Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Şubat '07

 
Kategori
Sosyoloji
 

Bir erkeği hayal etmek!...

Bir erkeği hayal etmek!...
 

Toprağa bastı sert köseleleriyle... Acımasız acımasız göz gezdirdi etrafa... Gözleri kısıktı ve kaşları çatıktı... Kahverengi gözleri, siyah pardesösü gizli tavırlarını süslüyordu adeta... Dalgalı saçları koyu kahverengiydi. Bir haftalık bir yıkanmamışlığın dalgalılığı vardı saçlarında... Aslında belki de yıkanınca dümdüz, ipek gibi saçlar vardı bu dalganın arkasında... Cildi hafiften kırışmaya başlamış ve yaşını aşağı yukarı belli ediyordu. Hava kapalı olduğundan, elinde sallanan siyah şemsiyesi kapalı vaziyette sallanıyordu; ipinden sımsıkı tutmuştu... Daha önceden kullanıldığı apaçık anlaşılabilen bir şemsiyeydi bu... Diğer elinde de 1930'lardan kalma bir çanta vardı sanki... Çanta hakkındaki bu belirsizlik, çantanın ne kadar eski olduğu hakkındaki tahminle sınırlıydı sadece... Belki de mazisi çok fazla eskilere rastlamıyordu siyah çantanın... Bir de içinde ne olduğunu asla tahmin edemezdiniz... Bu kadar eski görünümlü bir çantada ne olabilirdi ki?

Kimdi bu yabancı? Bir kadın? Bir adam?

Hapishaneden yeni çıkmış bir mafya babası mıydı acaba? Belki de tımarhaneden kaçmış orta yaşlarda bir bayan? Ya da yolunu kaybetmiş, günlerdir yollarda olan bir kadın, belki de bir adam?

Siz hangisini tahmin ederdiniz peki ya da hangisini hayal ederdiniz kafanızda?Siz kelimesi herkese şamil; kadınıyla erkeğiyle, büyüğüyle küçüğüyle... Belki de bir oylama yapılsaydı bu betimleme hakkında ve şıklar bunlar olsaydı, seçilen şıkların hepsine yakını aynı olurdu... Yani sadece iki şıkta toplanırdı; ya hapishaneden yeni çıkmış bir mafya babası derdiniz ya da yolunu şaşırmış bir adam... Peki ortak özelliği nedir bu seçeneklerin? Evet! Bildiniz! Ortak nokta, erkek olmaları...

Ben olsaydım ne derdim? Erkek derdim elbette.

Peki bu betimlemede erkek olduğu aslında çok da fazla belli edilmediği halde; neden erkek? Bir kadın hiç mi kaşlarını çatmazdı, gözlerini kısmazdı... Ve kadınların gözleri hiç mi kahverengi olmaz ve saçları yıkanmamaktan dolayı dalgalı... Yoksa biz, siyah palto giyen bayan görmedik mi? Ya da tüm bayanlar estetikle kırışıklarını yok mu ediyor bizim hayal dünyamızda? Kadınlar hiç mi eski püskü çanta taşımaz?

Neden erkeği tercih ettik hayal ederken? Çünkü bu bizim dünyamız ve bizim dünyamızda erkek sert olur, sert bakar, acımasız olur, siyah palto giyer, saçları pis olur, çantası eski olur; parası olsa bile, siyah şemsiye taşır, sert kösele ayakkabı giyer ve kaşları hep çatıktır...

Bundan sonrası için tercih sizin!... İyi düşünün; hayal ederken... İyi hayaller...

 
Toplam blog
: 27
: 2491
Kayıt tarihi
: 08.06.06
 
 

Tuna kimya mühendisidir, işletme mezunudur, iş güvenliği uzmanıdır; ancak işi bunlarla alakadar o..