Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '11

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Bir ressam tanıdım

Alsancak son durakta buram buram tarih kokan bir yapı, TCDD Kültür ve Sanat Müzesi; devasa ve antika demir kapısından usulca içeri süzüldüm ve ağır ağır sergi salonunun olduğu kata giden merdivenlere yöneldim.

Açılış saatine daha zaman var, biraz erken gitmişim. İki kız kardeş karşıladılar beni. Üzerilerinde çok şık kıyafetleri, cana yakın misafirperverlikleri ve yüzlerinde gülücükler ile.

Neslişah Veldet, İstanbul doğumlu İzmirli. Lojistik alanında çalıştıktan sora emekliliği seçmiş. Emekliliğinde de boş durmamış. İzmir Resim ve Heykel Müzesi Cemal Varol atölyesinde resim çalışmaları yapmış dört yıl süresince. Renklere, boyalara, tuvallere kısacası resme gönül vermiş. Bu güne değin de 8 adet karma sergiye resimleri ile iştirak ettiği gibi 2 kez de kişisel sergiye imzasını atmış.

14 Aralık’ta da 3. kişisel sergisinin açılışına giderek, sergilediği resimlerinin güzelliğini görme şansına sahip oldum.

Keza kardeşlerden, Nilüfer Veldet’i de MB da bizlerle paylaştığı yazılarından tanıyordum ki şahsen tanıma fırsatına eriştim bu sergi sayesinde.

Neslişah’ın ‘’Sokak Halleri’’ adını verdiği sergisindeki resimleri ayrıca sizler için fotoğrafladım ve bu güzellikleri sizlerle paylaşmayı istedim. Ancak fotoğraf çekimindeki az biraz acemiliğim, bir de yüksek tavanlı tarihi binanın ışıklarının azizliğine uğradım. Işıklar ne yazık ki fotoğraflara yansıdı. Bu konuda affınıza sığınıyorum zira resimler mükemmeldi.

İnsanların yaşam alanları ile bu alanlardaki insan figürleri kusursuz bir şekilde ve sıcak renklerin eşliğinde resimlere yansıtılmıştı.

Ayrıca resim sanatının en zor ve en son noktası diye adlandırılan sulu boya tekniği ile yapılan resimler de görülmeye değer kıymette.

Neslişah Veldet’in resim sergisi 27 Aralık tarihine kadar devam edeceğinden, İzmir’deki arkadaşlarımızın da bu sergiyi kaçırmamalarını sanat adına tavsiye ederim.

Bu arada MB yazarlarımızdan Özden Hanım(Zirve), Aynur Ağır ve Alev Meisel’de bu güzel günü paylaşmayı ihmal etmeyerek açılışa gelmişlerdi.

Uzunca bir sohbet ve sıcacık muhabbet dolu saatler zarfında zamanın nasıl geçtiğini fark etmemişiz.

Belki bu yıl kim bilir belki de yeni yılda, arzular o merkezde ki yakın bir tarihte, Kızlarağası hanında; kahve bahane, şahane sohbetlerde buluşmak dileklerimiz ile geceyi noktaladık.

Nilüfer ve Neslişah kardeşlere gerek yazım gerekse sanat hayatlarında başarı dilek ve temennilerimiz ile veda ettik.

Önümüzdeki günlerde; MB yazarlarımızdan Haluk Seki’nin yazmış olduğu’’Azade ve Hacer’’ isimli öyküsünden Behram Su tarafından senaryolaştırılan ve de ilk gösterimi Kuşadası Kütüphane Salonunda sahnelenecek olan ‘’Azade’’ isimli oyuna gitmek amacındayım.

Kısmet olursa, oyunla ilgili izlenimlerimi de sizlerle paylaşmayı dilemekteyim.

 

 

Ayşen Arslangiray Kura

17.12.2011/İzmir

 
Toplam blog
: 533
: 1375
Kayıt tarihi
: 14.11.10
 
 

Aydoğdu; kızgın güneşinde Ağustos'un, sararmıştı altın sarısı başaklar. Kırlangıçların göç dansın..