koyuna yatıyoruz…

Bir gece insanları ansızın çekip alıveriyor içine ölüm…

Hiç kimse sorumluluk almıyor ölenlerden gayri…

Resim:http://www.internethaber.com

 
Toplam blog
: 222
: 1359
Kayıt tarihi
: 22.07.06
 
 

Matematik öğretmeniyim. Liselerde okutulan MEB Talim Terbiye Kurulundan onaylı matematik ders kit..