Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ağustos '07

 
Kategori
Antalya
 

Bir şehre aşık olmak...

Bir şehre aşık olmak...
 

Çok şanslı insanlar için İngilizler' in kullandığı bir deyim vardır: 'Ağzında gümüş kaşıkla doğmak..' Ben kendi adıma, Antalya' da doğduğum ve bütün ömrümü burada geçirdiğim için, kendimi ağzımda gümüş kaşıkla doğmuş gibi hissediyorum...

Kimi zaman şehirlerin cinsiyeti vardır gibi gelir bana. Mesela Ankara' nın, takım elbiseler giymiş bir erkek kimliği vardır sanki.. İstanbul'un saraylı bir kadın edası... Antalya ise, evlatlarını bağrına basıp sevgiyle doyuran, bedeninden bereketler saçan Kybele'dir bir anlamda. .Bazan yaramaz , etekleri uçuşan bir kız çocuğu, ya da aniden parlayıp sağanaklarla ağlayan, ardından gözleri güneş ışıkları saçan, sürprizlerle dolu genç bir kadın...

Çam ağaçlarıyla süslü doğasında geçirdiğiniz saatler sizi adeta zorla şair yapar.. Dilinizde, kalbinizde hep dizeler vardır bu şehir için söylenecek.

Güneşin sarısı, denizin mavisine bakıyor, bakıyor...
Tepelerden vadilere koşarak,
Yeşillere boyanıp,
Akdeniz'e doğru akıyor, akıyor, akıyordu...

Çam kokulu saçlarını Akdeniz'e uzatmış bu şehre aşık olmamak elde mi dersiniz? Durmak, dinmek bilmeyen yağmurlarının ardından, hiç iz bırakmadan, güneşli bir güne uyanan kaç şehir gördünüz? Denizin içindeki çakıl taşlarını başka nerede sayılabilecek durulukta görebildiniz?

Konyaaltı varyantının üstünde durup başınızı çevirdiğiniz her yönde ayrı bir güzellikte tablo bulursunuz.Beydağları'nın karlarla kaplı dorukları, denizin sahile doğru nazlı nazlı salınışı, falezlerin muhteşem görüntüsü...

Hangi şehirde, yarım saatlik yolda 2 ayrı iklimi yaşayabilirsiniz? Denizden çıkıp arabanızla dağlara doğru yola düşseniz, elinizi buz gibi sularda serinletebilirsiniz...

Yaradanın cömertliği toprağından bereket bereket fışkırır Antalya'nın..Sanırım bir yazarın cümlesiydi.'.Bastonunuzla uzun süre yere dayansanız, bastonunuz filizlenmeye başlar toprağın bereketinden...'

Antalya'ya ancak aşık olunur, sevmek çok hafif kalır böyle bir şehri..Öyle aşık olunur ki, gittiğiniz heryerden dönüşünüzde Kepez'den şehri gördüğünüz an içinizde kuşlar cıvıldar adeta..Ya da Kemer yolundan denizin ışıklı maviliğine baka baka kavuşursunuz aşkınıza..Hele Alanya dönüşüyse ve bir de güneş denizin üstünde batıyorsa...

Ekim ikindilerinde, Beydağlarının ardında kaybolan güneşin inanılmaz renkleri, dolunayda seyretmeye doyamadığımız yakamozlar, poyrazlı havalarda denizin aldığı o berrak, titrek lacivert renk, Sarısu'nun su yeşili, zakkumlarının pembesi, dağlarda kardelenler, Lara'da gözalabildiğine uzanan kumsalda açan kum zambakları, Kurşunlu şelalesinin cam göbeği mavisi suları, Karaalioğlu pakından görünen körfezin muhteşemliği...

Antalya...Senin aşkını hangi cümleler anlatabilir ki? Hangi dizeler o bakire ruhlu olgun kadın güzelliğini şiirleştirebilir ki? Sen ki, Kleopatra'nın bile vazgeçemediği bir şehirsin, sana aşık olmaktan kim vazgeçebilir ki?

 
Toplam blog
: 261
: 2212
Kayıt tarihi
: 23.07.07
 
 

1954 Antalya doğumlu ve Antalyalı'yım. Ülkemin ve özellikle bu şehrin sevdalısıyım. Sanatın pek çok ..