Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Mart '13

 
Kategori
Kitap
 

Bir ekonomik tetikçinin itirafları

Bir ekonomik tetikçinin itirafları
 

Okuduğum bu kitap beni çok etkiledi. Yıllarca ABD 'e üst düzey görevlerde bulunmuş John Perkins 'in itirafları. Gelişmekte olan ülkelerin doğal kaynaklarını sömürmeleri, karşı çıkan hükümetleri darbe ile düşürüp işbirlikçi kişileri başbakan yapmaları, önce aşırı borçlandırıp sonra tehdit etmeleri, o ülkelerin gençlerini savaşlarda kullanmaları. Belki bunların çoğunu hepimiz biliyoruz ama bu işi yapanın kendisinden duymak da insanı çok etkiliyor. Ekonomik tetikçilerin yaptıklarını yazarın kendi ağızından okuyalım.

Dünya Bankası 1944 de kuruldu. Amacı; savaşın yıkımına uğrayan ülkelerin toparlanmasına yardım etmek. Misyonu kısa zamanda kapitalist sistemin o zamanki Sovyetler B. ne üstünlüğünü kanıtlamaya dönüştü. Banka'dan ve kardeş organizasyonlardan gelen fonlar görünüşte yoksul halklara yardım etmek için, ama gerçekte varlıklı insanların çıkarlarını ön plana tutarak aktarıldı. Petrol gibi kaynaklara sahip gelişmekte olan ülke belirlenip çok miktarda borçlanması sağlanıyor. Harcayacağı paranın çok büyük bölümü ABD mühendislik ve inşaat firmalarına birazı da ülke içinde işbirliği yapan şirketlere gidiyordu. Sürecin bir aşamasında ekonomik tetikçiler olarak ülkeye geri dönüp katkılarımızın bedelini istiyor,bunu ucuz petrol, Birleşmiş Milletler kararlarında yandaş oy ya da askerlerimizin Irak gibi yerlerde desteklenmesi idi.

Dünya Bankası "dünyanın bankası" değil A.B.D.nin bankasıdır.

İmparatorluk:şu özellikleri gösteren ulus devlettir.

1)Egemenliği altında tuttuğu toprakların kaynaklarını sömürür.

2)Kendi nüfusu aşırı kaynak tüketir.

3)Büyük ordular besler.

4)Dilini, edebiyatını, sanatını ve kültürünü yayar.

5)Sadece kendi yurttaşlarını değil başka ulusları da vergiye bağlar.

6)Kontrolü altındaki ülkelere kendi para birimini dayatır.

Birleşik Devletler dünya nüfusunun %5'ten azına sahiptir, ama dünya kaynaklarının %25'ten fazlasını tüketir. Bu büyük ölçüde başka ülkelerin ve gelişmekte olan ülkelerin sömürülmesiyle gerçekleşir.

Savaş sonucunda

A.B.D  askeri anlamda yenilgi halinde bile iken  (Vietnam,Afganistan,Irak ve silahlı çatışmanın yaşattığı düzinelerce yerde ) güzel kar hasatları kaldırmıştır.

Afrika'nın çekmekte olduğu acıların merkezinde başta Birleşik Devletler olmak üzere Batı'nın elmas, petrol, doğalgaz ve diğer kaynaklara ulaşım arzusu yatmaktadır.  Batılı ülkeler istikrarlı Afrika hükümetlerine karşı isyanları kışkırtmıştır. Hatta yasal seçimlerle başa gelmiş Afrika devlet başkanlarının suikastla ortadan kaldırılmasına ve yerlerine uysal, yozlaştırılmış kişilerin getirilmesi için aktif rol oynamışlardır.

Şirketokrasinin politikaları ve edinimleri nedeniyle...

Dünya nüfusunun yarıdan fazlası 2 dolarlık gündelik gelirle yaşamak zorundadır.

İki milyardan fazla insan elektrikten, temiz sudan, sağlık hizmetlerinden,tapuyla belgelenmiş mülkiyetten, telefondan...yararlanamadan yaşamaktadır.

Dünya Bankası'nın sponsurluk ettiği projelerin %55 ila %60'ı başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

Gelişmekte olan ülkelerin ticaret açığı 11 milyar dolara ulaşmış ve artmaya devam etmektedir.

Bir çok ülkede en tepede yer alan  ve toplumun %1'ini teşkil eden aileler, özel mülkiyetin %99'dan fazlasını elinde tutmaktadır.

Dünya kahve ticaretinin %40'ı sadece dört şirket tarafından yapılmaktadır. Market satışlarının dünya çapında üçte biri otuz süpermarket zincirinin elindedir.

Bir avuç petrol ve başka yer altı kaynakları üreticisi sadece piyasaları denetim altında tutmakla kalmaz, bu kaynaklara sahip ülkelerin hükümetlerine de el atar.

Her gün en az 34.000 beş yaş altı çocuk açlık yada önlenebilir hastalıklar nedeniyle ölmektedir.

Kara mayınların yasaklanması için hazırlanan uluslararası anlaşma B.Milletler'de 142'ye sıfır oyla kabul edilirken A.B.D çekimser kalmıştır. Biyolojik Silahlar, Kyoto Protokolü, Uluslararası Ceza Mahkemesi kurulması protokolünede imza koymamıştır.

Bu insanların bizim yöneticilerimizden hiç talebi olmadı mı?

Milli otomotiv endüstrisi ve petrolü olmayan bir ülkede 50 yılı aşkın süredir yaptığımız otoyollar,ilk seferde raydan çıkan hızlı trenimiz.

Bor,Tor ve diğer madenlerimizin yok pahasına elden çıkarılması.

Tarım ve hayvancılığın bitirilmesi.

Kültürün yozlaşması,

Pervasızca alınan dış borçlar, rüşvetler, yolsuzluklar...

Özelleştirmeler, Dünya Bankası ve IMF paketleri.

Tabi bu kitapta A.B.D ve şirketokrasiye karşı mücadele etmiş ve başarmış ülkelerin (Venezuela-Hugo Chavez) örnekleride bulunuyor. Ders almasını bilene...

 
Toplam blog
: 49
: 816
Kayıt tarihi
: 14.06.07
 
 

Emekli matematik öğretmeniyim. İzmir'de yaşıyorum. Okumayı çok seviyorum. ..