Bir sabun köpüğü ile başlayan yolculuk ... (2)

Çok uzun bir zaman önce okuduğum bir kitabın başlığı idi, ” Bir sabun köpüğü ile başlayan yolculuk...”

Sayılı zaman çabuk geçer, eğitimimi tamamlayıp sorumlusu olduğum mağazanın başına geçince üzerinde çalışacak bir sürü detay ile karşı karşıya kalmıştım. Yoğun temponun içinde ilk haftanın sonunda ikinci ve üçüncü dersimi aldım. Kristal reyonunda bir müşteri ile ilgilendikten hemen sonra genç bir hanım ve annesinin yüksek volümdeki çığlıkları ile karşı karşıya kaldım bir anda...

” Burası nasıl mağaza, bize kırık ürünleri vermişsiniz! Ayıp değil mi? Utanmıyor musunuz? “ Doğal olarak önce konuyu anlamaya ve müşterinin tepkisini azaltmaya çalışıyorum ama aksine ses tonları gittikçe artıyor... Oysa ben melekler gibiyim!!! Sakin ve sorunu çözmeye hazır... Neyse sonunda ürünler ortaya çıktı, 2 adet kristal kül tablası ve kesinlikle sert bir yere düşerek darbe almış ve parçalar kopmuş yanak kısımlarından... Ben; “böyle bir ürünü satıcı verse paketleme engeller ikisi birden hata yapmaz” vb. sözcüklerle talebi reddetmeye çalışırken, hanımların arkasında ve 1-2 metre uzaklıkta bir bey bana el işaretiyle ve mimiklerle alma, yapma anlamında hareketler yapıyor . Görüyorum ama tanımadığım birisi olduğu için, doğal insani bir tepki olarak yorumluyorum. Bu arada hanımlarda gittikçe artan çığlıklar ile tüm dikkatleri kendilerine çekmeye devam ediyorlardı. Bende baktım ikna edemiyorum, onları susturmak amacıyla ( bedelini cebimden bile ödemeyi düşenerek ) ürünlerin yenisini verip , müşteri tepkisini engelledim..! Biraz sonra bana el işaretleri yapan bey geldi ve kendine tanıtarak bana “ Ben, M.Karabiber, ...... mağazasının yeni emekli olan yöneticisiyim. Böyle bir durum tekrar olursa, hiç tepki göstermeden fabrikadan ekspertiz raporu isteyelim ona göre karar veririz diyerek müşteriden ürünleri alırsanız, sorun daha kolay çözülür. “ diyerek açıklama yaptı.

Bu olay da bana ; eğitimin önemini ve çalışma kurallarının çalışanların işlerinin kolaylaştırılması amacıyla yazılı kılavuzlar halinde bulundurulmasının gerekliliğini gösterdi.

Reşat Şentürk