Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ağustos '06

 
Kategori
Sinema
 

Bir deli bakış geldi yerleşti gözlerine...

Bir deli bakış geldi yerleşti gözlerine...
 

Hayatının tümden yalan olduğunu anladığı vakit gözlerine o deli bakış geldi yerleşti Mustafa'nın. Sevildiğini sandığı zamanlarda sevilmediğini, evi olduğu zamanlarda aslında ev diye girdiğinin sadece duvarlar olduğunu, aşık olduğu kadının başkasının kadını olduğunu, hayatının bile kendisinin olmadığını bildi Mustafa.

"Mustafa Hakkında Herşey" insanı alt üst eden bir film. Hayatın nasıl birden tersine dönüvereceğini, seni tepetaklak edeceğini ve bunun aslında hiç de zor olmadığını anlatan bir film.

Mustafa herşeyiyle dört dörtlük bir hayatı olan biri. Bir insanın sahip olmak isteyebileceği her şeye sahip ya da öyle olduğunu sanıyor.Bir gün hayat ona öyle bir oyun oynuyor ki Mustafa deliliğin sınırlarında dolaşmaya başlıyor. Tüm gerçeği yalana dönüyor ve sokak ortasına atılmış bir yavru kedi gibi ne yapacağını bilemeden kalıyor tümden yabancısı olduğu bu hayata. Sevdiği kadını kaybetmenin acısıyla yüzleşmeye çalışırken, acı katmerleniyor ve matruşka bebekler gibi birbiri içinden çıkarak çoğalıyor. Mustafa anlıyor ki parlak kırmızı bir elma sandığı hayatı, içi kurtlu çürük bir meyveden başka bir şey değil.

Kimin gözüne yerleşmez o deli bakış? Kim aklını muhafaza edebilir bu durumda? Ve kim sorumlu tutulabilir yaptıklarından?

Mustafa gerçeğiyle yüzleşmeye çalışıyor. Mustafa yeni bir "ben" yaratmaya çalışıyor kendine. Mustafa acısını katmerlendiriyor. Acı arttıkça kendi olmayı öğreniyor. Mustafa dengesini bulamıyor. Duygularını kontrol edemiyor.

Anlamaya çalışıyor Mustafa kendisine tercih edilen adamın kendinden üstün olan tarafını. Bakıyor, bakıyor, bakıyor... Anlamıyor. Mustafa kendini çok tepelerde bir yerlerde görüyor. Mustafa bilmiyor diğer insanları. O sadece etrafına bakmayı öğrenmiş. Diğer tarafta birilerinin olduğundan bile habersiz.

Kendi zalimliğinin sınırlarını ölçüyor Mustafa. İçine gömdüğü caninin ölmediğini, tek bir nefeste tekrar dirileceğini anlıyor. Çocukluğu geliyor aklına. Yaptıkları ve hissettikleri. Sığındığı ana kucağına dönüyor Mustafa. Tek bildiği güvenli mekan. Yalansız ve tuzaksız.

Mustafa kala kalıyor hayatın ortasında. Kim olduğunu ve ne yapacağını bilmeden. Mustafa, Mustafa olmaktan çıkmışken kendini bulacak gücü arıyor kendinde ...

Mustafa gecenin ortasında duruyor. İçi boşalmış gibi...O deli bakışlarla bakıyor uzaklara, yıldızlara... İki kolu kalmış sadece; annesi ve oğlu... Onu yeniden yürütecek ve ona koltuk değneği olacak...

Mustafa bakıyor hayata... Sadece bakıyor...

 
Toplam blog
: 408
: 1090
Kayıt tarihi
: 17.06.06
 
 

Gazetecilik okudum... Ama gazeteciliği sırf yazabilme serüvenine bir adım daha yaklaşabilmek için ok..