Bir hikaye yaz

Öyle bildik, 

Beklentilerin çıkıp kapıya bağırdığı zamanlarda gelme! 
Demlenirken çayım 
Henüz buharı tüterken de gelme 
Çiğ bir sabah 
Sarı yaprakların üstüne çiy düşünce 
Yağmur yağmaya utanmaktan vazgeçince 
Sağıma soluma bakınırken de gelme! 
Bir deprem olursa 
Kalırsam enkaz altında 
Çığlıklarım yalnızca senin kulağında yankılanır 
Yarılırsa yer ortasından ikiye, üçe, beşe,
Gelme! 
Yanaklarımdan mutluluk akarken 
Çınlarken kulağım 
Tam da şimdi, evet düşünüyor beni, dediğim anlarda 
Tavana doğru yükselen yuvarlak sigara dumanına her daldığımda 
Hayalim gözlerinin önünde 
Elimde çay kaşığı 
Erisin diye karıştırdığımda şekeri 
Yüzümün döküldüğü anlarda 
Bilirsin işte 
Her yanım kitap
Kağıt ve kalem 
Darmadağın 
Saçılmış oraya buraya 
Geride bıraktığın ne varsa 
Topluyor gibi yaptığım anlarda 
Gelme! 
Tüm cesaretimi toplayıp 
Mavi sularda kulaç atmaya 
Geriye dönüp bakmamaya başladığım anda 
Gittikçe gözden kaybolup 
Pişmanlığım dizlerime çarpan beton yığınları gibi kanıyorken 
Çırpınışlarım feryatlara taş çıkartırken 
Kimseye tek bir laf etmeden 
Dal mavi sulara 
Yüzme bilmeyen acemi aceleci kulaçlarla 
Dibe batarken ben 
Geliyormuş gibi yap 
Ve hızla uzaklaş 
Kıyıya doğru
Kıyıya vurunca sular beni,
Denize ve kendine düşman 
Gözyaşlarına dost ol! 
Çekilip bir köşeye 
Al eline kalemi 
Gözlerinden akan al yaşlara aldırmadan, 
Yaşanmış ya da yaşanması mümkün olan bir hikaye yaz 
Eşlik ederim ben sana. 
Yardım da ederim 
Bir kahramana ihtiyacın varsa! 
M'S