Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Kasım '11

 
Kategori
Futbol
 

Bir milli takım düşünün

Bir milli takım düşünün
 

Kendi evladını üvey saydıkça sen; her duyacağın söze hazır ol istersen!


- Bir milli takım düşünün... Tam 88 yıldır bir milleti temsil etsin. Ama hala bir stadı doldurabilecek kadar bile onu seven, canla başla destekleyen bir taraftar grubu olmasın.

- Bir milli takım düşünün... Büyüdüklerinde o takımda ülkelerini temsil edecek çocuklar, - spor ahlakı alsın, sporcu kişiliği, centilmen bir ruh kazansın.- önceliği yerine;- Bir an önce iyi bir takımda oynasın da bizim de hayatımızı kurtarsın.- cahilliğiyle, bağnazlığıyla kucak kucağa yaşasın.

- Bir milli takım düşünün... Temsil ettiği ülke binlerce futbolcu ithal ederken, üç beş tane altyapısı sorunlu, kafaca hazır olmayan, büyük ihtimalle uyum sorunu yaşadığında gittiği ülkede; bu sorunu çözmeyi denemek yerine, en kestirme yoldan geri dönme derdine düşen sporculuk ruhu fukarası adamı yarım yamalak, yalan yanlış ihraç edebilsin.

- Bir milli takım düşünün... Temsil ettiği toprakların liglerinde, o takımda oynayacak futbolcu yetiştirmek yerine, sırf ucuz oldukları için,- Yerli oyuncuların piyasasını düşürelim.- diye, 3.sınıf, 5. sınıf Afrikalı futbolcuları oynatmak tercih edilsin; çorba parasına talim ederler diye...

- Bir milli takım düşünün... O milli takımın ülkesinde koca kaoca, kelli felli, adı yönetici olan adamlar, şike yapanların bırakın cezalandırılmasını; neredeyse şike yapanlara beşi birlik takılsın! diye o ülkeyi yönetenlerin kapısında sabahlasın günler geceler boyu!

- Bir milli takım düşünün... Ülkesinin meclisinde görev yapan vasatın dahi altında, vizyonsuz siyasetçileri; ülke liglerinden küme düşme kalksın diye ciddi ciddi kanun teklifleri hazırlasın!

- Bir milli takım düşünün... Takım kaptanı her maç öncesi ve sonrası önce basınla sonra da her önüne gelenle ağız dalaşına girsin. Kalecisi seyirciye el kol hareketi yapmaktan, laf yetiştirmekten, maçı takip edemesin. Gelen topa buyur geç kardeş! Sen bu kalenin misafirisin! muamelesi yapsın. Berbat performansına bakmadan da her canının istediğine cevap yetiştirmeye çalışsın.

- Bir milli takım düşünün... Ülkesinde yıllardır büyük yıldız adayı olarak gösterilen; ama ne yıldız adaylığından öteye geçebilen, ne 10 maç üst üste istikrarla top oynayabilen, 3 maç sağlamsa; 20 maç sakat olan, profesyonellik fukarası bir adam; hocası onu oyundan aldığında el kol hareketleri yapsın. Özel hayatında futboldan başka her şeyle uğraşsın. Çata pat mafyasının koftiden reisliğine soyunsun. Canını sıkanı tehdit etsin. Sinirleri azıcık oynadığında ağzının ayarını kaçırsın.Sırf rövanş maçının angaryasına katlanmasın diye de topa kasten sert vursun. Sarı kart alıp, sorumluluktan kaçsın.

- Bir milli takım düşünün... Yurtdışından alayı vala ile getirilen, bilmem kaç milyon Euroya çalışan hocası; yurtdışında ikamet etsin. Türkiyeye geldiğinde bir otelde yatıp kalksın. Milli takım maçlarını kendisi izlemek yerine yardımcısına izletsin. Ülke futbolunu karış karış tarayıp yeni yetenekler arayacağına, yurtdışında oynayan ne kadar Türk futbolcu varsa onların peşine düşme kolaycılığı göstersin.

- Bir milli takım düşünün... O ülke milli takımını olduğu yerden daha yukarı taşısın diye umut bağlanan adam; her maçtan önce ve sonra o ülkenin hem insanını, hem futbolcusunu:

" Çok duygusalsınız! Futbolu zekice oynamalısınız! Gerçekçi olmalısınız! Hayalci olmamalısınız! " diye diye, her korktuğu rakip için " Onlar bizden çok ileride... Biz onlarla baş edemeyiz. Ülke futbolunuzun hali ortada. Kendinizi, takımınızı gözünüzde bu kadar büyütmeyin! " buyursun!!! Aşşağılasın da aşşağılasın 75 milyon insandan oluşan koca bir ülkeyi.O adamın hesap vermekle sorumlu olduğu federasyonu yönetenlerde de bu haddini aşan küstahlığa sadece seyirci kalsın!

Peki bütün bunlar olup biterken orta yerde, bir de şöyle bir rakip milli takım düşünün: Son 3 yıl her an, her daika, her saniye böyle bir maçın hayalini kursun. Bu maça hazırlansın. Geçmiş bütün hatalarından dersini almış olsun. ciddi, tam profesyonel, 3- 0 öndeyken ve 4. gölü de ararken, o maçta gol atmış bir adamı aşırı hırstan sarı kart görsün. Yazı boyunca anlattığım o milli takım da bu milli takımı eleyip, 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası Finallerine gitsin!

Sizce de bu biraz ayıp olmaz mı?!!

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..