Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ocak '19

 
Kategori
Doğa Sporları
 

Bir Sevdadır Yüksek Dağlar 2

Merhaba değerli dostlar.

Yorucu, ancak bir o kadar da keyifli bir haftasonunun ardından huzurlanızda olmaktan mutluluk duyuyorum. Son yazımı nasıl bitirmiştim ; "Zirve Dağcılık Turgutlu Şubesi' nin pankartını daha yüksek zirvelerde dalgalandırmak dileğiyle..." Evet bu dileğimi çok geçmeden gerçekleştirdim. 3430 metrelik  Aydos Zirvesi' ndeydim pazar günü.

Bir hafta öncesinden başlayan heyecanım cuma akşamı son hazırlıkları yaparken iyice artmıştı. Kolay değil, on saat sürecek bir otobüs yolculuğunun ardından Ereğli' de inecek ve beklemeye başlayacaktım. Eksiğim olmamalıydı. Derken otobüs saati geldi çattı. Ev halkıyla vedalaşıp maceraya başladım. Uzuuuun bir yolculuğun ardından cumartesi sabahı Ereğli garajındaydım ve  benim gibi İzmir' den gelen ESKA Spor Kulübü' nün 3 sporcusuyla tanıştım. Bu güzel faaliyeti düzenleyen ERDAK ' ın kulüp binasına da birlikte gittik. Sıcak ve samimi bir karşılama ile birlikte tanışma ve bilgilendirmenin ardından bizler için özel olarak hazırlanan dolmuşla Kayasaray Köyü' nün yolunu tuttuk. Kamp yüklerimizi traktöre yükledik ancak;  buzlu zemin traktöre izin vermedi. Eşyalarımızı  kamp alanına kadar biz yüklendik.

1800 metre yükseklikteki kamp alanına vardığımızda saat 16:00 olmuştu. Eskişehir' den gelen çadır komşularımın kürek desteğiyle  hava kararmadan karlar içine kurabildim çadırımı. Hava beklediğim kadar soğuk değildi. Ben diyeyim -10, siz deyin -15 . Ancak kesin olan bir şey vardı. Yorucu bir tırmanış bizi bekliyordu. Hazır çorba ve bulgur pilavının ardından yaptığım çayın keyfini çıkarıp tulumun içine girdim. Saat 02:00 de başlayacak tırmanış için 01:00 de sıcacık tulumdan çıkıp bir şeyler atıştırdım ve zirve çantama son şeklini verdim. Sıcak suyumu ve gıdalarımı çantama yerleştirip ekibe katıldım.

56 kişilik grubumuz disiplinli bir şekilde kafa lambalarının ışığında yürürken dolunay bulutların arkasından seyrediyordu bizi. Saatler ilerliyor zirve heyecanı tüm bedenimizi sarıyordu. Yükseldikçe sertleşen havayı hissetmiyorduk. Olduğumuz yerde verdiğimiz kısa molalarla su ve nefes ayarlaması yapıyorduk. Bizden önce geçen dağların esas sahiplerinin ayak izlerini gördükçe karşılarında  ne kadar çaresiz kalabileceğimizi hayal ediyordum. Saatler geçiyor, gün ağarıyor ancak biz hala yürüyorduk. Aydos kendini saklıyordu sanki bizden. Saat 09:30 da görebildik zirvesini. Kazmalarımızın yardımıyla gerçekleştirdiğimiz tehlikeli yan geçişin ardından saat 11:00 de 45 kişi zirvedeydik. Evet bu zirve yolculuğu tam 9 saat sürdü. Ancak bulutların üzerinden etrafın seyri tüm yorgunluğumuzu aldı götürdü. Muhteşem fotoğraflar çektik. Pankart ve flamalarımızı açtık ama artık inişe geçmeliydik.

İniş ise in in bitmiyordu. Belimize kadar kar ve uzun yol tüm katılımcıları yormuştu artık. Bazen dinleniyor bazen de karda yumuşak iniş yapıyorduk. Yine de kusursuz kar manzaralarını fotoğraflamadan edemiyorduk. Birlikte yürüdüğüm Ankaralı yeni arkadaşlarım kendilerine kızıyorlardı ancak zirvenin mutluluğu yüzlerinden okunuyordu. Keyifli devam eden inişin  son zamanlarında yorulduğumu hissettim. Tam 13 saattir yürüyordum ve dönüşte kampı toplayıp o yükle 2 saat daha yürümek gözümde epey büyüyordu. Ve nihayet kamp alanındaydım. Kısa bir molanın ardından eşyalarımı; ve komşularımın yardımıyla da  çadırımı toplamıştım. Artık gidebilirdim. 3430 metrelik zirve tırmanışını başarmış olmanın verdiği gururla köye kadar kamp yüküyle yürüyüp ardından araçla garaja ulaştık.

Yeni tanıştığım dostlarla vedalaşıp memleketin yolunu çoktaaan tutmuştum.

Zirve Dağcılık Turgutlu Şubesi' nin pankartını daha yüksek zirvelerde dalgalandırmak dileğiyle...

Hoşçakalın.

 
Toplam blog
: 59
: 140
Kayıt tarihi
: 03.11.10
 
 

Merhaba...1984 te Manisa'da doğmuş olup; Manisa'nın en büyük ilçelerinden biri olan Turgutlu'da y..