Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Mayıs '12

 
Kategori
Anılar
 

Bir muallimin hatıra defteri . 42 : Mektep idaresinden bir lira maaş..

Bir muallimin hatıra defteri  . 42 : Mektep idaresinden bir lira maaş..
 

(Öğretmen adayı okulda, fakat yirmi gündür harçlıksız. Mareşal  Fevzi Çakmak bu yıl üçüncü kez Balıkesir’den geçiyor. Karşılamak için istasyona gidiyorlar. Ertesi gün annesinden bir buçuk lira geliyor. Havalara uçuyor. İçine yazdığı defter de tükeniyor. Yeni bir defter alacağını söylüyor. Anılara devam…)

(9.Haziran.1941)

Epey bir müddet evvel ablama mektup yazarak harçlık istedim. Fakat onların işi düzgün olmadığından menfi cevap aldım. Elimde biraz harçlık vardı; onunla da elbisemi tamir ettirdim. Bazı lüzumlu öteberimi aldım; biraz da sınıf geçme sevinciyle arkadaşlarla bol harcadık. Mektep idaresi Haziran başında bir lira maaş verecekti. Fakat henüz para gelmediği için bu ayın nihayetinde vereceklerini söylediler. Yirmi günden beri harçlıksız geziyorum. Bu gün ise billahi on param dahi kalmadı… Bu mektebe geldiğimden beri bugünkü kadar tamtakır harçlıksız kaldığımı hiç bilmiyorum. Bu hafta anneme de bir lira göndermesi için yazdım. Bilmem bakalım gönderebilecek mi? Harçlıksız kaldığım için çok üzülüyorum.  Arkadaşlarıma annelerinden, babalarından havale  üstüne havale gelirken ben müteessir oluyorum. Arkadaşlarım sinemada, kahvede, gazinoda har vurup harman savururken, ben zavallı  Ş….. bunlardan mahrum kalıyorum. Hey ulu  Tanrım, sana çok şükür. Bana ne dilediysem verdin. Beni bir an evvel el eline bakmaktan kurtar da, kendi elimin emeği ile istediğim gibi yiyip içeyim, eğleneyim.

(13.Haziran.1941)
Bu sabah saat  9’da İzmir cihetinden hususi trenle kıymetli Mareşalımız Fevzi Çakmak buraya geldi. İstasyonda arkadaşlarla birlikte biz de karşılamaya gittik.

Mareşalımızı görüşüm bununla üçüncü defa oluyor. İlk evvel Safranbolu’da görmüştüm. Bu gün Gönen’de İsmail’gile mektup yazdım. Havalar pek sıcak oluyor. Ödünç olarak bir arkadaştan harçlık aldım. Bundan sıkıntım yok. Ablam yakında harçlık göndereceğini yazıyor. Halkevi bahçesinde ve parkta gece vakitlere kadar geziyoruz.

(14.haziran.1941)
Bu gün sabahleyin yatakta henüz daha yattığım  esnada arkadaşım Şerafettin İzgin bir havale getirdi. Öyle bir sevindim ki, her halde annem göndermiştir, dedim. Çünkü ondan bir lira göndermesi kart yazmıştım. Kalkıp Postahaneye gittim. Baktım annem bir  buçuk lira  göndermiş. Bittabi, ben bir lira ümit ederken bir buçuk lira çıkınca daha çok sevindim. Kimbilir annem hangi fedakarlıklara katlanarak bu parayı gönderebilmiştir? Ah…anne şefkati gibi bir şey dünyada yok…

(22.Haziran.1941)
Bu günlerde Balıkesir de pek canım sıkılıyor. Annemin ve ablamın yanına gitmek istiyorum. Onları gayet çok özledim. Burada kimsesiz gibi kaldık. Ablam para gönderecekti fakat gönderemedi.

18.Haziran.1941 günü Ankara’da Türkiye-Almanya arasında dostluk muahedesi imzalandı.

22.Haziran.1941 günlerinde  ajanslara göre Alman orduları Rusya içlerinde ilerliyormuş.

Akşam Halkevinde müsamerede bulunduk. Annemden ve ablamdan ayrı olduğum için yüreğim hiç rahat değil.

(28.Haziran.1941)
Bu günkü hatıra ile birlikte hatıra defterim artık dolmuş oluyor. Bir defter daha alıp, yeniden yazmaya başlayacağım. O deftere Öğretmen Okulu son sınıfında geçen hatıraları kaydedeceğim. Bu hatıraların  şimdilik kıymeti olmayabilir fakat ileride epey işe yarayacak.

İnsan bir defa bu yazıları gözden geçirince geçen, maziye karışan günleri tekrar yaşıyor. Bunun kıymeti işte buradadır. Hayatta  insan ne sevinçli, kederli, hüzünlü, ümitsiz günler geçiriyor. Bu günlerin hatıraları mesela bu defterde tespit ediliyor. Bu bazen hatıra defterlerimi açıp okuyunca tekrar olarak geçen o günleri bir defa daha yaşayabiliyorum.

Balıkesir de vaktimi şimdi roman okumakla geçiriyorum. Allah kısmet ederse bir ay sonra annem ve ablamla görüşmek için Bandırma’ya gideceğim. Bu sene çok ümitsizliğe düşmüştüm. Çok şükür elhamdülillah Öğretmen Okulu’nun son sınıfına geçtiğim için ve ekmeğimi kazanıp, hayata atılmaya bir senem kaldığı için çok mesudum. Şimdi gönlüm , yüreğim ferah…

(Mektepteki gencimiz mutlu, gerçi ailesini özlüyor ama ne yapsın? Diğer yandan radyodan dış olayları izliyorlar.8.Haziran.1941-Suriye İngiliz ve Fransız birlikleri tarafından işgal ediliyor. 18 Haziran 1941-Türk-Alman Saldırmazlık Paktı imzalandı. 22.Haziran.- Hitler “Barbarossa” harekatıyla Rusya’ya saldırmaya  başladı. Ondan sonra artık Rusya cephesinden birbiri ardına haberler gelmeye başladı . )

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..