Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Mayıs '13

 
Kategori
Güncel
 

Bir Mayıs 'orantısız güç kullanma' günü olamaz!

Bir Mayıs 'orantısız güç kullanma' günü olamaz!
 

(01 Mayıs 2013'teki bu görüntü Milliyet.com.tr'den alınmıştır)


BİR MAYIS KUTLAMALARI baskı, biber gazı ve kovalamacaya dönüşmüş!

Benzeri durumu 1970'lerde yaşamıştık!

AB ile ABD destekli Liberal Kapitalist Muhafazakâr Demokrasi bu mu?

Oysa hiç bir düzende bu türden zulüm olamaz!

Bu kaçıncı KERBELA yaratılmak arzusudur, anlayan var mı?

Adına Devlet ya da İktidar denilen ahtapot neden sabırlı olamıyor?

Neden silahsız, Molotofsuz kişilere dişe diş bir kapışma uygulanıyor?

Ancak eylemcileri yönlendirenlerin, 'Taşlılar öne gelsin, sapan için taş kırın' diyenleri de şiddetle kınıyorum.

Neden silahsız oldukları biline biline onların  'basın açıklaması' ya da Taksim'e doğru yürüyüşleri polis şiddeti ile engellenmek istenir?

Eminönü'nden Taksim'e gitmek isteyenler için Galata Köprüsü'nün iki ayağının kaldırılması da ne demek oluyor, inanın anlaşılır gibi değil.

Bana göre bugün düşünce ve gösteri hürriyeti de ulaşım özgürlüğü de engellenmiştir.

Olası 'provakasyon' için alınan önlemler bu kadar da 'orantısız güç kullanarak' sağlanamaz ki!

Bu durum neden kendilerini arkadan adam vurmaya adamış olan Terör Örgütüne uygulanmadı hiç?

Benzer biçimde nice gövde gösterisi neden sineye çekildi de üztlerinde hiç bir silah bulunmadığı anlaşılan Bir Mayısçılar engelleniyor?

Silahlı, bombalı teröristleri Kandil Dağı eteklerinde toplanmasına göz yummak nedir?

Gazeteci İsmet BERKAN’ın aşağıda okuyacağınız tespitler yalan olabilir mi?

'Çukura düşmeyelim diye polis bizi dövüyor'

Bulvardan aşağıya yürüdüm, Ağa Camii'nin sokağından şansımı tekrar denedim. Polise kendimi hiç gazeteci olarak tanıtmıyordum. Yollarda bavullarını taşıyan turistlerle birlikte, bir nevi kader birliği içinde Taksim'e yaya olarak ulaşmaya çalışıyorduk.

Ağa Camii'nin sokağındaki polisler beni İstiklal Caddesine bıraktı. Cadde bomboş. Sadece küme küme sivil ve resmi polisler var. Caddeden yürüdüm, Taksim'e polis kontrolünden geçip rahatça girdim.

Meydanda sadece polisler ve gazeteciler vardı. Tabii fırsat bu fırsat hatıra fotoğrafları çekildi polis barikatının önünde.

Aslında yaşanan tuhaf bir inatlaşma ve bunun sonucunda da bir trajedi.

Taksim'deki inşaat yalan değil gerçek. Çukur derin. Tamam ama barışçıl bir toplantıya engel değil bu. Polis ve devlet dün Taksim'e çıkılmasını engellemek için harcadığı paranın ve emeğin belki üçte birine Taksim'i 1 Mayıs'ı kutlanabilir ve güvenli bir yer haline getirebilirdi.

Şimdi olan, 1 Mayıs'ı yeniden yasal zeminlerden polise taş atan, çatışmak için fırsat kollayan illegal zeminlere teslim etmek. Bunda devletimizin katkısı hiç de azımsanmayacak miktarda.

İstanbul'da adı konmamış sıkıyönetim ilan ederek, sokağa çıkma yasakları koyarak, ulaşımı imkânsızlaştırarak milyonlarca insanın hayatını kötü anlamda etkileyen bir devletimiz var.

Devlet bunca gazı neden sıktı, bunca insanı neden dövdü, bunca halka bunca eziyeti neden yaptı? Vatandaş çukura düşmesin diye.

Komik diyeceğim ama maalesef değil; fazlasıyla üzücü, fazlasıyla akılsızca...’

Taksim ile Şişli'de 'orantısız güç' ve ‘şiddet uygulamak’ içerikli saldırılar FAŞİZM'dir!

Bilinsin ki zulümle âbâd olunamaz!

Atalarımızın dediği gibi ‘rüzgâr eken fırtına biçer!’

İstanbul’da yaşananların diğer ayrıntıları da Güvenlik Güçlerinin ne kadar hazırlıklı olduğu gösteriyor.

‘Emek Kutsaldır’, ‘Emek Sömürüsüne Son’ demek isteyen zalimlere seslenmek için bir araya gelmek isteyenlere karşı uygulanan orantısız güç nedir ne değildir lütfen aşağıdaki açıklamayı da okuyunuz:

Bugün ise İstanbul’da 40 bin polis görev yapıyor. Bu polislerin yaklaşık 3 bininin çevre illerden İstanbul’a geldiği bildirildi.

Öte yandan şehrin çeşitli yerlerindeki muhabirler de Şanlıurfa plakalı panzerler ve Sivas plakalı TOMA’lar gördüklerini belirtiyor.

Bu da yurdun dört bir yanından güvenlik güçlerinin İstanbul’a getirildiği şeklinde yorumlanıyor.'

Ey Faşizm kardeşin kardeşe karşı diş bilemesini ve kan dökmesi yolunu da sen açmıştın!

Senin copunu yedim: Küfrettim!

Senin maşaların olan polislerince hiç bir silahım olmadığı halde zorla parmak izlerim alındı: Sövdüm!

Sana da senin arkandaki bin yüzlü ve silah üreticisi Batılı güçlere de lanet olsun ey FAŞİZM!

(Ankara 01 Mayıs 2013 11:15)

 
Toplam blog
: 570
: 1034
Kayıt tarihi
: 14.09.08
 
 

1974'te H.Ü. Sosyoloji ve İdare Bölümü'nü yüksek lisans tezi ile bitirdim. 1976 yılında yapımcı y..