Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Temmuz '08

 
Kategori
Güncel
 

Bir fincan kahvenin ‘40 yıllık su’ hatırı varmış!

Bir fincan kahvenin ‘40 yıllık su’ hatırı varmış!
 

Bir fincan kahvenin ‘40 yıllık su’ hatırı varmış!

Okuyunca gözlerime inanamadım desem yalan olmaz. Alışveriş aralarında,
özellikle işyerlerinde ya da bir yerden bir yere giderken vakit kaybetmemek için
yanımıza alıp ‘afiyetle’ içtiğimiz atılabilir bardaklar içindeki o ‘masum kahve’
için tam ‘208 litre su’ harcandığını öğrenince inanın çok şaşırdım.

Azalan su kaynaklarımıza rağmen ülkemizde son yılların modası olan havuzlu evler hızla artarken; hala meyve-sebze yıkadığım suyla balkondaki çiçeklerimi sulamaya devam eden ben şimdiye kadar bu şartlarda içtiğim kahveleri düşündüm.

Ama o zaman bunu bilmiyordum.

Dün öğrendim.

Önemli olan ‘öğrendikten sonra yapmamaktır’ diye kendimi avutmaya çalıştım.

Aşağıda yazılan rakamları okuyunca sizde evinizde veya etrafınızdaki her şeye farklı bir gözle bakmaya başlayacaksınız.

Ben dergideki bu yazıyı kesip evimize gelen herkesin görebileceği bir yere yapıştırdım.

Tükettiğimiz;

1 domates (70 gr) için 13 lt
1 bardak kahve ve ambalajı için 208 lt
1 hamburger (150 gr) için 2400 lt
1 kadeh şarap (125 ml) için 120 lt
1 bardak bira (500 ml) için 150 lt
1 çift ayakkabı (sığır derisi) için 8000 lt
1 dilim ekmek (30 gr) için 40 lt
1 paket patates cipsi (200 gr) için 185 lt
1 pamuklu tişört (500 gr) için 4100 lt su tüketilmektedir.

(Bu rakamsal veriler "National Geographic - Temmuz 2008" den alınmıştır.)

Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın yaptığı araştırmalara göre bir ülkenin su zengini sayılabilmesi için, kişi başına düşen yıllık su miktarı en az 8000- 10.000 m3 arasında olmalıdır.

Kişi başına düşen yıllık 1430 m3’lük kullanılabilir su miktarıyla ‘Türkiye’, sanıldığı gibi ‘su zengini bir ülke değildir.’

Bu yazıyı okuyan arkadaşlarım zaten bunun bilincindedir, yazıyı da bunun için merak edip okumuşlardır.

Ama, bu konuyu ‘ısrarla’ görmezden gelenlere; hala halı yıkayanlara, kova kova suyla balkon, teras temizleyenlere, sabah akşam çimlerini sulayanlara (ille de çim isteyenler artık 3 haftada bir sulanan çimler var), pis su atıklarını temiz sulara akıtanlara, ormanları yakmaya devam edenlere vs… nasıl anlatacağız hiç bilmiyorum…

(Bu arada yanlış anlaşılmayalım; bağa, bahçeye, temizliğe karşı değilim sadece elimiz suya giderken kontrollü olalım demek istiyorum…)

Diğer yazılar için: http://www.dokuzuncubulut.com/

 
Toplam blog
: 55
: 2883
Kayıt tarihi
: 22.07.08
 
 

Uzun ve yorucu bir iş hayatı ile birlikte çok şeker iki evlat büyüttükten sonra, evde oturma hakkımı..