Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ocak '08

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Bir Ölünün Külleri İle Yaşamak

Bir Ölünün Külleri İle Yaşamak
 

06 Ocak 2007 akşamı eve geldim ve televizyonu açtım.Kanalları dolaşırken izlenecek daha kayda değer bir şey bulamayınca, Nip Tuck da karar kıldım.Dr. Mc Namara ve Dr.Troy'un bu seferki hastası ölen kocasının küllerini sol göğsüne silikonla yerleştirtmek isteyen bir kadın.Mc Namara ameliyatı gerçekleştirmek istiyor,Troy buna karşı çıkıyor.Kadın Mc Namarayı kocasını ne derec sevdiği ve onsuz yaşayamayacağı konusunda bir şekilde ikna ediyor ve Mc Namara ortağı Troy olmadan ameliyatı gerçekleştiriyor. Mc Namara'ya göre kadın yalnız ve mutsuz, Troy'a göre ise bir ruh hastası.

Sonuçta kadının göğsüne küller Mc Namara tarafından yerleştiriliyor. Troy bunun etik olarak doğru olup olmadığı konusunda Mc Namara ile tartışırken, bir başka kadın yanında avukatı ile çıkageliyor ve ölen adamın yasal karısı olduğunu, kocasının küllerini geri istediğini söylüyor.

Diğer kadın da bunu doğruluyor. Bunun üzerine kadın tekrar apar topar ameliyata alınıyor ve küller kadının göğsünden çıkartılarak asıl sahibine, yasal eşe teslim ediliyor. Yasal eş külleri alır almaz, elinde küllerle ve silikonla dolu yapay göğüs, tuvaleti aramak için bir o yana, bir bu yana koşturup duruyor. Tuvaleti bulunca da külleri tuvalete döküp üzerine sifonu çekiyor."Tam 20 yıl" diyor. "O aptal Fransız sarışını ile tam yirmi yıl aldattı beni. Onun yeri burası!!" diyor.

Gerçek sevgi kime ait? Tehlikeli olduğunu, sağlığı açısından bir sürü probleme yol açacağını bile, bile sol göğsüne, kalbinin üzerine, sonsuza kadar beraber olabilmek adına, külleri ameliyatla yerleştirten öteki kadına mı , kocasının küllerini tuvalete döküp üzerine sifonu çeken kadına mı?

İşin ilginç tarafı, kadınların her ikisinin de, adamın diğer kadına ait olduğunu söylemesi ve bundan şikayet etmesi. Bir diğer ilginçlik, öteki kadına göre adam kendisini yalnızlığa mahkum etmişti, eşe göre adam eşi yalnızlığa terk etmişti.

Siz olsaydınız kadın ya da erkek fark etmeden soruyorum, tüm samimiyetimle ve içtenliğimle soruyor ve aynı samimiyet ve içtenlikle cevaplarınızı bekliyorum. Küllerinizi ölünceye kadar bedeninde taşıyacak bir insanı mı tercih ederdiniz yoksa tuvalete döküp üzerine sifon çekecek olan bir insanı mı?İkinci bir soru küllerini bedeninizde ölünceye kadar taşıyabilecek kadar bir insanı sevdiniz mi? Böyle bir şey yapmayı göze alabilirmisiniz?
Açık konuşayım mı?O derece sevebiliyorsam ben göze alırım, hem de büyük bir onurla taşırım.

Yaşarken hiç birimiz bu tercihleri yapamıyoruz ne yazık ki, bizleri gerçekten seven insanların farkına bile varamıyoruz. Ve tabii ki etiklere, dinsel inançlara , örf ve adetlere hiç girmiyorum şu anda.

Farkında olacağınız sevgilerle yaşlanmanız dileği ile.

 
Toplam blog
: 167
: 1867
Kayıt tarihi
: 20.04.07
 
 

01/06/1967 Rize/fındıklı doğumlu olmama rağmen doğum yerimi hiç görmedim. Türkiye'nin hemen her ilin..