Bir gün 24.5 saattir !

Soluk soluğa yaşayan biri olduğum halde, yaptığım işleri 24 saate hiç sığdıramam. Az uyumama, hamarat ve planlı olmama rağmen gün bana yetmez. Hep ertesi güne kalan bir şeyler olur.

Artık fazladan bir yarım saatim olacak. Öyle mutluyum ki, anlatamam...

Yooo, sabahları 07.00 de kalkmaktan vazgeçip, 06.30 da kalkmaya başlayacağım demiyorum. Meğer ben bir günün 24.5 saat olduğunu bilmezmişim.

Haberleri izlerken daha dikkatli olmaya başlayınca farkettim, bir günün 24.5 saat olduğunu.

Zaten, itiraf edeyim ki, eskiden beri içimde bir şüphe vardı, bir günün 24.5 saat olduğuna dair. Neden derseniz; ne zaman şehirlerarası bilet almaya gitsem, saat 24.30 da hareket edecek olan otobüsler görürdüm listelerde. Bileti veren bayan da öyle söylerdi.

Şimdi son derece eminim, bir günün 24.5 saat olduğuna. Çünkü, özellikle Mehmer Ali Birand üstüne basa basa, bu akşam saat 24.30 da sizinle falanca programda buluşacağız diyor. Hem de iki kez diyor ki, aklınızda iyice kalsın.

Dikkat ! Bu gece demiyor, bu akşam diyor.

Benim bildiğim; akşam saat 00.00 a kadar sürer, gece ise 00.00 da başlar.

Buçuk kavramını ise iyice birbirine karıştırmış durumdayım. Öğlen saat 12.30 u gösterdiğinde ' onikibuçuk ' mu diyeyim, yoksa saat yarım mı diyeyim, bilemiyorum (!) Çünkü ; gece saat 00.30 olduğunda da onikibuçuk diyor pek çok televizyoncu.

Bizde İngilizler'deki gibi, günü saat olarak iki ayrı biçimde gösteren bir kavram olmadığı için, ne yazı dilimizde, ne de günlük konuşmalarda buna dikkat eden de olmuyor pek.

Yarın seni sekizde ararım der arkadaşınız. İyi de 08.00 de mi arayacak, yoksa 20.00 de mi arayacak? Konuşmanızın akışına göre siz anlarsınız ister istemez.

Anlayacağınız, bu saat işine fena takmış durumdayım.

00.35 = bire yirmibeş var mı demek, yoksa buçuğu beş geçiyor mu demek? (!)

Hele çeyrekler... Çeyrekten buçuğa doğru ilerleyen hain saatler... Acaba çeyrek ve buçuk kokoreç kavramının saatle ilgisi var mı? Hani insanın karnı tam da onikiyi çeyrek geçe, ya da birbuçukta acıkır ya? Acaba, çeyrekte acıktığında çeyrek kokoreç mi yemeli?

Neyse... Artık blog yazmak için zamanım yok demeyeceğim. Fazladan bir yarım saatimin olduğuna iyiden iyiye inanmış durumdayım. Kim tutar artık beni? Yoksa o fazladan yarım saati, şu yarım saati araştırma konusunda mı kullanayım, ne dersiniz?