Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Haziran '10

 
Kategori
Siyaset
 

Bir miting geçti...

Bir miting geçti...
 

BİR AVUÇ İNSANDIK!


Hakkâri/Şemdinli sınırında 12 şehit verdik. Sınırdaki karakola pkk’lılar geldi ve baskın yapıp gittiler. Sonrada her zamanki gibi ateş düştüğü yeri yaktı. Hepsinin yine ayrı bir hikâyesi vardı. Tv’lerde anlatılırken gözyaşları içinde seyrettik. Her zamanki gibi yine duyarlı vatandaşların içi sızladı.

Bir gün sonrada şehitlerimiz için Kızılay’da toplandık. Fazla duyuru yapılamamıştı ama habersiz olup da sadece Kızılay da bulunan insanlar bile toplansaydı yeterliydi!

Kızılay’a şehitlerimiz için yapılacak mitinge katılmak için gittiğimde bir avuç insan olduğumuzu gördüm. Orda bulunan arkadaşlarla hepimizin içi isyan etmeye başladı…

Bu muydu şehitlerimize verdiğimiz değer?

Bu muydu vatan toprağına duyduğumuz saygı?

Miting başlayıp da sloganlar atılmaya başlandığında Kızılay’da bayağı bir seyircimiz olduğunu gördüm. Kimi 20 m uzaktan bakıyordu… Kimi ise hiç umursamadan yoluna devam edip gidiyordu. Kimi gençler gülerek topluluğu seyrediyor sohbet ediyorlardı… Kimi ise elinde tespih, güzel bir film izler gibi zevk alarak bakıyordu...

Bir “ihh” vakfı kadar toplanamamıştık! Ne “hepimiz Filistin’liyiz diyenler vardı ne de hepimiz Ermeni’yiz… Çok bilmiş (!) entel takımı olan, özür dileyenler de yoktu!

Sadece bir avuç “şehitleri için içi yananlardık” Evet yanlış okumadınız… Sadece bir avuçtuk!

Bizler “şehitler ölmez vatan bölünmez, yan gelip yatmadık vatanı satmadık, en büyük asker bizim asker, her Türk asker doğar” diye bağırırken anne ve babasıyla mitinge gelen 9–10 yaşlarındaki küçücük bir çocuk, bize eşlik ederken ağlıyordu… O minicik mavi gözlerinden akan yaşlar yanağına süzülürken hemen çekim yapan kameran onu farketmiş çekiyordu. Gençler omuzların aldılar… O ise hala ağlamaya devam ediyor bizimle sürekli bağırıyordu…

İşte dedim “bu çocuğun ruhuyla, çevrede bizi vurdumduymazlıkla seyredenlerin farkı”…

Şehitlerine sahip çıkacakları ruh’dan bile yoksun, uyuşturulmuş kalabalıklar utansınlar dedim. Ama utanmak için önce yanlışlarını bilmeleri gerekirdi…

Mitingde;

“Ankara uyuma şehidine sahip çık” diyerek yürekler haykırıyordu… Oysa kızılay’daki kalabalık, aynı hızla akıp gidiyordu. Bir kez daha bu ülkede birçok kişinin haksız yere bu vatan topraklarından nemalandığını anladım…

BANA GÖRE; ŞEHİDİ İÇİN AĞLAMAYANIN, İÇİ SIZLAMAYANIN GELİP DE BİR DAKİKA BİLE SAYGI DURUŞU GÖSTERMEYENLERİN, BU ÜLKENİN BİR YUDUM SUYUNU DAHİ İÇMEYE HAKKI YOKTU!

Ölen her şehidimizin bizde hakkı vardır! Onların sayesinde sokaklarda korkmadan geziyorsak; bizler onlara değil, onlar bizlere haklarını helal etsinler!

Mitingde birde gazimiz vardı…

Bizimle her fırsatta ağlayan, bir elinde bastonu ile oraya gelmiş ayakta zor duran bir gazimiz!

Gözyaşları hiç durmadı… Hep ağladı… En son hepimiz sustuk ve o konuştu;

Ülkemizin sorunlarının çözülmesi için tek bir yol var… O da birlik beraberliktir! Herkes bunu böyle bilsin ve birbirlerine kenetlensin başka çözüm yolu yoktur” dedi.

Miting bitince herkes sessizce dağıldı… Dağılırken, toplandığımızda içimizde olan acının, kat ve kat artığını fark ettik!

Aklımdan geçen düşünce fırtınası beni çok ama çok hüsrana uğratmıştı… Çünkü bir yandan sınırda savunmasız bir şekilde bekleyen bir karakol ve daha sonrasında mücadele ettiğini söyleyen bir TSK ve her şehit olayında aynı açıklamaları yapan bir Başbakan vardı…

Ne yazık ki aynı paralel de devam edip giden, bir de terör!

Şimdi sesimi duyan herkese soruyorum;

AYNI SENARYOLARI DAHA NE KADAR SEYREDECEĞİZ?

http://ulusunsesi.com/haber_detay.asp?bolum=2660&uyeid=220

http://www.haber50.com/yazar_4324_507_Aysen-AYDIN.html

http://www.antakyahaber.net/?Sayfa=KoseYazari&yazid=119&id=1697

 
Toplam blog
: 76
: 720
Kayıt tarihi
: 26.04.09
 
 

Kendi halinde, düşünmeyi/yazmayı seven  biriyim. En çok değer verdiğim konu ise herkesin bilinçli..