- Kategori
- Şiir
Bir savaş müzesi
analar
Sahibi olmayan bir savaşın
sana değmeyen köşebentlerindeki,
dil bilmeyen kadınların
bakışlarıyla söyledikleri…
Ne kadar gerçek olabilir ki?
Bir nehir
ne denli sessiz olabilir ki?
Senin beğendiğin şairlerle seslendirilmiş olsa da
suskun dili kanlı bir broş gibi bağrındadır hala
Bir şehir
ne denli acı kokabilir ki?
Koca Dinyeper yetmemiş yangınlarına
Benim hüznüm çare olabilir mi?
Elleri olmayan çocuklar gördüm
Kemikleri öğütülmüş insanların,
İşkencelerdeki çığlıklarını duydum
Şarapnel oldum kimseye çarpmamak için yakaran
T–34 oldum yönünü bulamayan
MİG–21 oldum bomba atmayan
Çaresiz analar gördüm yavrusunu arayan
Doğmadığım yıllardan bir telsiz sesi duydum
Binlerce masumun öldüğünü birliğine bildiren asker oldum
Kan kokusunun normal olduğu günlerde,
Gülmeyi unutan bir şehir gördüm
Ve her şeye rağmen ayakta kalan analar
Kader birliği etmiş insanlar gördüm
‘’savaş bitti Almanlar geri çekiliyor’’
Havada uçuşan trompetler, trombonlar gördüm
Avurtları çıkmış ama gülen çocuklar vardı
Kuru toprak gibi çatlamış yanaklarında açan gamzeler gördüm
Başı bağlı Ortodoks kadınların bizimkilere ne denli benzediğini gördüm
Bir kez daha anladım ki…
Kimse kazanamamış.
08.Ağustos.2010
Nadir