Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ocak '10

 
Kategori
Siyaset
 

Bir ocak ikibin on...

Hepinize tekrar iyi yıllar... Yılbaşı rehavetinin akşam karanlığına karıştığı yılın ilk saatlerinde umutlarınızı her daim diri tutmanızı dilerim.

Haber bültenlerine karışan acılar ise durmadan devam ediyor: Pakistan'ın, Lakki Mervat şehrinde voleybol maçına düzenlenen bombalı intihar saldırısında 70 ölü, 65 yaralı var. 250 kg. patlayıcıyla kendisini havaya uçuran militan aynı toprağın insanlarını acımasızca yok etti. Kardeş diye kabul ettiğimiz ülkelerin ölümcül sancıları sarıklarında dinamit lokumu taşıyan mollalarla CIA-MOSSAD örgütlerinin el ele vermesinin doğal sonucu. İslam ülkelerinde yaşanan kaosun sebebi ise 11 Eylül Saldırıları ve bu saldırıları takiben ABD işgallerinin Ortadoğu'da hayat bulması oldu.İstihbarat örgütlerinin saha çalışmalarının kanla yazılan senaryolara uygun ortam sağlaması iç çatışmaları Türkiye, İran, Yemen gibi ülkelere domuz gribi hızıyla yayıyor. Genişletilmiş Ortadoğu Projesi'ne (GOP) su taşıyan taşeron siyasi iktidarlarla el ele veren Batı kendisine karşı denge güç oluşturacak Doğu ülkelerine Haçlı Seferleri'ni Medeniyetler İttifakı palavrasıyla yedirmekte. Bana kalırsa İttifakın eş başkanı seçilen Tayyip Erdoğan küresel güçlerin kuklası işlevi gören başkanlık görevinden ayrılsa iyi eder. Çünkü Erdoğan, Müslüman kanını kendine helal edenlerin değirmenine su taşımak vebalini omuzlarında artık taşıyamaz. Zaten kendisinin Doğu-Batı kardeşliğini düşünecek hali yok koltuğunu -daha doğru sözü siz bilirsiniz- kurtarma derdinde.

Kanımca Emin Çölaşan'ın harika benzetmesiyle "Ağlayan Güzel" ya da benim deyimimle "Manisa Tarzanı" Bülent Arınç'a suikast düzenlenecek ihbarının yurtdışından gelmesi dış istihbarat örgütlerinin gündem kaydırmaya dönük manevraları gibi görünüyor. ABD p... siyasetinin Demokratik Açılım ile çıkartılan kargaşanın ardından işini bitirdiği aktörlere yol vermesiyle perde kapanacak. DTP-BDP-KCK-PKK ya da diğerleri... Barzani-Talabani isimlerinde yaşanacağı gibi küresel güçlerin kullan-at tarzı stratejilerinin zavallı kuklaları olacaklar. Oyunun ikinci perdesine İran devletine nükleer silah üretiyor diye saldırılmasıyla başlanabilir. Üstelik Ahmedinejad-Hamaney ikilisinin İranlıları isyan noktasına getiren dış ve iç düşman yaratma hevesleri ısınan koltuklarında yeni bir devrimle karşılaşmaları ihtimalini hep diri tutuyor.

Peki biz niye böyleyiz? Korkularımızı hayatımıza yastık edip üzerinde tilki uykusu uyumamız ne zaman sona erecek? Sürekli Küresel Güçleri bahane edip hayali yeldeğirmenlerine saldırmamız neyi değiştirecek? Sorular, sorular... Ekonomik krizin toplumları çatır çatır değiştirdiği yeni düzene uyum sağlamamız güçleşmekte. Tarihin kırılma anında yoksulluğun yozlaşmayı, yozlaşmanın linç ve yağma kültürünü yarattığı lümpen insan kaynaklarının bir an evvel tedavi edilmesi gerekiyor. Kazık kadar adamların beleş mezar bulsa öleceği yokluk iklimi yığınların sefalete davet edildiği bir travmayı yeniden yaşatıyor.Olayların görünen yüzünün ardındaysa açlığın, işsizliğin hergün daha fazla yaşam şansı bulduğu ekonomik şiddet yer almaktadır.

Suçlanmanın anlamı yok. Yakın tarihte yaşananları dönüp dönüp kıraat etmemiz paylaşmayı bilmememizden kaynaklanıyor. Sol siyasetin askeri darbeler neticesinde hadım edilip umudunu Mustafa Sarıgül, Deniz Baykal gibi isimlere yatırması hangi baronları sürekli büyük ikramiye sahibi yapıyor? Bize bizden başka kimseden fayda yok. Ankara'ya giden orasının havasına alışıyor.

http://halukselcuk.wordpress.com/2010/01/01/bir-ocak-ikibin-on/

 
Toplam blog
: 93
: 472
Kayıt tarihi
: 09.06.09
 
 

21-07-1973 tarihinde İstanbul'da doğdum. M.Ü. İletişim Fakültesi Radyo-T.V. Bölümü'nden 1995 yılı..