Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Mayıs '12

 
Kategori
Futbol
 

Bir insan canından daha mı önemliydi o kupayı sahada almak?

Bir insan canından daha mı önemliydi o kupayı sahada almak?
 

Herkesin büyük bir heyecanla beklediği gün gelip çattığında, ortaya çıkabilecek olayları da, tahmin etmek gerekirdi. Ancak tedbirsiz ve duyarsız bir tutum hakimdi sahada ve dışında.

Futbol karşılaşması zaten kıran kırana geçecek, adrenali yüksek olacaktı. Bu maç da öyleydi. Futbolcular arasında adeta savaş vardı sahada.

Hakemin oyunu yönetme stili ise tartışılır mı? Orası da başlı başına bir konu. Faull olmayan pozisyonlara düdük çalması, sürekli kart çıkartması maçın seyrini değiştirdi, tansiyonu daha da yükseltti.

Türkiye de futbol denilince kritik maçlarda hakemlerin daha itinalı ve dikkatli daha profesyonel davranması gerektiğini geçmiş zaman oynanan derbi karşılaşmalarından da biliyoruz. Bir dönem hakemlerin oyunu yönetim şeklinin de eleştirildiği ve büyük tepkiler aldığını da bilen bir millet olarak bu nasıl bir maç yönetimi şeklidir sorusu da haklı olarak düşüyor kafalara... Ama şunu da söylemek gerekir ki; hakem Türkiye'nin şu anda performansı en yüksek, Avrupa'da maç yöneten tek hakemi olarak herşeye rağmen iyi ve tarafsız bir seçimdi.

Ayrıca bir gerçek var ki, tartışmasız... Kimsenin kalkıp da maç sonrası sergilediği o arbedeye hakkı olmaması gerçeği. Her yer savaş alanı gibiydi. Çevreye verilen zarar, masum insanlara yapılan çirkin davranışlar, "fanatizmin de bir ölçüsü olmalı", ya da "yakışıyor mu bize?" dedirtti.

Korku ve dehşet iç içeydi. İnsanların yüzü, film karesinde korku sahnelerinin çekildiği mimiklerine dönüşmüştü.


Şampiyonluk maçı hep olaylı bitiyor bu ülkede.


Şimdi sadece şunu sormak istiyorum. Bunca yaşanan olaylara rağmen Yönetimin, Teknik direktörün ve futbolcuların ısrarla "kupayı sahada alacağız. Dediğimiz dedik" resti doğru muydu?

Maçı kazanmışsın, kupayı kazanmışsın. Amaç şampiyonluk için maç kazanmaksa tamam. Ama o olaylara rağmen kupayı sahada alacağız ısrarları anlaşılır gibi değil.

Fenerbahçe’nin sezon başından beri bir savaşı vardı. Şike olaylarıyla yapılan suçlamalar ve bunlara cevap vermek için ortaya konan sabırlı mücadele ve kaliteli bir performans sergilemek amaçtı...

Ve tam son noktaya gelindiğinde ise bu mağlubiyeti sizce hangi yürek bu kadarını kaldırabilir?

Bu taraftar şampiyonluğu kazanmayı bekliyorlardı işte o gün cevap vereceklerdi şike suçlamalarına.


Şampiyonluğu kazanan taraf ise asıl yakışan da sahaya çıkıp onca taraftara şunu söyleye bilirlerdi:

“Futbol; barış ve dostluktur. Bizler maçı ve kupayı da kazandık bunu sahada törenle almamız o kadarda önemli değil, sizlerin yaşadıklarınıza saygı duyuyoruz” diyebilirlerdi.

Profesyonellik ve liderlik budur. İnatla o kadar kargaşanın ortasında ateşe körükle gitmemeliydiler.


Bunca olayda yaşanmamış olurdu. Maç sonrası ve bitiş düdüğü çaldıktan sonraki olaylar çok çirkindi.

Bir insan canından daha mı önemliydi o kupayı sahada almak?

 

 

 
Toplam blog
: 21
: 605
Kayıt tarihi
: 30.04.12
 
 

Yazar, köşe yazarı, gazeteci  ..