Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Şubat '07

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Bir meşk hikayesi - 1

Bir meşk hikayesi - 1
 

Çokta değil bundan 25 sene öncesine dayanan bir hikaye bu. Aşk hikayesi olamamış bir hikaye, belki de aşkların en yoğun hikayelerindendir bilinmez.

2 genç arasında adı bilinmez bir ilişkinin hikayesi. Hikayemizin kahramanı bol olsada, başrolleri 2 genç paylaşıyor. Genç kızımız lise çağlarında henüz. Arkadaşlarının gözdesi, ailenin en büyük kızı. 1 kız 2 de erkek kardeşi mevcut. Liseyi bitirip evlenip gitmesi için evlerinde hergün dua edilir. Malum kız çocuğu... Kızımızın saflığı yüzüne yansır. Kızımızın birde aşkı vardır gizliden gizliye. Bir çizere aşık olmuştur. Şimdilerde bu çizerimiz, çizdiklerinin yanısıra, yazmayada başlamıştır. Güzel bir insandır ve genç kızımızıda çok sevmiştir. Genç kızımızın kaderinde asker yolu beklemekte varmış. Çizerimiz askere gitmiş ve genç kızımızdan hiç haz etmeyen çizerimizin teyzesi, bunu bir fırsat bilip, çizerimizin nişanlandığını belirten bir mektup göndermiş kızımıza. Kızımızın hayalleriyle birlikte, sevgiside boğuluvermiş sularda.

Bu arada biryerlerde genç bir delikanlı henüz askerliğini yapmamış, hayatı bir dolu yaşamakla meşgul yaşamaktaymış. Birbirlerinden habersiz yaşıyorlarmış. Delikanlı askeri darbe ile beraber Eğitim Enstitüsü kazancınıda harcayıvermiş. Herşeyi boşverip kendini insanların mutluluğuna adamış olan çöpçatan arkadaşımız bu iki yaralı genci buluşturmuş birgün. Yaralı kızımız çizerin yarattığı hayal kırıklığıyla bu delikanlının sarı saçına mavi gözüne hayran kalmış. Delikanlıda boş değilmiş hani. En hızlı aşk hiyakelerinden oluvermiş birden hikayeleri. Benimle Evlenir misin deyivermiş delikanlı birgün kıza. Kız heyecanlanmış tabi. O zamanlar 3-4 sene gezip tozan arkadaşları teklif bile almamışken birde onun ailesi onayı verince iyice bir telaşla karışık heyecan sarmış dört bir yanını.

Eee o zamanlar babalar ısrarcımıdır cahilmidir bilinmez, askere gitmeden evlendirivermişler bu gençleri. Tabi baba demiş, sen askere gidip gelceksin ya vazgeçersen sözünden? Bu söze karşılık delikanlıda biz sözümüzde dururuz, inanmıyorsanız evleniriz diyivermiş. Yokluk içinde öyle böyle kıyılmış nikahları.

Delikanlı sıkıyönetim zamanında asker olmanın, gururu mudur, zorluğumudur bilinmez, kendini karargahta buluvermiş. Narlıdereden mektup göndermiş iyi dilekler dolu karısına... Karısı hala bir çocuk gibi mutlu bakmakta...

Askerlik bitmiş, delikanlı geri dönmüş memleketine. Düğün dernek yapılmış yarım kalınan evlilik için tekrar. Tek göz odada ev kurup, evli oluvermişler... İlk zamanlar farkında değilken hiçbirşeyin, zaman geçtikçe anlamaya başlamışlar aslında ne kadar büyük bir yükün altında olduklarını...

devamı gelecek...

 
Toplam blog
: 34
: 984
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

Yoktur hakkımızda söylenecek söz... Hakkımız da yoktur, hakkımızda birşey söylemeye zaten... Bir eli..