Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ekim '12

 
Kategori
Deneme
 

Bir Masaldı Hep Sen Anlattın Çocuktum İnandım Demiştim Ya...

Bir masaldı hep sen anlattın Çocuktum İnandım demiştim ya hala da ümitsizce inanmaktayım... O ümit mumu hiç sönmesin diyoruz ya  aslında o umut mumunu söndüreli o kadar çok oldu ki tek hatırladığım bu zamanlarda tekrardan yanan alev alev yüreğimden başkası değildi...

Bazen bu anlattığın masaldan hiç uyanmamak için her şeyi erteleyebilir şu dünyanın bütün nimetlerimi elimin tersiyle iter masal dünyanın içinde kaybolmak isterdim... Ama hangi masal mutlu bitmiştir. Pamuk Prenses ve Külkedisinden başka...

Her yeni günü umutla karşılamak adına gözlerimi yumduğum gecelerin sabahlarında umutla uyuduğum dünyada umutsuzluklarla başladığım mesailerimi hatırladım...  Evet gönül işçisi olmak çok zor hele ki işçi... Verilen hakların alınması günümüz koşullarında seyrederken Gönül elçiliğin üzerine bombalar düşerken ve nice gönüllere ve evlere bazen bu konudan bahsettmek vicdanen rahatsız etmekte beni...  Duyarlı yüreğim dünya olaylarına da en az gönül dünyamda olduğu kadar duyarlı mı diye düşünüyorum... Çoğu insanların yaptığı gibi bazen haberleri kapatıyor yüreğim ister istemez..

İşte böyle zamanlarda çok daha fazla hissediyorum insanların sevgisizliğini isyanlarım kendi bilinçaltımın altında tüm dünyaya sessiz bir direniş gibi yaşadıklarım... Bu düşünceler içeresinde kendi iç dünyam da bir iç savaş halinde... Yitirilmiş güven duygularım üstüme üstüme gelmekte bir yanım durma savaş derken bir yanım artık sessiz bir bekleyişte olayları uzaktan takip etme isteğinde...

Genç yaşların heyacanı ve vurdumduymazlığının yerini olgun yaşların huzurlu olmasını istediğim, gönül salıncağında sallandırabilecek huzur kokan bir gönül bahçesinin salıncağında sallanmak istiyor nicedir. Yılların yorgun işçisi kendimce emekli olup emeğinin karşılığını alma peşinde... Korkularım elbette var... Ama savaşcı bir ruhum savaşmak için ise nedenlerim var...

Masal dünyasın da anlatılan hikayelerin gerçek payının olabileceğine inandığım ki bu zamanlarda saf diye nitelendirdiğim yitirmediğim ve yitiremediğim değerlerim var. Çağ ne kadar da gelişse her şey makinaların tekelinde olsa bile... Kahveyi cezveden ve kor ateşten pişirildiğinde ortaya yayılan kahve kokusunun hazzını duyabilen bir burnum ve yüreğim var... Yoğurdumu mayalayacak eskilerden kalma bir güvecim ve mayalanması için saracak bir yün battaniyem var hala... Ve emek verilerek yapılan her şeyin bir gün sabırla karşılığını görebileceğine inandıran annemin cümleleri var kulağımda...

Her ne kadar post-modern denen bu dünyanın içinde olsam da savaşabilecek donanımlarım var benim... Zaman zaman telaşlansam da hala insanca gönül elçiliğini sürdürmeye çalışan insanların kelime ve cümleleri var... Uzaktan da olsa bana eşlik eden... Şimdi benim öğrendiğim ve bana düşen bildiğimi inandığım bu yolda yanlız da olsam düşe kalka yürümeye devam edebilcek bir gücümün olduğuna inandırmak kendimi ve bu anlatılan masalı gerçeğe dönüştürmek saat onikiyi vurmadan...

Kayıplarımı ve kazançlarımı heybeme alarak bazen isyan ederek ağırlığından söylensemde yola devam edebilmek amacım... Kırgınım belki de tamiri güç ve imkansız ama bir çarkın dişi kırıldı diye vazgeçmek bana göre değil... İlk önce kendim tamir edebilmeliyim yok tamir edemedim işte bu anlarda yarım değil yanımda olan devreye girbilmeli hayatımda... Hayatımda değerli dediğim hiçbir insanını sıfatı olmamalı... Değerliyse eşte olabilir,dostta, kardeş de ve ya bir baba sıcaklığında yanımda benimle durabilmeli... Ve bilmeliyim ki mesafenin uzaklığı değil duruşun yakınlığı önemli olmalı hayatta... 

Şimdi anlatılan masallar bir yana kendi masalımın kahramanı olmak istiyorum... Bir gün hiç beklemediğim bir anda beni benim gibi anlayamasa da gönlümdeki yansımalara ışık tutabilecek insan olarak eksik yerlerimini dolduracak.Ve hayatımda en önemli olaylarına bir nokta koyarak, ileriye taşıyabilecek bir kahramanın varlığına inanmaktayım. Bugün olmasa da bir gün...

Derken bu hayalim sevgisiz bir dünya da büyütmeye çalştığım küçük bir yüreğe ışık olsun... Sevdalarında ve seçimlerinde...

 
Toplam blog
: 227
: 543
Kayıt tarihi
: 16.01.08
 
 

Fazla söyleyecek bir şey yok herkes gibiyim. Artık... Bazı acılar faydalıdır. Önce üzer, sonra he..