Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Kasım '11

 
Kategori
Futbol
 

Bir derbi daha berabere

Dün oynanan Beşiktaş-Galatasaray derbisinden sonra yıllar önce klişe haline gelmiş "Beşiktaş Fenerbahçe'yi, Fenerbahçe Galatasaray'ı, Galatasaray da Beşiktaş'ı rahat yener" düşüncelerinin son yıllarda biraz değiştiğini farkettim. Son yıllardaki sonuçlardan "Beşiktaş evinde Galatasaray'a yenilmez, Fenerbahçe deplasmanda Beşiktaş'a yenilmez, Galatasaray Fenerbahçe'yi yenemez" düşüncesi biraz daha hakim görünüyor.

Dünkü maça gelince, aslında maç öncesi ve süresince öngörülen Beşiktaş ağırlıklı bir oyun olacağı düşüncesi bu tahminleri yapanları pek de fazla yanıltmadı. Maçın başında rahat paslaşmaları sonucunda Galatasaray oyunun hakimi gibi görünse de ilerleyen dakikalarda Beşiktaş muhteşem taraftarının da desteğiyle Galatasaray kalesini bir hayli zorladı. Kendisinden beklenen performansa bir türlü ulaşamayan Querasma'nın hala beklentilere tam anlamıyla cevap verememiş olması Beşiktaş açısından bir handikap olmaya devam ediyor. Veli'nin son maçlardaki performans düşüklüğü Fernandes'i hala kadroda düşünmeyen Carvalhal'i seçimlerinde biraz daha dikkatli olmaya sevkeder mi bunu önümüzdeki maçlarda göreceğiz. Gerçi 6+2 yabancı kısıtlaması saha içindeki 6 yabancıdan hangisinin yerine Fernandes'i kullanabileceği konusunda Carvalhal'e ciddi sıkıntı yaratıyor olmalı. Bu kadar soru işaretine rağmen Beşiktaş dünkü derbide çok da kötü bir görüntü sergilemedi aslında. İlk yarı sonunda takımda kim değiştirilmeli sorusunu seyircilerine soran yayıncı kuruluşa Beşiktaş adına Veli dışında çok da bir öneri geldiğini düşünmüyorum. Ancak diğer taraftan rakip Galatasaray'da o kadar çok etkisiz oyuncu vardı ki, Fatih Terim'e bu maç için sana 5 oyuncu değiştirme hakkı veriyoruz deseler büyük ihtimalle bu hakkını büyük bir memnuniyet ile kullanacaktı.

İki kez direğe ve bir de Cüneyt Çakır'ın faul uydurmasına takılan Beşiktaş üç puan yerine bir puanla yetinmek zorunda kaldı desek yanlış bir ifade olmayacaktır. Cüneyt Çakır'ın Mustafa Pekdemek'in pozisyonuna faul çalması bana bir kaç yıl önce Fenerbahçe-Beşiktaş derbisinin son dakikalarında İsmet Arzuman'ın yine yanlış bir düdükle kestiği ve Higuain'in verilmeyen golüyle sonuçlanan pozisyon gözümün önüne geldi. Maç içerisinde bir çok benzer pozisyonu devam ettiren Cüneyt Çakır'ın bu pozisyonda faul düdüğünü bu kadar basitçe çalması onun klasındaki bir hakeme yakışmadı doğrusu. Maçın sonlarına doğru Eboue'nin yaptığı sportmenlik dışı ve zaman geçirmeye yönelik hareketleriyle tahrik ettiği Beşiktaş taraftarları da onun bu davranışlarına pek de kendilerine yakışmayan bir yöntemle karşılık verdi. Aslında burada önemli olan ağır tahrik altında bu hareketlerin gerçekleştirilmiş olduğu gerçeğini görüp vurun abalıya misali taraftarları linç etme girişimine dur diyebilmektir.

Sonuç olarak Beşiktaş hem oyun hem de pozisyon zenginliği açısından maçtan önceki öngörülerini doğrulamış ancak sonuca ulaşmakta yaşadığı aksaklıklar neticesinde bir puanla yetinmek zorunda kalmıştır.

 
Toplam blog
: 8
: 159
Kayıt tarihi
: 06.05.09
 
 

1979'da Ankara'da doğdum. İnşaat Yüksek Mühendisiyim. Özel sektörde çalışmaktayım. ..