Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ekim '16

 
Kategori
Dostluk
 

Bir ince kalem! Şairimiz Berra huzura durmuş!

Bir ince kalem! Şairimiz Berra huzura durmuş!
 

___________________________________________________________________________________________________________________


Hep aklımdaydı ve de kalbimdeydi. “Berra, neredesin? “diye, bir yazı yazmayı düşünüyordum.  Yazamadım.

“Kötü zamanlar geçecek” demiştim bir zaman. Şiirsel sözlerimi mayın tarlasından aşırmıştım dize dize. “Ufukta dal dal çiçeklenmekte var/ İnsan daha çok insan gerek/ Daha çok ışık istiyor-uz” demişim. Sevgili şairim Berra da gelmiş ve sözlerin altına kendisine has satırlarıyla bunları yazmıştı:

“Bir kadeh kırmızı şarap, özlediğim dizelerine... Önce sağlığına değil, mutluluğuna içiyorum. Çünkü mutluluksa her şeyin başı, sağlık hep var. Ne geliyorsa mutsuzluktan... Sesim bu kadar çıkıyor şimdilik. Avaz avaz bağıran yazılar biriktiriyor ruhum; beynime kazılı, kalbimde "çivi yazı"lı.

Berra 

 11.11.2014 17:30”

 

Mb’da en son yorumu bu olmuş. :(

 

Kendisinden uzun zamandır haber alamıyordum. Sayfasına defalarca mesaj attım. Önceleri hemen dönerdi, ses verirdi. Aylar oldu, ses vermez oldu.   Yılmadım; yine de mesaj yazmaya devam ettim. Dönmedi.

Sürekli sayfasına giderim, şiirlerini defalarca okurum… Önerilerime alırım.

Alışıktım; sevdiklerimin ortadan sessizce kaybolmasına. Kendilerince bir gerekçeleri vardır, derim. Beklerim... Dönenler vardı.

Bugün ana sayfada sevgili Hazanda’nın “Gittin ya...” başlıklı yazısını görünce;

http://blog.milliyet.com.tr/gittin-ya/Blog/?BlogNo=544300

Paylaşılan fotoğrafta Berra’yı görünce şok oldum. Yorum olarak, ne yazacağımı,  üzüntümü nasıl ifade edeceğimi bilemedim. Yine de ses verdim. Bu tarifsiz acıyı paylaşıyorum….

 

Hazanda; “1 ay önce kaybettik” diye cevap yazmış.  Kötü haber tez ulaşır, derler. Bu sefer öyle olmadı. Çok geç haberimiz oldu.

Nasıl kederliyim bilemezsiniz.

Annem öldü, gencecik ablam öldü. Ağlamadım. Ağlayamadım.

Bir “Rüzgâr”, bir de “Berra” beni ağlattı.

Acısı bizden bir adım ilerdeymiş.

 

Bizim; sözdaşlığımız, yağmurdaşlığımız, şarabınkırmızısıdaşlığımız , hüznümüzünağırbastığıyandaşlığımız çok farklıydı.

 

 “Benim bu derdim .....” denemesine yazdığım yorumum ve cevabı:

 

Evreka!" Ben de ötekileştirenleri deşifre edeceğim. Bilmediğimizi öğrenme yolunda havlayan, ısıran ,ısırmayanları .....Acının da özgünlüğü olmalı...Kırkyamalı çiçekli elbiselerimiz özeldir başka hiç kimseye uymaz... V "Olduklarından fazla görünüyorlar" demişsin doğrusun da saçlarımızdaki akları boyalar yeterince kapatmıyor... Kör değiliz, olanı biteni görüyoruz "Farkındalığınla" bilgiyle gelişen bilincinle yazarak yaşamaya devam... Bazı insanlar sadece bilgiyi aktarır oysa yaşanmadan, yakmadan, yanmadan anlaşılmaz ateşin kudreti... . Berra’ca parmak basmışsın biraz kırık, biraz sitemkâr amma oldukça çarpıcı... Hint yaprak kelebeği… Uçurumların kıyısında, gözyaşlarınla sulanmış anakara-lar-da çiçekler başka açar… Sözlerin; “benim bu derdim” niteliğinle şiirdir de ….Gün gelir inci kabuğun arasından çıkar ve güneşe kavuşur ...

Nil ALAZ

26.02.2013 15:57

Cevap :

"Çok iyi anlıyorsun beni" desem, nasıl da "sözü az" gelir hissettiklerime. İki satır yazı, iki yan yana cümle ile yalnızca, "sana" kendimi ele veriyorum. Bu az bulunur bir şey! "yağmurlu kadın" nitelemelerin var ya senin, işte o yağmur, o koku, o bahar, o kış ve o sonbaharda bulduklarımızın birer parçasıyız belki o yüzden bu kadar kolay. Aynı köke bağlı, aynı ağaçta ama ayrı dallarda her daim sallanan, sallanan, sallanan... Çok teşekkür bu harikulade yorumun için sevgili Nil! 27.02.2013 9:36

 

Berra,

“İZ” şiirini çok severdi.

Ardında nice kalıcı  ‘İZ’ler bıraktı…Seveni çoktu ...

Yazdığı her söz “şiir” olan, değerli bir şair huzura durmuş.

Bütün şiirler, bütün şairler, insanlar ayağa kalkın.    

 

 V

Unutmayın!

Unutturmayın!

Şairler, şiirler ölümsüzdür…

 

Berra

http://blog.milliyet.com.tr/iz_se

  

 

Dünyanın bütün yıldızları, ateşböcekleri, sonsuz ışıklar, güneşin aydınlığı seninle olsun sevgili Berra!

Seni hep özleyeceğiz…

Eyyy kara toprak; kadim beşiğinde salla… Baba, anne, kardeş, arkadaş sesinle-en güzel dua- ninniler, şiirler söyle…  Usulca üstünü ört v deliksiz uyut.

 

Tüm sevenlerine sabır diliyorum…

 

Nasıl kederliyim bilemezsiniz.

İsyanlardayım. Zamansız, çok acımasız bu gidişler.

Diğer yarısını ararken yarım kalan kalana.

 Hangi yarayı kaşısan,  hangi kabuğu kaldırsan altından aşk fışkırır, demiştim.

Berra gelmiş, ilgi düşmüştü;

“Bu nasıl bir "son" dur ey NİL kalbi? Dönüşü yok buzlu yolları gören, geçen dönülmezliği bilen ey! Ey,başında gözü yaşlı bekleyen;uyuyanlar der-un uykularında ve artık sözler sadece "sızı"... offf! harikaydı.” Demişti.

Berra 

 01.11.2012 16:34

 

Sevgili Berra şairim;

“Alaza düşe-n yalnızlığım!” demişsin.

http://blog.milliyet.com.tr/alaza-duse-n-yalnizligim-/Blog/?BlogNo=382250#aCom

Ben de; Alaza düşe-n özlemimizsin! Derim.

Sensizlikte bir şeyler daha çok eksik.

Bir ince kalemdin…

Şairim…

Ağlıyorum…

Yaktın bizi...

 

Nil Alaz

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 471
: 295
Kayıt tarihi
: 23.10.10
 
 

Aklınla, kalbinle insanlık davası peşinde koşturan bir insan. Okur-yazar... ..